Tuzla’da bulunan Ermeni yetimhanesi Kamp Armen’deki direniş nöbetini ziyaret eden Rakel Dink, Kamp Armen'in satılmasına devletin neden olduğunu ifade ederek, bu utancın ancak devletin 'sizin olamaz' dediği kampın 'bu kamp sizin' demesiyle temizlenebileceğini söyledi.

Ermenilerin, devlet tarafından el konulan mülkleri arasında yer alan ve aralarında Hrant Dink, Rakel Dink ve HDP Milletvekili Erol Dora'nın da bulunduğu yaklaşık 1500 çocuğa ev sahipliği yapmış olan Kamp Armen'de direniş devam ederken, direnişe destek ziyaretleri de sürüyor.

Çok sayıda siyasi parti, kitle örgütü temsilcileri ve sanatçının dayanışma amacıyla geldiği kampa bugün Agos Gazetesi Genel Yayın yönetmenliği yaptığı sırada katledilen Ermeni gazeteci Hrant Dink'in eşi Rakel Dink de geldi. Dink'e ziyareti sırasında Kamp Armen'in eski sakinlerinden Garabed Orunöz ve HDP İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı Murad Mıhçı da eşlik etti. "Hepimiz Hrant'ız, hepimiz Ermeni'yiz", "Kamp Armen bizimdir, bizimle özgürleşecek" sloganlarıyla karşılanan Dink, kampta konuşma yaptı.

‘NE ACIDIR Kİ YİNE KAYBEDEN KENDİNİ İSPATLAMAYA ÇALIŞIYOR’

Herkesi selamlayarak konuşmasına başlayan Dink, "Bu kadar üzücü olayların olduğu bir mekanda bir arada bulunmak bizlere güç ve umut veriyor. Hepinizin burada oluş sebebi bu davada ben de varım demektir. Biliyorsunuz Tanrı'nın sözü diyor ki 'Şeytan çalmaya, gasp etmeye ve öldürmeye gelir.' Şimdi bu 3 kelimeden siz çıkarın içinden. Bu kampın her bir adımında burada yetişen biz çocukların unutamayacağı anıları var. Bu anılara saygı gösterilmesini istiyoruz. Bu anılara, bu dökülen emeğe nasıl yoktan var edildiğinin farkına varılmasını istiyoruz. Ne acıdır ki yine kaybeden kendini ispatlamaya çalışıyor. Bu çok acı bir durum. Ama yine şükrediyoruz, varız buradayız" diye konuştu.

Kampın hikayesini anlatan Dink, çocukların emeğiyle Kamp Armen'in yapıldığını belirterek, aynı zamanda kendisinin de emeğinin olduğunu söyledi. Kampı ayakta tutmak için çok emekler verdiklerini dile getiren Dink, "Şimdi bunlar, 'burası sizin değil' diyor. Değilse biz para verip yaptık burayı. Ve aldınız. Faydalı bir iş için değerlendirin. Ama aldılar, ne yaptılar. Biliyorsunuz ne yaptılar. Eski sahibine geri hediye ettiler" dedi. Sonuç olarak Kamp Armen'in satılmasına devletin neden olduğunu ifade eden Dink, bu utancın ancak devletin "sizin olamaz" dediği kamp için "bu kamp sizin" demesiyle temizlenebileceğini söyledi. Dink, "Devlet özür dilerse diler, dilemezse de özüre de ihtiyacımız yok bizim" diyerek kampın yıkılmaması için el ele verdiklerini söyledi.

Kampın türkü ve ilahilerle yapıldığını ifade eden Dink, türkü söyleyerek konuşmasını sonlandırdı.

ORUNÖZ: BU KAMPTA YETİŞMİŞ 1500'DEN FAZLA HRANT'IN 1500 TANE TORUNU VAR

Dink'in ardından konuşan kampın eski sakinlerinden Garabed Orunöz de, "Buranın bedelini ödeyerek aldık. Şimdi öğrenmek istediğimiz şu 'Biz bu ülkenin vatandaşı olarak neresindeyiz'?" Bu ayıbı devletin işlediğini ve devletin de temizlemesi gerektiğini söyleyen Orunöz,"Bir Hrant'ın öldürülmesiyle bir toplumu sindirebileceğini kimse düşünmesin. Bir Hrant ölür, bin Hrant doğarız. Bu kampta yetişmiş bin 500'den fazla Hrant'ın bin 500 tane torunları var" dedi. 

MIHÇI: YETİMLERİN HAKKINI YEDİRMEYECEĞİZ

Son olarak konuşan HDP İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı Murad Mıhçı da birlikte mücadele mesajı verdi. Mıhçı, "Bundan sonraki mücadelemizi tüm dostlarımızla birlikte vereceğiz. Yetimlerin hakkını yedirmeyeceğiz" diyerek hep birlikte kara sayfayı ak olarak çevireceklerini sözlerine ekledi.

Konuşmaların ardından kamptakiler, "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları atarak Ermenice şarkılar söyledi. (DİHA)