Zirve katliamı soruşturmasında yeni belgeler ele geçirildi. TUSHAD elemanlarınca hazırlanan raporlarda, Üsteğmen B.Ç. için “Mersin bölgesinde PKK odaklı sokak eylemleri yaptırma kabiliyeti var. Pek çok olayı da kendi dairesi planladı” deniliyor.

İşyerlerine molotof atan, bayrak yakan, polisi taşlayan çocuklarla gündeme gelen Mersin’deki olayların altından varlığı sürekli tartışma konusu olan TUSHAD çıktı. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığının Zirve Katliamı soruşturması çerçevesinde elde ettiği yeni deliller arasında bulunan bir belgede TUSHAD’ın elemanları ile ilgili şok raporlar yer alıyor. Raporda TUSHAD elemanı B.Ç için “Mersin bölgesinde PKK odaklı sokak eylemleri yaptırabilme kabiliyetine sahiptir. Mersin’de bir çok olayı kendi dairesi planlamıştır. Bölgede planların pratiğe dönüştürecek sivil bağlantıları güçlüdür” değerlendirmesi yapılıyor.

ÜLGER’E BAĞLI KARA PROPAGANDA

Star’ın haberine göre, Zirve Cinayeti soruşturmasında elde edilen yeni deliller arasında Genelkurmay bünyesinde Hurşit Tolon tarafından kurulan Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekat Dairesi’nin (TUSHAD) faaliyetleri gün yüzüne çıkmaya başladı. Daha önce Jandarma İstihbarat Binbaşı Haydar Yeşil’e ait hard diskte ortaya çıkan TUSHAD’a dair Savcılığın yeni belgelere ulaştığı öğrenildi. Yeni belgelere göre Zirve Yayınevi Katliamı’nın azmettiricisi olduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan Jandarma Alay Komutanı Mehmet Ülger’e bağlı çalışan dezenformasyon ekibinin toplumu yanlış yönlendirmek ve tedirginlik oluşturmak için büyük bir kara propaganda çalışması yaptığı belirlendi.

SİYAH-BEYAZ-KURT VE KARTAL

Yine söz konusu belgelerde yer alan bilgilere göre TUSHAD’ın alt birimleri olan Siyah ve Beyaz Kuvvetler dışında Kurt ve Kartal isimli iki farklı birimi daha olduğu belirtiliyor. TUSHAD’çılar bünyelerinde çalıştırdıkları askeri personeller ile ilgilide çok detaylı raporlar hazırlatmış ve kullandıkları elemanlarının faaliyet alanları ile irtibatlarını birer birer raporlaştırmış. Raporların birinde ise TUSHAD personeli B.Ç’nin Mersindeki olayların arkasında olduğu ve provokatif bir çok olayı koordine ettiği belirtiliyor. Savcılığın elindeki yeni belgelerde yer alan TUSHAD personelinden bir kaçı için hazırlanan raporlar ise şöyle:

PARTİLERE SIZMIŞLAR

-Üsteğmen B.Ç: Binbaşı T. Ç’e bağlı olarak çalışmaktadır. Sorumluluğu altındaki elemanlarına hakim olup uygun proje ve görevlerde kullanma yeteneği gelişmiştir. Kürtçü unsurlar ve Alevi unsurlar arasında bağlantıları vardır. Mersin CHP İl teşkilatı içerisinde organize kabiliyetine sahiptir. Mersin CHP içerisinde teşkilatlanma için GATA’dan Albay Ö.P. aracılık etmekte.

ÜSTEĞMEN B.Ç PLANLADI

-Özellikle Mersin’de bölgesinde PKK odaklı sokak eylemleri yaptırabilme kabiliyetine sahiptir. Mersin’de bir çok olayı kendi dairesi planlamıştır. Bölgede planların pratiğe dönüştürecek sivil bağlantıları güçlüdür. Kendisine bağlı siyah ve beyaz kuvvetleri koordine etmektedir. Verilen görevleri yerine getirme konusunda bir özel harpçi kadar hırslıdır. Kurtlar içerisindeki yapı ile Üsteğmen K. A. üzerinden irtibatlıdır.

-Daire içinde Deniz Üstğ. K.E.A., Deniz Üstğ. D.A., Deniz Üsteğmen S.T., Astsubay Kıdemli Başçavuş T.A., Kd. Başçavuş Z.Ö. ile birlikte çalışmaktadır.

TUSHAD ‘MAKİNA DAİRESİ’ YAPILANMASI

Her bölgede kendine ait yapı kuran TUSHAD’ın hücreler halinde oluşturulduğu ortaya çıktı. Hücrelerin bağlı olduğu “TUSHAD Makine Daireleri”nde ise önemli eylem kararları alınırken çeşitli sivil veya siyasi kurumlarla bağlantı da kuruluyordu. TUSHAD yapısının kurulduğu bölgenin büyüklüğüne göre birkaç “Makine Dairesi”ne ayrılabildiği de öğrenildi. Örneğin Akdeniz’de 3 Makine Dairesi bulunmaktaydı. Raporda “Üsteğmen M. Z, Yüzbaşı Ü. N. K’ya bağlı olarak çalışmaktadır. Eleman kazanma noktasında Kd. Başçavuş B.G’yi aktif olarak kullanmış, bir çok elemanı yapıya kazandırmıştır” notu da dikkat çekti.

