Ekümenik Ortodoks Patriği Bartholomeos, cumhuriyet döneminde ilk defa azınlıklara böyle resmi bir davet yapıldığını ve görüşlerinin istendiğini belirterek, "Biz ikinci sınıf vatandaş olmak istemiyoruz." dedi. Bartholomeos görüşmelerden umutlu ayrıldıklarını ve son derece müteşekkir olduklarını ifade etti.

 

Anayasa Uzlaşma Komisyonu, Ekümenik Ortodoks Patriği Bartholomeos ve iki rahip ile Midyat Süryani Deyrulumur Mor Gabriel Manastırı Vakfı Başkanı Kiryakos Ergün ve Vakıf Vekili Avukat Rudi Sümer'i dinledi.  Ekümenik Patrik Bartholomeos, Anayasa Komisyonu Başkanı ve üyelerinin kendilerini 'hüsnüniyetle ve dikkatle' dinlediklerini belirterek, Ortodoks Patrikhanesi ve Rum cemaati adına komisyonun kedisine yönelttiği sorulara da cevap verdiğini kaydetti.

 

Bartholomeos, bu daveti çok önemi bir olay olarak değerlendirdiklerine vurgu yaparak, "Çünkü cumhuriyet döneminde ilk defa azınlıklara böyle resmi bir davet oluyor. Yeni anayasamızın yapıldığı bu dönemde azınlıkların görüşleri isteniyor, dinleniyor ve takdir ediliyor. Biz problemlerimizi, beklentilerimizi arz ettik değerli komisyona. Bu yeni anayasanın hepimizin anayasası olmasını istiyoruz. Biz ikinci sınıf vatandaş olmak istemiyoruz. Maalesef bugüne kadar azınlıklara karşı haksızlıklar oldu, haksızlıklara maruz kaldık. Bütün bunlar yavaş yavaş düzeltiliyor, değişiyor. Yeni bir Türkiye doğuyor ve biz umutlarımızı hiçbir zaman yitirmedik. Şu an çok memnunuz, görüşlerimiz eminim ki göz önüne alınacak" diye konuştu.

 

Türk vatandaşı olarak haklarından daha fazla bir şey istemediklerini belirten Bartholomeos, "Ayrımcılık istemiyoruz, eşitlik istiyoruz. Çünkü vatandaşız, doğma büyüme buralıyız. Askerliğimizi yapıyoruz, vergilerimizi ödüyoruz, oy hakkımızı kullanıyoruz. Bunun için bugüne kadar olan haksızlıkların tekrar olmaması için ricada bulunduk ve bütün bunların yeni anayasa ile garanti altına alınmasını rica ettik. Eminiz ki bu böyle olacaktır" dedi.

 

"RUHBAN OKULU'NUN TEKRAR AÇILMASINI İSTEDİK"

Somut taleplerinin ne olduğuna yönelik bir soru üzerine ise Bartholomeos, "Eşitlik istedik, eğitimde Ruhban Okulu'nun tekrar açılmasını istedik. Din ve vicdan hürriyeti istedik. İbadet özgürlüğü, ibadet ve eğitim alanında devletin yardımlarını istedik. Çünkü şu ana kadar herhangi bir kiliseye, herhangi bir azınlık okuluna devlet tarafından maddi bir yardımda bulunulmadı. Hâlbuki eşitlikten bahsediyorsak ki nitekim anayasamızda bahsediliyor, bu eşitliğin her alanda uygulanması gereklidir" diye konuştu.

 

Bartholomeos, din adamlarına maaş talep edip etmedikleri yönündeki bir soruya ise, "Biz komisyona 18 sayfalık bir metin takdim ettik. Bütün hukukçularımızın, yani bütün azınlıkların hukukçularının yardımıyla hazırladığımız bir metin takdim ettik. Bu metinde bütün bu konular mevcuttur. Bundan sonra bu metin medyaya da verilebilir. Ama tabii ilk önce komisyona arz etmek istedik" karşılığını verdi.

 

"VERİLEN SÖZLER TUTULMADI"

Daha önce gayrı resmi de olsa Meclis'e gelip gelmediğinin sorulması üzerine ise Bartholomeos, Meclis'e ilk olarak 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın cenazesi için geldiğini belirterek, "Fakat muhtelif bakanlarımızı ziyaret etmiştim geçmişte. Gerek bugünkü Başbakanımızı, gerek seleflerini ziyaret etmiştim; cemaatin ve patrikhanenin sorunları hakkında. Her zaman hüsnüniyetle kabul edildik. Fakat verilen sözler her zaman tutulmadı ve onun için tekrar geliyoruz, tekrar geliyoruz ve bu sefer yazılı da görüşlerimizi ve beklentilerimizi devletimize arz ettik. Umutlu ayrılıyoruz ve son derece müteşekkiriz" dedi.

 

"DÜNYADAKİ TÜM SÜRYANİLER ADINA BURADAYIZ"

Midyat Süryani Deyrulumur Mor Gabriel Manastırı Vakfı Başkanı Kuryakos Ergün ise, taleplerini dile getirmek için geldiklerini belirterek, "Bu ülkede misafir değiliz. Dünyadaki tüm Süryaniler adına buradayız" dedi.

 

Midyat Süryani Deyrulumur Mor Gabriel Manastırı Vakfı Vekili Avukat Rudi Sümer de, uygulamada sadece Rum, Ermeni ve Yahudilerin azınlık olarak görüldüğünü belirterek, Lozan Anlaşması'na göre Süryanilerin de azınlık statüsünde kabul edilmesi ve bunun anayasal güvence altına alınmasını talep ettiklerini söyledi. Sümer ayrıca, şahıs ve vakıf mülkiyeti ile ilgili sorunları da ilettiklerini ve bununla ilgili azınlıkları koruyan bir düzenleme istediklerini belirterek, yok olmak üzere olan Süryani dilinde eğitimi de talep ettiklerini bildirdi. Sümer, din ve vicdan özgürlüğü konusunda yaşadıkları sorunları da aktardıklarını belirterek, bu konularda anayasal güvence istediklerini ve Diyanet İşleri Başkanlığı nezdinde gayrimüslimlerin de temsil edilmesini talep ettiklerini söyledi. Sümer, imamlara sağlanan maaş ve diğer sosyal güvencelerin Süryani din adamlarına da sağlanmasını talep ettiklerini belirtti.

 

Nefret söylemi ile ilgili bir soru üzerine ise Sümer, bu konuda Milli Eğitim Bakanı ile görüştüklerini ve Bakanın yazılı olarak kendilerine 'yeni yılda müfredatın değişeceğini' söylediğini iletti. 

 

(Haberler.com)