Muğla'da polis kurşunuyla ölen üniversiteli Şerzan Kurt'un öğretmen babası Ömer Kurt adalet istiyor: Öfke, kin, nefret duymuyorum, sadece adalet istiyorum. Atalay'a bana verdiği sözü hatırlatıyor ve bir kez daha 'adalet' diyorum.

 

Batman'lı ilkokul öğretmeni Ömer Kurt. Büyük emeklerle yetiştirip üniversite eğitimi için Muğla'ya gönderdiği oğlu, 2010 yılının mayıs ayında polis tabancasından çıkan bir kurşunla 21 yaşında hayata veda ettiğinde en büyük acıyı yaşadı. Taziyeye gelen dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay'a 'adalet istiyorum' dedi ve  sözünü aldı. Kurt'un ölümüne neden olan kurşunun, polis memuru Gültekin Şahin tabancasından çıktığı belirlendi. Tutuklu yargılanan Şahin, Şerzan'ın ölümünün kaza olduğunu savundu. Savunmayla çelişen gelişme ise 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nin hazırladığı bilirkişi raporundan çıktı. Raporda, Şerzan'ı öldüren merminin yere paralel ateşlenen tabancadan çıktığı belirtildi. Baba Kurt bu gelişmenin ardından AKŞAM'a konuştu

 

- EVLAT ACISI YAŞANMASIN: Başka babalar 'evlat acısı yaşamasın' diye Şerzan'ın organlarını bağışlamak istedim. Doktorlara, 'oğlumun organlarını kendisini vuran polise bile verebilirsiniz' dedim. Ancak savcılık 'otopsi' nedeniyle izin vermedi.

 

- SÖZÜNÜ HATIRLATIYORUM: Şerzan'ın ölümünün ardından İçişleri Bakanı Beşir Atalay taziyeye geldi. Olayın takipçisi olacağını söyledi. Ben de 'adalet istiyorum' dedim ve sözünü aldım. Öfke, kin, nefret duymuyorum, sadece adalet istiyorum. Şimdi Başbakan Yardımcısı olan Atalay'a sözünü hatırlatıyor ve 'adalet' diyorum.

 

- BU BİR PROVOKASYON: Şerzan'ın ölümünün hükümetin o dönemdeki açılımına yönelik bir provokasyon olduğunu düşünüyorum. Sanık polis, oğlumu üniversite kampusünden tanıdığını söylüyor. Şerzan'ın Kürt olduğu biliniyordu. Hükümetin bu tür provokasyonlara karşı kararlı duruş sergilemesi gerekiyor. (Helin ALP / AKŞAM)