ÇOCUKLARA BAYRAK YAKTIRIP ÜLKEYİ AYAĞA KALDIRDILAR

Mersin’de 2005 yılındaki Newroz kutlamaları sırasında küçük çocuklar bayrak yakmış ve buna tepki olarak tüm Türkiye’de bayrak kampanyaları ve yürüyüşleri yapılmıştı. Gözaltına alınan çocuklar ve tanık olarak dinlenen polisler, takım elbiseli iki kişinin bayrağı verip yakmalarını istediğini anlatmıştı. Ergenekon gizli tanığı 17’de, verdiği ifadede, çocuklara bayrağı yakması için veren kişinin Vatansever Kuvvetler Güç Birliği (VKGB) üyesi Ali Kutlu olduğunu iddia etmiş ve Kutlu tutuklanmıştı. Polis de yaptığı fotoğraf karşılaştırmasında çocukların yanındaki kişinin Kutlu olduğunu belirleyip mahkemeye bildirdi.

GENELKURMAY İNKAR EDİYOR

Zirve katliamı ile ilgili savcının sorusuna yanıt veren Genelkurmay 2008 yılında “TUSHAD 1999’dan beri yok” derken bu kez “Hiç varolmadı” demişti.

Genelkurmay Başkanlığı’ndan, Zirve davası tanığı İlker Çınar’ın, Genelkurmay bünyesinde kurulduğunu söylediği Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekât Dairesi (TUSHAD) isimli yapılanma hakkında çelişkili açıklamalar gelmişti.

2008’de, Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’ün konuyla ilgili sorusuna “1999 yılından bugüne kadar TUSHAD isimli bir birim teşkil edilmedi” cevabını veren Genelkurmay Başkanlığı, Taraf’ın Bilgi Edinme Kanunu kapsamında sorduğu aynı soruyu ise şöyle yanıtlamıştı: “Talebinizde belirttiğiniz, ‘TUSHAD’ olarak tabir edilen bir birim Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde geçmiş dönemlerde teşkil edilmemiş olup, halihazırda da mevcut değildir.”

İlker Çınar, Genelkurmay bünyesinde Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekât Dairesi (TUSHAD) isimli bir yapılanmanın olduğunu söylemiş ve şu itiraflarda bulunmuştu: “Ben TUSHAD’a bağlı çalışıyorum. Bu birim TSK ile bağlantılıdır. Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu, Muammer Aksoy ve Gaffar Okkan cinayetleri, TUSHAD’a bağlı ‘siyah kuvvetler’ tarafından işlendi.”

Konuyla ilgili soruşturmayı yürüten savcı, Genelkurmay Başkanlığı’na yazı yazarak TUSHAD isimli bir yapılanma olup olmadığını sormuştu. Genelkumay Başkanlığı bu iddiayı yalanlayarak, Genelkurmay Ceza Huk. İşl. Ş. Md. Hâkim Albay Şakir Aytaş imzalı, 17 Ocak 2011’de verilen yanıtta şunları kaydetmişti: “Genelkur. Bşk.lığı ve MSB Karargâhı ile buna bağlı birimlerde ‘Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekât Dairesi’ isimli bir birimin hâlihazırda mevcut olmadığı, ekte mevcut olan kayıtlar incelendiğinde (1999 yılından bu güne kadar) anılan isimde bir birimin teşkil edilmediği tesbit edilmiştir.”

ÇINAR: TUSHAD HÂLÂ AKTİF

Bunun üzerine Çınar, 1 Ekim 2012’de, Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdiği ifadesinde, TUSHAD’ın halen aktif ve gizli olduğunu ve devletin içine sızmış, devletin imkânlarını kullanan bir yapılanma olduğunu söyleyerek Genelkurmay’ı yalanlamıştı. Çınar savunmasında, “2008 yılında Bülent Arınç’a yapılan eylemden sonra, TUSHAD tarafından sivil yapılanmaya dağılma yönünde emir ve yazılar gelmiştir, oysa bu yapı dağılmamıştır, halen aktiftir” ifadelerini kullanmıştı.

Bunun üzerine Taraf, Genelkurmay’a TUSHAD’ı sordu. Genelkurmay, 27 Aralık 2012 tarihli cevabında şöyle dedi: “TUSHAD olarak tabir edilen bir birim Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde geçmiş dönemlerde teşkil edilmemiş olup, hâlihazırda da mevcut değildir.”

Oysa savcılığa, 1999 yılından itibaren TUSHAD adlı bir yapılanma bulunmadığını ifade etmişti.

1999’DAN SONRA EYLEMLER SERTLEŞTİ

Taraf’a konuşan Zirve davası avukatlarından Erdal Doğan, “TUSHAD gibi yapılanmalar, yasadışı cinayetler işleme noktasında planlar yapan bir oluşumdur. Dolayısıyla, bazen biliniyorsa da söylenemiyor olabilir” dedi. Doğan, Genelkurmay’ın çelişkili açıklamasıyla ilgili olarak ise şunları söyledi: “Çınar’ın ifadeleri, olaylar hakkında herhangi bir zaman ve süreç açısından çelişki oluşturmayacak şekilde doğrulanıyor. Çınar, TUSHAD’ın 1993 yılında kurulduğunu ve 1999 yılında yeniden yapılanma amacıyla değişikliğe gittiğini söylemişti. 1999 yılından sonrası sokakta insanların katledildiği, kontgerillanın çok etkin olduğu bir dönem. Bu nedenle Genelkurmay, 1999 yılından sonrasını kabul etmediği ve o dönemi sahiplenmediği için savcılığa böyle bir cevap vermiş olabilir. Sonuçta, hukuki menşeini MGK’dan alan özel yapılanmalara gidildiğini biliyoruz. Genelkurmay’ın TUSHAD konusundaki ısrarcı tutumu daha ne kadar sürer bilemiyoruz.”