KESK, DİSK, TTM, TMMOB ve TDP'nin İstanbul'da iş bırakan emekçilerin önü polis barikatıyla kesildi. Saatlerce barikat önünde bekleyen kitle güzergahını değiştirerek Mecidiyeköy Meydanı'na yürüdü, “TOMA'nın suyu Soma'yı söndüremez” sloganı attı. Vicdanlı insanların sabrının kalmadığını söyleyen DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, tüm halkı ve emekçileri ayağa kalkmaya çağırdı.

KESK, DİSK, TTM, TMMOB ve TDP'nin çağrısıyla bir araya gelen binlerce kişi, iş bırakarak Soma'daki katliamı protesto etti. Mecidiyeköy Telekom Müdürlüğü'nün karşısında saatlerce polis barikatı önünde bekleyen kitle, Fındıklı'daki Çalışma Müdürlüğü'nü yürüyüş engellenince, buradan Mecidiyeköy Meydanı'na yürüdü.

Öğleden önce Telekom'un karşısındaki sokakta toplanan sendikalar, siyasi partiler ve ilerici kurumlar, bayrak ve önlükleriyle sloganlar atarak, katliamı protesto etmeye başladı. Kitlenin önü, iki TOMA ve çok sayıda çevik kuvvet tarafından kesildi. Kitle, iki saati aşkın barikatın önünde valilikle yapılan görüşmenin sonucunu bekledi. Bu sırada sık sık “TOMA'nın suyu Soma'yı söndüremez”, “Hırsız-katil AP”, “Soma işçisi yalnız değildir” sloganları attı. Bu sırada, 500'ü aşkın kişi de ATV binasının önünde polis barikatıyla engellendi.

Güneş altında görüşmelerin uzaması üzerine basamaklara çıkan Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı, görüşmenin sonucu ne olursa olsun, yürüyüşe başlayacaklarını söyledi, kitle hareketlenmeye başladı. Kısa bir süre sonra da polis barikatı açıldı, Mediciyeköy Meydanı'na yürüyüşe geçildi.

“Kaza değil, kader değil cinayet. Yüreğimiz Soma'da yanıyor” pankartının arkasında binlerce kişi toplanarak yürüyüşe geçti. Kitle, “Katillerden hesabı emekçiler soracak”, “Roboski'den Somaya hesap sormaya” sloganları atarak tepkisini dile getirdi. Yürüyüş boyunca halk da alkışlarla ve araç sahipleri korna çalarak destek verdi.

Kortej eski Ali Sami Yen Stadı'nda yapılan inşaatın önünden geçerken, inşaat yetkilileri “yas” tuttuklarını göstermek amacıyla girişe siyah tabelalar yerleştirdi. Kitle, söz konusu inşaatta 3 işçinin iş cinayetine kurban gittiğini hatırlatarak, tepki gösterdi. Bunun üzerine tabelalar geri çekildi.

Yürüyüşün gerçekleştirildiği Mecidiyeköy Meydanı, tam bir polis kuşatması altına alındı. Alan çevresinde en az 10 adet TOMA konuşlandırıldı. Çok sayıda sırt çantalı sivil polis de bekletildi.

'VİCDANLI İNSANLARIN SABRI KALMADI'

Ses aracının alana gelmesiyle kurum temsilcileri kısa birer konuşma yaptılar. Ortak basın açıklamasını okuyan DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, “Yüreğimiz yanıyor! Türkiye işçi sınıfı Soma'da yitirdiği arkadaşlarının anısı önünde ayağa kalkıyor” dedi. Türkiye'nin her yerinde insanların sokakta olduğunu söyleyen Çerkezoğlu, “Soma'da yüzlerce işçinin can verdiği katliam bu ülkede biraz olsun vicdanı olan, biraz olsun onuru olan herkes için bir milat olacaktır. Türkiye işçi sınıfının iş cinayetlerine, güvencesiz çalıştırmaya karşı sabrı kalmamıştır” şeklinde konuştu.

Yaşanan katliamları hatırlatan, işgücü maliyetinin nasıl düşürüldüğünü anlatan Çerkezoğlu, Soma'da tüm uyarılara rağmen katliamın gerçekleştiğini söyledi. “Siyasi iktidar sorumluluktan kaçamayacak ve şu taleplerimiz karşılanmadığı müddetçe yeni katliamların da sorumluluğunu üstlenecektir” diyen DİSK Genel Sekreteri, dört maddelik taleplerini de şöyle sıraladı:

“1- İş cinayetlerinin artışına neden olan taşeron çalıştırma derhal yasaklanmalıdır. 2- Özelleştirildikten sonra seri cinayetlerle gündeme gelen tüm madenler derhal yeniden kamulaştırılmalıdır. 3- İşçi sağlığı ve iş güvenliğini piyasaya devreden iş güvenliği yasası kaldırılmalı, tüm denetim yetkisi emek ve meslek örgütlerine verilmelidir. 4- Başta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile Enerji ve Sanayi Bakanı olmak üzere hükümet derhal istifa etmelidir.”

Çerkezoğlu, açıklamasını, “Tüm işçi sınıfını, emekçileri ve emek dostlarını Soma'daki işçi kardeşlerimiz için, güvencili iş ve insanca yaşam hakkımız için ayağa kalkmaya” çağırarak sonlandırdı.

Açıklamanın ardından kitle dağıldı. (ETHA)