2 Temmuz 1993'de Madımak Oteli'nin yakılması saatlerce seyredilirken, 18 yıl sonra 33 aydını anmak isteyenlere gaz bombaları ile müdahale edildi. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Güzelgül, dün yaşanan sorunun Vali ve emniyetin tutumundan kaynaklandığını belirtti.
İSTANBUL- Sivas Katliamı'nın 18. yılında Madımak Oteli önünde yapılmak istenen anmaya polis gaz bombası ile müdahale etti. AKP'nin tüm itirazlara rağmen "Bilim ve Kültür Merkezi" yaptığı Madımak Oteli'ne "Utanç Müzesi" tabelası asılmasına izin verilmedi. Dün Sivas'ta yaşanan olayları ETHA'ya değerlendiren Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Hüseyin Güzelgül, anmanın provoke edildiğini kaydetti.
'ŞEHİTLER İLE KATLEDİLENLERİN İSİMLERİ YAN YANA'
18 yıldır Madımak'ın Utanç Müzesi olması için mücadele ettiklerini ifade eden Güzelgül, "33 canımızın kanı orada akmıştır. Biz oranın Utanç Müzesi olmasını, bir daha bu topraklarda böyle katliamların yaşanmaması için Utanç Müzesine dönüştürülmesini talep ettik. Bu hem bizim talebimiz hem de şehit ailelerin talebiydi. Bu doğrultuda hiçbir şey yapılmadı. İçerideki düzenleme kendi istekleri doğrultusunda yapılmış. Katledenler ile şehitlerimizin isimleri aynı katagoride yer alıyor" dedi.
İkinci Dünya Savaş'ından sonra Yahudilerin katledildiği gaz odalarının utanç müzesine dönüştürüldüğünü, yaşananların resmedildiğini anlatan Güzelgül, "Burada da aynı şekilde yapılmasını istedik. Bir daha bu topraklarda bu katliamlar yaşanmasın istedik. Fakat o doğrultuda yapılmamıştı. Daha önce de katliamın yaşandığı yer kebap dükkanına çevrildi. Mücadelemiz sonucu 18 yılın sonunda kamulaştırıldı. Ama düzeni yine aynı şekilde devam etti" diye konuştu.
'OLAYLARIN SEBEBİ VALİNİN VE EMNİYETİN TUTUMU'
Sivas Valisi'nin anmaya izin vermemesini eleştiren Hüseyin Güzelgül, şöyle konuştu: "Biz Vali ile daha önce görüşerek anma yapacağımızı bildirmiştik. Yasalara göre basın açıklamaları ve anma etkinlikleri yasak değil zaten. Vali bize 'Hayır yapamazsınız' dedi. Biz de 'kararlıyız anmamızı yapacağız' dedik. Madımak'ın önüne gidip anmamızı, mitingimizi yapıp döneceğimizi bildirdik. Bizim bugüne kadar yaptığımız basın açıklamaları, anmalar hoşgörü içinde geçmiştir. Aslında kontrol yerlerinde araçlar durduruldu, orada Utanç Müzesi tabelasına el konuldu. Daha sonra görüşmeler yapıldı. Kararlı olduğumuzu, bu anmayı yapacağımızı Emniyet Müdürlüğü ile görüşüp ifade ettik. Sonunda amacımıza ulaştık ve tabelamızı oraya astık. Keşke bunlar yaşanmasaydı daha iyi olurdu. Şubelerimiz, demokratik kitle örgütleri, sendikalar olsun verilen mücadelenin doğruluğuna inanıp gelenler vardı. Fakat müdahale oldu."
Güzelgül, polisin gaz bombalı müdahalesini eleştirerek, "Bunu da yaratanlar Valinin tutumu, emniyetin tutumu oldu. Arabalar durdurulmasaydı, tabelaya el konulmasaydı daha iyi olurdu. Fakat biz amacımıza ulaştık. Kitleye polisin müdahale etmesi doğru değildi. Zaten Madımak'ın önü daracık bir yer halk toplanmış, şehit aileleriyle o tabelayı asmak için Madımak'ın önüne gelmişler. O kitleye gaz sıkılması, müdahale edilmesi, provoke edilmesi doğru değildi. Bunları Türkiye'de devamlı yaşıyoruz" dedi.
ETHA
