Demokrat Haber: Ercan Jan Aktaş / Fotoğraflar: Gürşat Özdamar

Son yapılan askerlik yasası değişikliği ile askerlik süresi 12 aya indirildi. Bu yasa değişikliği ile birlikte özellikle de Başbakan Tayip Erdoğan’ın ifadeleri ile 650 bin civarı olan “asker kaçakları”nın yakalanması için de yeni bir süreç başlatıldı. Öncelikle bir şekilde askere gitmeyenler için oldukça yüklü para cezaları kesilmeye başlandı. Bununla birlikte daha önce GBT’lerde görülmeyen “asker kaçakları” İçişleri ve de Milli Savunma Bakanlıkları ile birlikte hazırlanan protokol ile toplanmaya başladı. Çok yönlü bu yaklaşım yüz binleri bulan bir şekilde/çeşitli nedenlerle asker olmak istemeyen insan için tam bir şiddet hali aldı.

Bütün bu durumları gözeterek vicdani ret derneği bir çağrı yaptı. Bu çağrıyı da özellikle "1 Aralık Dünya Barış Tutsakları Günü"ne getirdi. Bu çağrı üzerine dün İsmail Beşikçi Vakfı’nda onlar insan ‘Kimse Zorla Asker Yapılmaz’ etkinliğinde bir araya geldi. Etkinliğe kitlesel ve de oldukça ilgili bir katılım oldu, salona sığmayan insanlar koridorda, merdivenlerde etkinlikleri izlediler.

Etkinlik, Mirza Aydın'ın vicdani redde ilişkin hazırladığı "Askersiz Bölge" belgeselinin sunumu ile başladı. Daha sonra ise vicdani retçi Ali Fikri Işık’ın moderatörlüğündeki panele geçti. Panele Vicdani Ret Derneği avukatı Davut Erkan, vicdani retçiler Mehmet Tarhan ve Halil Savda katıldı. Davut Erkan, Türkiye'de vicdani ret hakkının tanınması için belli bir düzeye gelindiğinin altını çizerek, "Artık kitlesel olarak vicdani ret hakkı için devlete başvurular olmalıdır. Bunun için uygun zemin oluşmuştur" dedi. 

Gelinen süreçte artık vicdani ret hakkının yüksek sesle dillendirilebileceğine dikkat çeken Erkan, "Vicdani ret hakkı tanınmadığı ya da 'askerliğe karşı soğutma' gerekçeleri ile karşılaşılan davalarda yüksek mahkemelere gidilerek bu hak rahatlıkla talep edilebilir" diye konuştu. "Halkı askerlikten soğutma" gerekçesinin artık ciddi tehlike arz etmediğini belirten Erkan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bu konuda verdiği ihlal kararlarını da hatırlattı.

“HAK OLMAKLA BİRLİKTE BİR ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ ALANI”

Mehmet Tarhan ise konuşmasında, "Vicdani ret bir hak olmakla birlikte bir özgürlük mücadelesi alanıdır, niceliksel çoklukla birlikte niteliksel tartışmalar da önemlidir. Bu hareket başından bu yana kadınların etkin katılımı ile ciddi bir nitelik oluşturdu. Yeni dönemde bu nitelikle birlikte çoğalmak önem kazanmaktadır” dedi. Halil Savda ise, hakkında, "halkı askerlikten soğutma" gerekçesi ile açılan davadan beraat aldığını hatırlatarak, "Aslında bugün halkı askerlikten soğutma da zorunlu askerlik de hükümsüzdür artık" diye konuştu.

Yapılan konuşmaların ardından etkinliğe katılan, Enise Şeyda Kapuz, Emre Bayyiğit, Cemile Sarı, Murat Demiroğlu, Ahmet Sait Gündüz, Gökhan Turan vicdani reddini açıklarken, 16 kişi ise gönderdiği mesaj ile vicdani reddini açıkladı. Özellikle de Avrupa’da yaşayan kişilerden ilk defa bu kadar vicdani reddin gelmesi ve de deklarasyonların içerikleri ilgi ile izlendi.

Gerçekleşen bütün vicdani ret deklarasyonları http://vicdaniret.org/ ve http://www.savaskarsitlari.org/ sitelerindeki vicdani retçilerin listesine eklenecek.