İstanbul’da dört yıl önce polis tarafından psikolojik ve fiziksel işkenceye maruz kalan ve bu yüzden intihar eden mimar Onur Yaser Can’ın davası görüldü. Can’ın  hayatını kaybetmesine dayanamayan annesi Hatice Can’da dört yıl sonra intihar etti.

Onur Yaser Can’ın intiharının ardından çeşitli belgeler üzerinde tahrifat yaptıkları iddia edilen 2 polisin yargılandığı duruşma görüldü. İstanbul  6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya 8 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan polisler katılmadı.

Hürriyet’te yer alan habere göre İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Can’ın emniyetteki görüntülerini isteyen mahkemeye, “Harddisk imajının bulunduğu CD, flash bellek veya benzerlerine rastlanmamıştır” diye yanıt gönderdi. Bilirkişi Zafer Kökdemir ise, “CD’ler güvenlik gerekçeleriyle kırılmak suretiyle imha edilmiştir. Ancak imaj kayıtlarının birebir kopyası ilgili büro amirliğinde mevcuttur” diye yanıt verdi.

‘ADALET BEKLİYORUZ TABİ VARSA’

Mahkeme, adli emanette bulunan bilgisayarlar, CD’ler ve de imaj kaydına ilişkin yazılı doküman, iddianame ve Yargıtay bozma ilamının Ulusal Kriminal Büro’ya gönderilerek, değişiklik yapılan belge içeriklerinin tespit edilmesini istedi.

Duruşmada söz alan baba Mevlüt Can, yanında getirdiği oğlunun bateri bagetlerini masaya vurarak şunları söyledi:

“Bateri çalan, üç dil bilen bir çocuk intihar eder mi? Adli emanete bırakılmış dosyanın en önemli, tek delili, 5 yıldır aradığımız belge yok olabiliyor ve mahkeme çok sakin oluyor. Sahteciliği yapan amirler nerede? Adalet bekliyoruz, tabii varsa.”