Avusturya'nın başkenti Viyana'da araştırmacılar, kalkınma uzmanlarının uzun yıllardır bahsettiği bu denklemi değiştirebilecek bir çalışmaya imza attı.

Araştırmaya göre, eğitim yaşam beklentisinin artmasında paraya göre daha büyük bir rol oynuyor.

Uluslararası Uygulamalı Sistemler Analizi Enstitüsü'nden Wolfgang Lutz ve ekibi, 1970-2010 yılları arasında 174 ülkede kişi başına düşen gelir, yaşam süresi ve okullaşma yıllarının ortalamasını aldı.

Ekip, oluşturdukları veri tabanını aynı matematiksel modele yerleştirdiğinde, eğitim ve farklı yaşam beklentileri arasında yakın bir ilişki olduğunu, maddi refah düzeyindeki farklılıklarınsa neredeyse etkisi olmadığını saptadı.

BAŞLICA FAKTÖR EĞİTİM

Araştırmacı Wolfgang Lutz'a göre, kişi yaşam beklentisi kayıtları için gerekli yaşa ulaşmasından daha önce okullaştığı için "Daha iyi eğitim almak, daha uzun ömür demek" çıkarımına varılıyor.

Lutz, bu tablonun zenginlik ve yaşam süresi arasındaki korelasyonu da desteklediği görüşünde ve bunu daha iyi eğitimin daha çok para getirmesiyle açıklıyor.

Özetle araştırma, zenginliğin yaşam beklentisini doğrudan uzattığı görüşünün çok da doğru olmadığı, eğitimin hem zenginlik hem yaşam beklentisini yükselten asıl faktör olarak öne çıktığını ortaya koyuyor.

Lutz bunu şöyle açıklıyor: Eğitim kişinin bilişsel kabiliyetlerini geliştirerek yaşamını daha iyi planlayıp kendi kendini kontrol edebilmesini de sağlıyor. Bazı araştırmalar, IQ'su daha yüksek olanların daha uzun yaşadığına işaret ediyor.

SAĞLIK KURULUŞLARI DESTEKÇİ, EKONOMİSTLER RAHATSIZ

1970'li yıllardan beri baskın görüş, paranın ömrü uzattığı yönündeydi.

Sebep ortadaydı: Gıdadan sağlık hizmetlerine kadar sağlık ve uzun ömür için gerekli her şey, cebimizdeki paraya bakıyordu. Ekonomilerde yaşanan değişimler gösterdi ki, her ülkenin verileri bu şemaya uymuyor.

Lutz ve ekibinin araştırması, bu alandaki en kapsamlı ve yeni bulgulara sahip olduğu gibi, okullarda verilecek kaliteli eğitimin modern hastaneler kurmaya göre daha iyi bir yatırım olabileceğini de tartışmaya açıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), araştırmayı destekliyor ve diyabet gibi yaşam tarzına bağlı sağlık sorunlarının ömrü kısaltan başlıca etmen olan iltihabi hastalıklara yol açabileceğini hatırlatıyor.

Ekonomistler ise, bu bulgulara sağlık kuruluşları kadar olumlu yaklaşmıyor.

Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Çalışma Örgütü'nden (ILO) Sangheon Lee, eğitimin yaşam süresini etkilediğini kabul etse de, "Burada çok daha karmaşık bir ekonometri var" diyor.

Küba örneği Sangheon Lee, sağlık, maddi durum ve eğitimin hepsi birbirini etkileyen faktörler olduğunu söylüyor.

Araştırma ekibi ise teorilerini şu örneğe dayandırıyor:

Küba çok daha fakir olsa da ABD'ye göre yaşam beklentisi daha yüksek. Araştırmacılar bunu eğitim düzeylerinin daha yüksek olmasıyla açıklıyor. Petrol zengini ama eğitim seviyesi düşük Ekvator Ginesi'nde ise insanlar 60 yaşına zar zor gelebiliyor.

Kaynak: BBC Türkçe