Türkiye'nin çocuklar için bir cehenneme dönüştüğünü belirten kadınlar, "İlgili kurumlar görevini yerine getirinceye kadar çocukların çıkaramadığı ses olacağız. Çocuk susar sen susma" diyerek, ortaya çıkan cinsel istismara tepki gösterdi.

Kadınlar, Adana, Hatay, Ankara ve İstanbul'da yaptıkları açıklamalarla Küçükçekmece'deki Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 5 ayda 115 çocuğun cinsel istismar sonucu hamile kaldığına dair başvurunun polise bildirilmemesine tepki gösterdi.

ADANA

İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi'nde basın toplantısı düzenleyen Adana Kadın Platformu adına konuşan Avukat Sevil Aracı Bek, meydana gelen olayın yasal zorunluluğa rağmen polise bildirilmediği ve hastane tarafından örtbas edildiğini belirtti. Konuyu savcılığa bildiren personelin iki kez sürüldüğünü anımsatan Bek, "Valilik, konunun soruşturulmasına izin vermedi. Yaşananlar bir gazetede haber olup kamuoyunun tepkisi yükselince Aile Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı sanki lütfediyormuş gibi 'İnceleyeceğiz' dedi" diyerek tepki gösterdi. Çocukların evlendirildiği ve istismar edildiği Türkiye'nin artık çocuklar için bir cehenneme dönüştüğünü kaydeden Bek, siyasi iktidarın uygulamalarıyla istismara ve çocuk evliliklerine çanak tuttuğunu belirtti.

'ÇOCUKLARIN SESİ OLMAK ZORUNDAYIZ'

Son 10 yılda 482 bin 908 çocuğun evlendirildiğini hatırlatan Bek, 2017 yılı Mayıs ayında çocuk istismarının önlenmesi için hazırlanan araştırma önergesinin, AKP milletvekillerinin oy çokluğu ile reddedildiğini aktardı. Her gün bir yurttan, okuldan, kurstan, hastaneden, yuvadan yada mahalleden çocuk istismarı haberleri geldiğine dikkat çeken Bek, "Kız çocuklarının satılacak mal olmasını istemiyoruz, çocuk anneler, çocuk gelinler istemiyoruz. Artık yeter diyoruz. Bunun için ses veriyoruz. Çünkü bir çocuğun çıkaramadığı ses olmak zorundayız" ifadelerini kullandı.

Bu utanç tablosunu örtbas etmeye çalışanların ve çocuk istismarının meşrulaşmasında sorumlu olanların hesap vermesi için mücadele edeceklerini kaydeden Bek, dayanışmayı yükseltmeye, ses vermeye ve ses olmaya çağırdı.

HATAY

İskenderun Kadın Platformu da, Eğitim Sen İskenderun Şubesi de, basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Platform Sözcüsü Makbule Kılıç, çocuk istismarına yönelik vakaların adli makamlara bildirilmesinin zorunlu olduğunu vurguladı. Ülkedeki çocuk hak ihlallerinin dehşet verici boyutlara ulaştığını ifade eden Kılıç, 2017 yılının basına yansıyan verilerine göre, 387 çocuk istismara maruz bırakıldığını söyledi. İstismarın cezasızlık politikası nedeniyle yaygınlaştığını ve sistematik bir hal aldığını belirten Kılıç, şöyle dedi: "Çocuk ve hamile kelimelerinin aynı cümlede dahi geçmesi kabul edilemezken, son yıllarda yurtlarda, hastanelerde, okullarda, güvenli olması gereken alanlarda açığa çıkan istismar vakalarının ardı arkası kesilmemektedir. İskenderun Kadın Platformu olarak, çocuk istismarının meşrulaştırılmasına karşı mücadele etmeye, çocuklarımızın başta yaşam hakkı olmak üzere tüm haklarını savunmaya devam edeceğiz."

İSTANBUL

Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu ise, İl Sağlık Müdürlüğü önünde düzenledikleri basın açıklamasıyla yaşananlara tepki gösterdi. "Çocuk istismarına göz yumulamaz, istismarı tespit eden sağlık emekçileri cezalandırılamaz" pankartı açan kadınlar, "Çocuk susar sen susma", "Çocuk istismarına dur de" ve "Tecavüzcüleri değil çocukları koru" dövizleri taşıdı. "Çocuk gelin istemiyoruz" ve "Susma suça ortak olma" sloganları atılan açıklamada konuşan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi doktorlarından Çağla Seven, yaşanan olay karşında şaşkınlık ve utanç içerisinde olduklarını belirtti. Şakran Cezaevi'nde cinsel istismara maruz bırakılan tutuklu çocukların durumunu hatırlatan Seven, "Böyle bir olay için burada toplanmaktan hem çocukların hem de insanlık adına utanç duyuyorum. Bu sonuçlar olmasın diye karşı durmaya devam edeceğiz" diye belirtti.

