Hakkari Belediye Başkanlığı tarafından yaptırılan “Sürme Hanım Kadın Parkı” davul zurna eşliğinde hizmete girdi. Yüz yıl önce yarısı Asuri olan Hakkari'de bugün hiç Asuri kalmadı.

Hakkari Belediye Başkanlığı Meclis kararıyla Asuri, Süryani halkı kadınlarının sembollerinden ve aynı zamanda Patrik Mor Shemun'un kız kardeşi olan Sürme Hanım’ın ismi verilen “Sürme Hanım Kadın Parkı”nın yapımına yaklaşık bir yıl önce  başlandı.

Hakkari-Van karayolu üzerinde bulunan şehir girişindeki Tekser mevkiinde yaptırılan “Sürme Hanım Kadın Parkı”nın açılışını BDP Hakkari Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu, BDP Hakkari Milletvekili Adil Zozani, BDP'nin Mardin Milletvekili Erol Dora, Mardin Büyük Şehir Belediyesi Eş Başkan adayı Februniye Akyol, Yüksekova Belediye Eş Başkan adayı Ruken Yetişkin ve Hakkari Belediye Başkan adayı Dilek Hatipoğlu birlikte yaptılar.



Kürtçe konuşan Hakkari Belediye Başkanı Fadıl Bedirhanoğlu, birlik ve beraberlik mesajı vererek, Sürme Hanım ile ilgili detaylı bilgiler verdi. Süryani kökenli BDP Mardin Milletvekili Erol Dora, konuşmasına Süryanice başladı daha sonra Türkçe devam etti.



Dora, ”Colemerg’te böyle bir parkın açılışı, Asuri, Süryani, Keldani halkının Kürt halkı ile olan kardeşliğinin bir simgesidir. Bu parkın açılışının bütün halklarımıza hayırlı ve barışa vesile olmasını temenni ediyorum. Binlerce senedir bu halklar birlikte yaşamış ve artık bu halkları fiziken de psikolojikmen de ruhen de birbirlerinden ayırmamız mümkün değildir. Bugün yapılan açılış da bunun bir nişanı ve bir göstergesidir. Tarihte acılar yaşanmıştır. Bunların bilincindeyiz biz, ancak tarihimizle gerçeklerimizle yüzleştiğimizde, özgürleşebileceğimize inanıyorum.

İşte bugün burada Öcalan’ın ifade etmiş olduğu gibi Türkiye’de oluşturulan ulus devlet paradigmasından çıkarak demokratik bir ulus paradigması doğrultusunda, demokratik bir cumhuriyetin, bütün farklı inançların, farklı kimliklerin ve farklı dillerin bir arada yaşayabilecekleri demokratik bir cumhuriyetin inşası için mücadele veriyoruz. Buradan bütün Asuri, Süryani halklarına sesleniyorum. Nerede yaşıyorlarsa Amerika'da, Avrupa'da, Suriye'de, Lübnan'da, nerede yaşıyorlarsa artık onların da fazla bir mazeretlerinin kalmadığını düşünüyorum” dedi.



Süryani kökenli Mardin Büyük Şehir Belediyesi Eş Başkan adayı Februniye Akyol da önce Süryanice daha sonra Türkçe konuştu.

Akyol, ”Bugün burada olmak bizim için ayrı bir anlam taşıyor. Hakkari Belediyesi'ne bu parka Sürme Hanım ismini verdikleri için teşekkür ediyorum. Biliniyor ki Sürme Hanım ve abisi patrik Mar Shemon bundan yaklaşık 100 sene önce bu bölgede yaşanan katliama ve ölümlere karşı direnişin sembolü olmuşlar ve mücadele etmişlerdir. Ve bundan 100 sene sonra burada Sürme Hanım'ın yürüttüğü mücadeleyi Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) içerisinde vermeye ben devam edeceğim. Bu benim için bir onurdur. Bu birlik ve beraberliğin pekişerek devam etmesini diliyorum” şeklinde konuştu.



Açılışa, Kürdistan Federe Bölgesi'nden Asuri, Keldani ve Süryani temsilcileri, BDP İl Başkanı Mustafa Mirza Çetin, HDP İl Başkanı Rahmi Temel, BDP Parti Meclis üyesi Vadi Aydın, Hakkari Ticaret ve Sanayi Odası (HATSO) Başkanı Servet Taş belediye encümenleri, il encümenleri ve STK temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Sürme Hanım 27 Ocak 1883 yılında Hakkari’nin Konak (Koçanız) köyünde doğdu, Kasım 1975 yılında Amerika California Turlok'ta vefat etti.

YOK EDİLEN ASURİLER

Türkiye'de 1915-24 yıllarına dek Nusaybin, Siirt ve Hakkâri yöresinde önemli bir Asuri (Nasturi) topluluğu vardı.

19. yüzyıl ortalarına dek Hakkari nüfusunun yaklaşık yarısını oluşturan Asuriler, 1843 ve 1846'da Cizre Emiri Bedirhan Bey ile Hakkari Emiri Nurullah Bey'in düzenlediği saldırılarda önemli ölçüde kayıp verdiler.

1915-18 döneminde Kürt aşiretleri ile çatışan Hakkari Asurileri önce İran'da Urmiye yöresine ve daha sonra İngiliz yönetimine giren Irak'a iltica ettiler.

12-28 Eylül 1924 tarihleri arasında yürütülen Şemdinli Harekâtı ile de tenkil edildiler.

Artık Türkiye'de Nasturi nüfus bulunmamaktadır. Ancak Hakkari, Pervari, Eruh, Şırnak, Cizre ve Nusaybin dolaylarında hemen her köyde eski Nasturi kiliselerinin kalıntılarına rastlamak mümkündür.

Nasturiler ayin ve ibadetlerinde Süryanice'nin Doğu lehçesini kullanırlar.

1552 yılında kilise içinde doğan bir ihtilaftan ötürü Diyarbakır metropoliti VIII Mar Yohannan Papa ile görüşerek Katolik mezhebine bağlanmayı kabul etmiştir. Katolik olan Doğu Süryanilerine Keldani adı verilir. Keldani kilisesinin merkezi Diyarbakır'dan Musul'a ve daha sonra Bağdat'a taşınmıştır.

Katolik mezhebini benimsemeyen Asuriler 1662'de Katoliklerden ayrılan Diyarbakır metropoliti XIII Mar Şimun Denha önderliğinde yeniden örgütlenerek Hakkari'nin Kodşanis/Koçanis (bugün Konak) köyünü patriklik merkezi olarak benimsemişlerdir.

Nasturi patrikleri 1918 yılına kadar bu köyde ikamet etmişlerdir.