Cumhuriyet gazetesinden Duygu Güvenç'in haberine göre, 16 Nisan'daki tarihi günde sandıkta yaşananları tanıkları anlattı:

HDP İstanbul İl Seçim Kurulu gözlemci üyesi Haluk Ağabeyoğlu şunları söyledi: 

"39 ilçenin genel sorumlusu olarak çalıştım. 10 milyon 250 bin seçmenin, 26 bin 250 sandığın, 1800 okulun olduğu İstanbul'da gün boyunca rastladığımız hileler oldu; başkasının adını, kimliğini kullanarak oy kullananlar; AKP'li yedek sandık kurulu üyelerinin mükerrer oy kullanması; polis ve sandık görevlilerinin görev yaptıkları yerde oy kullanmalarına olanak sağlayan '142 belgesi' ile mükerrer oy kullanması ki polisler görev yaptıkları okul sandığına kayıt ettirilecekti ve mühürsüz zarflar.

Birçok ilçede mühürsüz zarf ve oy pusulalarına rastladık; tutanak defterine kaydettirdik, şerhleri düştük. Mühürsüz olarak oy kullanıldığına dair veriler YSK açıklamasından çok önce geliyordu. İstanbul gibi bizim ve CHP'nin tam örgütlü olduğu bir yerde gün boyunca yaşananları görünce, Anadolu'da neler olduğunu düşünemiyorum bile. Şu anda bunların toplam sayısına ulaşmaya çalışıyoruz. Yarın saat 3'e kadar ilçe ve il sandık kurullarına itirazlarımızı sunacağız.

'TUTANAK TUTULMASINI İSTEMEMİŞLER'

Avukat Sevinç Hocaoğulları ise  "Ben Ankara Sincan bölgesinde, Fatih İlköğretim Okulu'nda görevliydim. Sabah saatlerinde mühürlenmeden oy kullanımına başlanmış. Saat 11 civarında oy kullanan bir vatandaş fark etmiş. O andan itibaren müşahitler tutanak altına alınmasını istemiş. Ancak sandık kurulu başkanı YSK'ya sorduğunu ve YSK'nin bu konuda karar alacağını söyleyerek tutanak tutulmamasını istememiş. Başkan bu kararı YSK kararı açıklanmadan kurula söylemiş. Biz bu tutuma karşın sandık kurul defterine kayıt ettirdik. Bu sandıkta 150 kadar mühürsüz oy pusulası vardı. Sonuçlar ise neredeyse başa baştı. Biz Ankara'da, 2 kişi bunun için tutanak tutturmakta bu kadar zorlandık, normal sandık görevlisi Anadolu'da nasıl kayda geçirsin. Sincan'da bu durumda 4 sandık tespit ettik" dedi.