Hrant Kasparyan / Demokrat Haber
Aydın Yenipazar Cezaevi’nde tutuklu bulunan Sevan Nişanyan, Selçuk 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na muhalefet gerekçesiyle, toplamda 5 yıl 2 ay 15 gün hapis ve 12.600 TL para cezasına çarptırıldı. Bu hapis cezalarının da eklenmesiyle Nişanyan’ın infaz süresi, 11 yıl 8 aya ulaştı.
Davaya ilişkin Demokrat Haber’in sorularını yanıtlayan Nişanyan’ın avukatı Murat Akçı, verilen cezaların henüz kesinleşmediğini ve temyiz dilekçesi verdiklerini belirterek, “Gerekçeli karar bize ulaştığında, gereken hukuki işlemleri başlatacağız” dedi.
Nişanyan’a isnat edilen suçtan dolayı kapalı cezaevinde bulunan tek bir kişi bile olmadığını belirten avukat Akçı, cezaya neden olan söz konusu kanun maddesiyle yargılananların yüzde 99’una bir kez ceza verildiğini ve cezanın ertelendiğini, ertelenmeyecek olsa bile bir yıl 8 ay 4 günlük açık cezaevi infazının söz konusu olabileceğini belirterek, bu durumun Sevan Nişanyan için geçerli olmadığına dikkat çekti.
Nişanyan aleyhinde farklı gerekçelerle peş peşe davalar açıldığını kaydeden avukat Akçı, “dava bombardımanıyla” karşı karşıya olduklarını söyledi.
“SORUNLU UYGULAMALAR YARGILANMAYA SEBEP OLUYOR”
Nişanyan hakkında verilen, ancak henüz kesinleşmeyen cezalar, “Nişanyan’a yargı suikastı” başlığıyla Agos gazetesinde manşetten duyuruldu. Gazeteye konuşan avukat Akçı, Nişanyan’ın yargılanmasına ve ceza almasına gerekçe gösterilen sebeplerde sorunlu, eksik ve muğlak yönler olduğunu açıkladı. Habere göre, Mart ayında, aynı gerekçeyle verilen ceza kararını Yargıtay’ın bozması üzerine, söz konusu dört dosyanın, yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi sonucunda, Nişanyan, ilgili kanunun 65. maddesinde yer alan “korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarının zarara uğramasına kasten sebebiyet vermekten” suçlu bulundu. Akçı, bu gerekçeden dolayı, Nişanyan’a açılan davaların sayısını bile bilmediklerini söylüyor; çünkü bu suça gerekçe oluşturan bölge koruma kurulu kararları, kişiye tebliğ edilmeden alınıyor. Dolayısıyla, suç işlediği için ceza alan kişi, hangi eyleminin suç kapsamına girip girmediğini bile bilmiyor.
