Cem Aygün adlı gencin Keçiören'de 30 Ağustos 2012 tarih polis tarafından vurularak öldürülmesinin ardından açılan davaya Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.

Duruşmaya sanık polis Fatih Yılmaz ve avukatları ile Aygün'ün ailesi, yakınları ve avukatları katıldı. Mahkeme heyeti, sivil polislerin yanı sıra çevik kuvvet polislerini de duruşma salonuna aldı.

'İZLEYİCİ' ÇEVİK KUVVET

Aygün ailesinin avukatlarından Murat Yılmaz, çevik kuvvet ekiplerinin silahlarla salonda bulunmalarının yasaya aykırı olduğunu hatırlattı, "Silahlı çevik kuvvet ekipleri ya dışarı çıksın ya da silahlarını bırakıp salona öyle gelsinler. Çevik kuvveti buraya kimin aldığı ya da böyle bir karar varsa açıklansın. Çünkü aile üzerinde baskı oluşturuyor" dedi.

Mahkeme başkanı çevik kuvvet ekiplerinin "izleyici" olarak salonda bulunduklarını söyleyince, Avukat Yılmaz, "Onları kim buraya getirdi?" diye sordu. Soruya yanıt vermeyen mahkeme başkanı, "Burayı ben yönetiyorum. Susun" dedi. Avukat Yılmaz, mahkeme başkanının bu sözlerine tepki gösterince, tartışma çıktı.

Tartışmanın ardından mahkeme başkanı çevik kuvvet polislerinin dışarı çıkmasını, duruşmayı izlemek isteyenlerin ise silahlarını dışarıda bırakıp öyle salona gelmelerini söyledi. Daha sonra dışarı çıkan çevik kuvvet polislerinin bir kısmı silahlarını dışarıda bırakarak salona girdi. Mahkeme başkanı bu kısa tartışmanın ardından ise "Duruşma disiplini bozulursa ceza hukukunun verdiği yetkiyle duruşmaları kapalı olarak görürüz" dedi.

İfade veren sanık polis Fatih Yılmaz, Cem Aygün'e "Dur" ihtarında bulunduğunu, kaçınca bacaklarına ateş açtığını öne sürdü.

TANIK İNFAZI DOĞRULADI

Tanık Mustafa Sarı, kovalama sırasında Aygün'ün "Kurtarın beni" diye bağırdığını ve silah sesleri duyduğunu söyledi. Sarı, "Polis memuru bacağına değil vücuduna nişan aldı. O esnada da Cem Aygün, elini sırtına attı ve kan aktığı görüldü" dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı tanık Sarı'ya vücudunun hangi bölgesine nişan aldığını sordu. Sarı, mahkeme başkanının sorusuna "Sırtına nişan aldı" yanıtını verdi.

Duruşmada infazın yaşandığı Ayva Sokak'taki esnaf, işyerlerinde çalışanlar ve sağlık ekiplerinden oluşan 10 tanık daha ifade verdi.

Aygün ailesinin avukatları adına konuşan Av. Murat Yılmaz, olaya ilişkin savcılığın etkin bir soruşturma yürütmediği, delillerin yeteri titizlikle ele almadığı ve kimseye haber vermeden kolluk kuvvetlerine tutanak tutturduğunu söyledi.

'MADDİ GERÇEK GİZLENİYOR'

Sanık polis Fatih Yılmaz’ın gerçeği söylemediğini ifade eden Av. Yılmaz, "Maddi gerçekler gizleniyor. Bir defa kurşun vücuda üstten girip alt kısımdan çıkıyor. Bu da ayağının kayarak silahın ateşlenmesinin gerçek dışı olduğunu gösteriyor. Silah eğer yerden gitmiş olsaydı ön kısımda vücudun arkadan yara aldığı yerden daha yüksekte bir bölümde çıkması gerekirdi. Dolayısıyla bu fizik kurallarına da aykırı. Ancak işlenen suç katalog suçtur. PVSK'nin 16. maddesinin de oluşmadığı görülüyor. Ortada öldürme suçu var" diye konuştu.

Mahkeme, duruşmayı 20 Haziran gününe erteledi.

Kararın açıklanmasının ardından Cem Aygün’ün ailesi ve yakınları sanık polis Yılmaz başta olmak üzere mahkeme heyetine de "Adaletiniz bu kadar mı?" diyerek tepki gösterdi. (ETHA)