Yalova'da iki grup arasındaki kavgayı ayırmak istediği sırada polisin kullandığı biber gazından etkilendiği iddia edilen astım hastası genç, yaşam mücadelesi veriyor.

 

Fevzi Çakmak Mahallesi Cumhuriyet Caddesi Yıldız Sokak'taki Abdullah Baştürk Parkı'nda, iki grup arasında kavga çıktı.

 

Arkadaşları bulunduğu için kavgayı ayırmak isteyen ve astım hastası olduğu öğrenilen Çayan Birben (31), olay yerine sevk edilen polisin gruplara müdahalesinin ardından aniden fenalaşarak, Yalova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Birben'in sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi.

 

Birben'in teyzesi Havva Köseoğlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, yeğeninin kavgayı ayırmak için çabaladığını öne sürerek, şunları söyledi:

 

''Olay yerinde yeğenim polisin biber gazı kullanacağını fark edince astım hastası olduğunu belirterek, gaz kullanmamalarını istemiş. Ancak polis gelişigüzel biber gazı sıkmış. Yeğenim, nefesinin tıkanması ile panikleyip parkın ilerisinde bulunan internet kafeye kadar koşmuş. Buranın tuvaletine girip elini yüzünü yıkamaya çalışırken bayılıp yere yığılmış. O esnada kafe sahibi de kavganın olduğu yerdeymiş. Dükkanına döndüğünde yeğenimi yerde yatarken bulmuş. Ambulans çağırmışlar. Beyin kanaması geçirdiği gerekçesiyle yoğun bakıma alınmış. Şimdi hayata tutunmaya çalışıyor. Biz bunun peşini bırakmayacağız. Sorumluların hesap vermesini istiyoruz.''

 

Öte yandan Birben'in ailesi, Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

 

BAKAN ŞAHİN GAZIMIZ ZARARSIZ DEMİŞTİ

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin geçtiğimiz hafta, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın 2000-2012 yılları arasında kullanılan gaz bombası ve biber gazlarına ilişkin soru önergesini yanıtladı.

 

Şahin, Emniyet Genel Müdürlüğü envanterinde kullanılmakta olan göz yaşartıcı gaz silahları ve mühimmatlarının, bütün modern ülke güvenlik teşkilatlarında olduğu gibi gerek kanuna aykırı olarak düzenlenen gerekse sonradan kanuna aykırı hale dönüşen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, özel maharet gerektiren operasyonlarda ve benzeri eylemlerde topluluğu dağılmaya zorlamak, belirli istikametlere yönlendirmek ve güvenlik güçlerine karşı yapılan direnişi kırmak amacı ile "Göz Yaşartıcı Gazlar ile Gaz Maskelerinin Kullanımı Kursu" alan personel tarafından "Göz Yaşartıcı Gaz Silahları ve Mühimmatları Kullanım Talimatı"na uygun olarak kullanılmakta olduğunu iddia etti.

 

İçişleri Bakanı Şahin, şunları söyledi:

"Ülkemizin 1997 yılında taraf olduğu Kimyasal Silahlar Sözleşmesi (KSS) hükümleri çerçevesinde 'göz yaşartıcı gaz mühimmatının insan sağlığı üzerinde kalıcı bir etki bırakmama' şartı aranmakta ve yapılan laboratuar testleri sonucunda insan sağlığı üzerinde kalıcı etki bırakmayan gaz mühimmatı kullanılmaktadır."

 

O 'ZARARSIZ' GAZ, 7 KİŞİYİ ÖLDÜRDÜ

Şahin’in ‘zararsız’ olduğunu açıkladığı biber gazı bugüne kadar 7 kişinin ölümüne neden oldu. Ölümlerden bazıları ‘doğrudan gazın etkisinden’ meydana gelirken, bir kısmı da güvenlik güçlerinin bombayı gelişigüzel atarak, insanlara öldürücü darbe indirmesiyle meydana geldi. Bilanço şöyle:

 

* 1 Mayıs 2007’de 75 yaşındaki İbrahim Sevindik biber gazından havasız kalarak öldü.

* 27 Nisan 2011’de Bismil’de gaz bombalarından etkilenen 60 yaşındaki Kazım Şeker kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.

* Geçen mayıs ayında Hopa’da Başbakan Tayyip Erdoğan’ı protesto eden gruba polisin attığı gaz bombalarından etkilenen 54 yaşındaki emekli öğretmen Metin Lokumcu, kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.

* 21 Mart 2012’de Nevruz’da kafasına gaz bombası isabet eden Hacı Zengin hayatını kaybetti.

* 9 Ekim 2009’da Cizre’de polisin attığı gaz bombası kafasına çarpan 18 aylık Mehmet Uytun yaşamını yitirdi.

* 4 Nisan 2009’da Ömerli’deki yürüyüşe katılan Mustafa Dağ, gaz bombasının kafasına isabet etmesiyle öldü.

* 12 Haziran’da Şırnak’ta polisin attığı gaz bombasından etkilenen Hatice İdin de yaşamını yitirdi.