Halkevleri ve Van Belediyesi'nin deprem sonrası bölgede kurduğu Van Çocuk Evi hakkında Van Valiliği'nden kapatma kararı geldi. Halkevleri ve belediye karara itiraz edecek

Van’da 23 Ekim 2011’de meydana gelen depremin ardından Halkevleri, Van Belediyesi ile birlikte Van Çocuk Evi projesini geliştirmiş, 4 Aralık’ta da Çocuk Evi’nin açılışı gerçekleştirilmişti. Eğitimleri yarıda kalan çocukların yanında olmak amacıyla kurulan Çocuk Evi’nde gönüllü öğretmenler aracılığı ile çok sayıda etkinlik düzenlenmekteydi. Çocuk Evi ayrıca ülkenin dört bir yanındaki Halkevi şubelerinden toplanan yardımların bölge halkına ulaştırılmasına da aracı olmuştu.

Denetimler eksik olmadı
Van Çocuk Evi’nde açıldığı günden bu yana denetimler de eksik olmadı. Valilik talimatı ile harekete geçen Van Emniyeti, farklı şubeleri aracılığıyla Çocuk Evi’ni sık sık denetledi. Polis denetiminin ardından Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı müfettişler de “Ne oluyor burada? Ne yapıyorsunuz siz?” diyerek denetlemelerde bulundu. Denetimlerde sorulan “İzniniz var mı?” sorularına Van Çocuk Evi’nin yetkilileri “Çocuklarla birlikte etkinlik yapmak, çocukların eğlenmesini sağlamak için izne gerek mi var?” yanıtları veriyordu.

Denetimler sonucunda müfettişlerin hazırladığı raporlarda da çadırların çocukların resim yapmak ve film izlemek amacıyla kurulduğu, bir çadırın oyun parkına, bir çadırın da çok amaçlı salona dönüştürüldüğü belirtilmişti.

Denetimler çocuklara malzeme olmuştu
Valilik, Emniyet ve Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından sık sık yapılan denetimler, Vanlı çocuklara da malzeme olmuştu. Çocuklar, kendilerinin yazıp yönettiği kısa filmlerde denetime gelen müfettişleri konu edinmişlerdi. "Gerçek bir olaydan uyarlanmıştır" denilerek başlayan kısa filmde denetim için gelen müfettişler, Çocuk Evi'ndeki faaliyetleri gördükten sonra utanarak çadırların yanından ayrılıyorlardı.

Filmi izlemek için tıklayın

Emniyet istedi, valilik onayladı
Van Emniyeti tarafından hazırlanan denetim raporunda Van Çocuk Evi’nde yürütülen faaliyetlerin Anayasa’nın 42. maddesine aykırı olduğunu ileri sürüldü. Raporda eğitim ve öğretim hakkı ve ödevinin düzenlediği 42. maddedeki “Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılâpları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz” ve ” Türkçeden başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına ana dilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez.” cümleleri işaret edildi.

Van Emniyeti tarafından hazırlanan raporu inceleyen Van Valiliği de dün (19 Ocak) belediyeye ulaştırdığı tebligat ile “kapatma” talebinin uygun olduğunu belirtti.

‘İlk günden bu yana merakla izleniyorduk’
Kapatma kararının tebliğ edilmesinin ardından Halkevleri ve Van Belediyesi de harekete geçti. Her iki kurum, hazırlanan rapora ve verilen “kapatma” kararına itiraz edecek. Konuyla ilgili olarak Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Samut Karabulut Sendika.Org’a değerlendirmelerde bulundu.

Depremin ilk gününden bu yana AKP’nin tüm kurumlarıyla harekete geçtiğini söyleyen Karabulut, ancak hareketlenmenin yardım değil yardım edenleri engellemek amacıyla gündeme geldiğine dikkat çekti. Van Belediyesi’nin BDP’li olduğu için başarısız gösterilmeye çalışıldığını belirten Karabulut, Van Çocuk Evi’nin çadırlarının daha kuruluş aşamasında emniyet yetkilileri tarafından ‘merakla’ ve kameralarla izlendiğini hatırlattı.

’Dayanaksız tebligatlara karşı dayanışmamız sürecek’
Karabulut şöyle konuştu: ”Yapılan tebligatın keyfiliği ortadadır. Çadırların oyun ve eğlenme amacıyla kullanıldığının müfettiş raporlarında belirtilmesine karşın temel eğitim kapsamında değerlendirilmesi anlaşılmaz bir tutumdur.”

Valilik tebligatına karşı dava açacaklarını da kaydeden Karabulut, ”Kazanacağız. Çünkü tebligat dayanaksızdır. AKP hükümeti, Van Valiliği ve tüm kurumları bilsin ki; Halkevleri’nin Van halkıyla dayanışma çalışmaları artarak devam edecektir” dedi. (Sendika.org)