'TABLO KORKUNÇ BOYUTLARDA'

Açıklamayı yapan SES Bakırköy Şube Yöneticisi Yurdanur Akdemir ise, her güne yeni bir çocuk istismarı haberi ile sarsılarak uyandıklarını ifade etti. Akdemir, "Tablonun korkunçluğu giderek daha vahim bir hal almaktadır. Buz dağının görünen yüzü olarak ortaya çıkan duruma baktığımızda bile Türkiye'de yaşanan çocuk istismarı gerçeğinin ne kadar korkunç boyutlarda olduğu ortaya çıkıyor. Çocuk istismarında ne durumda olduğumuzu gösteren ve bir kez daha neresinden tutacağımızı bilemediğimiz bir durumla karşı karşıyayız. Bir hastanede ortaya çıkan bir durum cinsel istismarın boyutlarını, istismarın üzerinin örtülmesini, istismarın üzerini örtenlerin korunmasını, istismarı ortaya çıkaranların cezalandırıldığı bir sistemi bir kez daha gözlerimizin önüne seriyor. Bu ülkedeki tüm çocuklar için duyduğumuz kaygılarımızda ne kadar haklı olduğumuzu üzülerek bir kez daha görüyoruz" dedi.

'ÇOCUKLARIN ÇIKARAMADIĞI SES OLACAĞIZ'

Sağlık emekçileri olarak konunun takipçisi olacaklarını vurgulayan Akdemir, "Artık yeter. Her gün bir yurttan, okuldan, kurstan, hastaneden, yuvadan, mahalleden çocuk istismarı haberleri duymak istemiyoruz. Türkiye'nin her yerinden ortaya çıkan çığlığa ses veriyoruz. İlgili kurumlar görevini yerine getirinceye kadar çocukların çıkaramadığı ses olacağız" diye konuştu.

TALEPLER SIRALANDI

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın konuya ilişkin "İnceleme başlatılacak" dışında herhangi bir açıklamada bulunmadığını dile getiren Akdemir, KESK olarak taleplerini şöyle sıraladı:

* Sağlık Bakanlığı tarafından çocuk istismarının ve istismarı bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesine ilişkin soruşturma sürecinin şeffaf yürütülmesini ve sonuçlarının ilgili kurumlar ve kamuoyu ile paylaşılmalıdır.

* İstismarı bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyen hastane yöneticileri ile ilgili gerekli idari ve adli soruşturmanın yapılmasının sağlanmasını, istismar mağduru ve zorla erken evlendirilen çocuklarla ilgili, ASPB ile de iletişime geçilerek gerekli tedbirlerin alınmalıdır.

* Bakanlığa bağlı tüm hastanelerde 18 yaş altı doğumlara ilişkin çalışma yürütülmesini; artan çocuk istismarı ve zorla erken yaşta evliliklerle ilgili Bakanlık personelini bilgilendirmek üzere eğitim çalışmalarının yapılmasını talep ediyoruz.

ANKARA

Ankara'da da Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Genel Merkezi'de düzenlediği basın toplantısıyla yaşananlara tepki gösterdi. Toplantıya, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Aysun Gezen, Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Başkanı Feray Aytekin Aydoğan katıldı.

'BAKANLIK ÇOCUKLARI DEĞİL KURUMLARI KORUMA REFLEKSİ GÖSTERMİŞTİR'

Açıklamayı yapan SES Genel Merkez Kadın Sekreteri Selma Atabey, konuyu savcılığa bildiren sağlık emekçisinin cezalandırılmasına tepki göstererek, “Olması gerekeni yapan sağlık emekçisi hakkında ise inceleme başlatıldı ve sürgün edilerek adeta olayı ortaya çıkardığı için cezalandırıldı. Yaşananlar bir gazetede haber olunca ve kamuoyunun tepkisini çekince Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan ilk açıklama yine çocukları değil, kurumları koruma refleksiyle yapılmıştır. Bakanlık tarafından yapılan açıklamayı kabul etmediğimizi buradan belirtiyoruz. 18 yaş altı her gebeliğin bildirilmesi zorunludur” dedi. Ardından Atabey de, KESK olarak taleplerini sıraladı.

Hükümetin istismarı “besleyecek” politikalar ürettiğini belirten Atabey, konuyu yetkililere bildiren sağlık çalışanıyla ilgili başlatılan soruşturmanın sonlandırılması çağrısı yaptı.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı