Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) ve Türkiye Hapishane Çalışmaları Merkezi (TCPS) cezaevlerinde 2 aydır süren açlık grevlerine ilişkin yaptığı açıklamada, ölüm veya sakatlıklar yaşanmadan adım atılması çağrısında bulundu. 

Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) ve Türkiye Hapishane Çalışmaları Merkezi (TCPS) 59. gününe giren cezaevlerindeki açlık grevlerine ilişkin açıklama yaptı.

Türkiye’nin 23 farklı hapishanesinde toplam 217 siyasi mahpusun açlık grevinde olduğu belirtilen açıklamada, açlık grevlerinin ilk olarak 15 Şubat günü 13 mahpus tarafından başlatıldığı kaydedildi. Sonrasında farklı günlerde ve hapishanelerde gerçekleşen katılımlarla bu sayının 217’ye çıktığı aktarılan açıklamada, yeni katılımlarla açlık grevindeki mahpus sayısının artabileceğine dikkat çekildi. Açlık grevine ilk başlayan mahpusların açlık grevinin 59. gününde olduğu belirtilen açıklamada, mahpuslar açlık grevini “süresiz dönüşümsüz açlık grevi” olarak nitelendirdikleri ifade edildi. Bu nitelendirmenin talepler konusunda bir uzlaşma yaşanana kadar açlık grevine ara verilmeyeceğini (süresiz) ve açlık grevindeki mahpusların dönüşümlü olarak değişmeyeceğini (dönüşümsüz) anlamına geldiğinin altı çizildi.

SU VE B1 VİTAMİNİ ERİŞİMDE SIKINTI

Açıklamada, “Türkiye hapishaneleri 1950’de Nazım Hikmet’in yapmış olduğu açlık grevinden bugüne birçok açlık grevi ve ölüm orucuna tanıklık etti. 1980’lerden günümüze açlık grevi ve ölüm oruçlarında onlarca mahpus yaşamını yitirdi. Bu açlık grevi deneyimleri göstermektedir ki, 50’li günler mahpus için kritik eşiğin aşıldığı, sakatlık ve ölüm riskinin başladığı günlerdir. 15 Şubat tarihinde başlayan açlık grevinde 59. güne girilmiş ve bu eşik günler önce aşılmıştır. Açlık grevindeki mahpusların su ve B1 vitaminine erişiminde sıkıntılar yaşandığı yönündeki bilgiler kaygıları arttırmaktadı” denildi. 

Yine geçmişteki açlık grevi deneyimlerinin gösterdiği gibi talepler ne olursa olsun Adalet Bakanlığı diyalog kapılarını açtığında anlaşmanın sağlanabildiğine dikkat çekilen açıklamada, “Diyalog, uzlaşı, anlaşma demokratik yönetimlerin gereğidir. Bu nedenle açlık grevindeki mahpusları diyalog konusunda ısrarcı olmaya, Adalet Bakanlığı’nı da diyalog kapılarını açmaya ve sakatlıklar, ölümler yaşanmadan açlık grevlerini durduracak adımları atmaya acilen davet ediyoruz” denildi