Şırnak kırsalında defnedilmişken geçtiğimiz günlerde buradan alınarak Beytüşşebap’ta toprağa verilen PKK gerillasının durumu ile Lice’deki PKK mezarlığı, kırsal alanlara gömülen PKK’lilerle ilgili nasıl bir yol izlenmesi gerektiği konusunu gündeme getirdi.

İnsan Hakları Derneği’nin hazırladığı raporlara göre Doğu ve Güneydoğu’daki çatışmalarda hayatını kaybeden PKK’lilerin yanı sıra 270 civarında da toplu mezar bulunuyor.

Taraf’a konuşan Diyarbakır İnsan Hakları Derneği Şube Başkanı Raci Bilici, bölgedeki bütün mezarların Birleşmiş Milletler (BM) tarafından hazırlanan ve birçok ülkenin kabul ettiği Minnesota Protokolü’ne uygun olarak açılmasını ve cenazelerin kimlik tespiti yapıldıktan sonra ailelerine teslim edilmesi gerektiğini söyledi. Bölgedeki toplu mezarların kepçeyle açıldığını, çıkan kemiklerin başka bir torbaya konularak tekrar gömüldüğünü ifade eden Bilici, “Bu uygulamayı kimse kabul etmez. Bu uygulama ne insanlığa ne de İslamiyet’e uygundur” dedi.

TÜRKİYE, BOSNA’DA DESTEKLİYOR

Söz konusu mezarların Minnesota Protokolü’ne uygun olarak açılması için birçok kez devlet makamlarına başvuruda bulunduklarını ama bir sonuç alamadıklarını ifade eden Bilici, “Minnesota Protokolü’ne göre mezarlar açılırken adli tıp uzmanları, avukatlar, antropologlar, hukukçular hazır bulunmalı ama; bu protokole çekince koyduğu için bu yöntem uygulanmıyor” dedi. Türkiye’nin Bosna-Hersek’te açılan toplu mezarlarda bu yöntemin uygulanması için maddi destek verdiğinin altını çizen Bilici, “Bosna’da bu yöntem Türkiye’nin desteğiyle uygulanıyor. Bosna’da bu sistemin uygulanmasını destekleyen devlet keşke kendi ülkesinde de bu yönteme izin verseydi” diye konuştu.

BERFO ANA DA OĞLU İÇİN MEZAR İSTEMİŞTİ

BDP Van Milletvekili Nazmi Gür de Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Lice’de yaklaşık 170 gerillanın defnedildiği mezarlıkla ilgili inceleme başlatmasını eleştirdi. “Her toplum kendileri için canlarını verenlere büyük önem verir” diyen Gür, “Bölgedeki her mezarlıkta birçok gerilla cenazesi var, her mezarlık şehitlik gibidir, barış olacaksa devletin savcılarının bu tür olaylarla ilgilenmesini utanç verici buluyorum” diye konuştu. Toplu mezarların da uluslararası hukuk ve standartlara uygun olarak açılması gerektiğine dikkat çeken Gür, “Çocuklarını kaybeden aileler en azından bir mezarları olsun istiyor, Berfo Ana da bunlardan biriydi” dedi.

HUKUKİ STANDARTLARA BAĞLANIYOR

25 Mayıs 1989 yılında BM Genel Kurulu’nda kabul edilen “Hukuk Dışı ve Yargısız İnfazların Hukuki Açıdan Soruşturulması”na ilişkin Minnesota Protokolü’nü 87 ülke imzaladı. Türkiye bu protokole “çekinceli” imza koydu. Protokol, “Hukuk dışı, keyfi ve yargısız infaz şüphesi durumunda bağımsız, bilimsel ve etkin soruşturma için delillerin sağlıklı toplanmasını” öngörüyor. Protokol, siyasi suikastları; cezaevi ve gözaltında işkence ve kötü muamelelerden kaynaklanan ölümleri, usulüne uygun yargılama olmadan gerçekleştirilen infazları ve soykırım eylemlerini kapsıyor. Protokolde toplu mezarların açılması hukuki ve tıbbi standartlara bağlanırken, bu işlemlerin nasıl yapılacağı ayrıntılı şekilde ele alınıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2011 yılında “Türkiye bu protokolü neden imzalamıyor” sorusuna “İmzalamamışsak bir bildiğimiz vardır” cevabını vermişti.