Yemek hakkı için dört kez süresiz açlık grevine giren ve tutukluların iaşe yönetmeliğine vegan-vejetaryen yemek maddesinin eklenmesinde büyük rol oynayan Osman Evcan, kalp ve astım rahatsızlıklarına rağmen 26 Mart’tan beri yine açlık grevinde olduğunu duyurdu.

Osman Evcan, Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda kendisine psikolojik baskı uygulandığını ve yiyeceklerine zararlı madde katıldığını iddia ettiği birçok yazılı şikâyetin karşılıksız kalması nedenile açlık grevine başladığını duyurdu.

Eylemini sonlandırmak için kendisine psikolojik baskı uygulayan cezaevi çalışanlarına karşı soruşturma başlatılmasını, içine zararlı madde katılmamış sağlıklı vegan yemekleri düzenli alabilmeyi ve diğer mahkûmlarla spor yapma, sohbete çıkma, atölyelere katılma gibi yasal haklarının geri verilmesini talep ediyor.

Evcan, ayrıca sokak hayvanlarına, kadınlara ve trans bireylere yönelik saldırıları protesto ettiğini belirtti.

Osman Evcan, "26 Mart 2018’den beri süresiz açlık grevindeyim. Başka seçeneğim kalmadı çünkü. Yakında 60 yaşıma basacağım. Henüz grevin ilk haftasında nefes zorlukları ve kalp sıkışmaları yaşıyorum; ancak bu eylem benim için varoluşsaldır. İfşa etmeseydim kendime olan saygımı yitirirdim. Sonu ölümle sonuçlansa bile taleplerimin arkasındayım” dedi.

Osman Evcan’ın avukatları, cezaevi yönetiminin tavrının olumlu olduğunu ancak konuyla ilgili yeterli soruşturma yapılmadığını söyleyerek, “Zehirlenme gibi çok ciddi bir iddiaya rağmen Osman’ın ifadesine başvurulmamış; şikâyet edenin değil edilenin beyanı esas alınmış. Bağımsız, tam teşekküllü bir hastanede tetkik yapılmamış; ancak cezaevi doktoru zehirlenmeye karşı bir hap yazarak durumu teyit etmiş. Kameraların tam da Osman’ın şikâyetlerini belirttiği günlerde bozuk olması gibi gerekçelere karşın meselenin takipçisiyiz, girişimlerimiz sürecek” dedi.