Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı, yazar Nuray Mert'in pazartesi günü yayımlanan evrim teorisiyle ilgili yazısını eleşitirdi. 

Bursalı "Nuray Mert’i Evrim Teorisi çarpmış durumda. Allah yardımcısı olsun" dedi.

Bursalı'nın "Nuray Mert, Evrim Teorisi’ne çarptı" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

“İslâma uygun veya değil, ben de evrim teorisinin bilim yerine konmasına karşıyım. Adı üzerinde evrim teorisi, ne kadar bilimsel kesinlik kazandırılmaya çalışılırsa çalışılsın veya ne kadar bilimsel çürütülmeye çalışılırsa çalışılsın nihayetinde insanın oluşumuna ilişkin bir akıl yürütme biçimi ve bu şekildedeğerlendirilmesinin öğrenciyi bilimden soğutması söz konusu değil...” 

Nuray Mert, pazartesi günü ilginç yazısında evrim konusunda böyle diyordu. İlginç bir şekilde pazartesi günü Habertürk’te Milli Eğitim müfredat programı bağlamında “Evrim” konusu da tartışma konusu olmuştu. Mert’in yazısını henüz okumadan salı günü de ben “Evrim” üzerine yazdım. 

Okurlar bombardımana kalkışınca, sosyal medyada şu görüşümü paylaştım: “Cumhuriyet’te evrim konusunda zerre bilgisi olmadan ‘zaten bir teori... olsa daolur olmasa da’ biçimindeki görüşün sefaletini de yaşadık...”

ŞAŞKINLIKTAN 

Mert, Evrim konusunda bir şeyler okudu mu bilmiyorum. Eğer okumadan yazdıysa ayıp. Bu yazdıkları ilk elde “hiç okumamış, zerre bilgi sahibi değil” düşüncesini akla getiriyor. 

Haksızlık yapmak istemem. Çok okumuş, hepsini zırva bulmuş olabilir. Darwin’in uzun bir gözlem sonucu geliştirdiği, bilim ve bilimsel düşüncenin büyük bir kilometre taşı olarak kabul edilen Evrim Teorisi için sunulan kanıtları inandırıcı bulmamış olabilir.

Geçen 200’ü aşkın yılda, Evrim Teorisi’nin öngördükleri üzerine, canlı yaşamdaki derin ve çok katmanlı araştırmalar sonucu hem teoriye yaptıkları büyük katkıları hem de yadsınamaz bir şekilde ete kemiğe büründürmesini, hiç abartmadan belirteyim 100 bini aşmış araştırma ve sonuçlarını “uydurulmuş” görüyor ve “yok hükmünde” sayıyor olabilir... 

Evrim bilimcileri, Nuray Mert gibi ülkemizin güzide bir akademisyen ve siyaset bilimcisini inandırmayı hiç düşünmemiş olmalarından dolayı şiddetle kınıyorum!

"EVRİM BİLİM DEĞİL..."

“Ne kadar bilimsel kesinlik kazandırılmaya çalışılırsa çalışılsın...” Hımmm. Demek birtakım insanların evrim üzerine çalıştıklarının en azından farkında. Ama hükmünü veriyor: Başarısızlar... 
Aslında iki yanlış bir cümlede, yayımlanan binlerce araştırmanın hiçbiri, Evrim Teorisi’ne kesinlik kazandırma amacıyla yapılmıyor. Bu üstelik 100 yıldır yapılmıyor. Bilim içinde bazıları 100 yıl önce itirazlarda bulunuyorlardı ama beyaz bayrak çekmişlerdi. 

Dolayısıyla biyolojinin bu temel öğretisi çerçevesinde, tüm canlı organizmaların işleyiş mekanizmalarını, çeşitli hastalıkların kökenlerini, türler içinde ve arasında ilişkileri vb. anlamak, yeni ilaçlar ve tedavi yöntemleri geliştirmek vb. için yapılıyor tüm araştırmalar. Evrim, değişimi inceler. Hayatın tek hücreden nasıl çoğaldığının hâlâ gizli kalmış sırlarını ortaya çıkartır bir yandan da. Değişim, aslında canlı cansız her şey için geçerli en önemli yasadır. 

Zaten Evrim = Bilim denklemi de kurulmaz. Bilim, tüm şeylerin sistematik gözlem ve deneyle araştırılmasının ve evrensel sonuçlar elde etmeye çalışan yöntemin genel adıdır.
Evrim Teorisi bu bilimsel faaliyette ortaya atılan, ve şeylerin anlaşılmasını sağlayan teorilerden birinin adıdır. Aslı tamamen canlılara ve biyolojiye yöneliktir, ama genel anlamda tüm varlıkların gelişim ve değişimini de bu kapsamda değerlendirmenin de kapısını açar.

"AKIL YÜRÜTME" 

Çok güldüm, Evrim için “akıl yürütme” lafını okuyunca. Bu olsa olsa belki de Darwin öncesinde, bilimsel bir gözlem ve araştırma yapmadan, bazılarının Evrim’i akıl yürütme ile sezgisel olarak kavradıkları zaman için geçerli olabilir. Mesela bazı İslam felsefecileri ve doğa bilimcileri de canlılar âleminde Evrim’i görmüşler ancak bu süreci Allah’a emanet etmişlerdir. Mert, Darwin öncesi dönemden bakıyor bugüne. Bugün de mesela Papalık, pek çok Hıristiyan bilimci Evrim’i kabul eder ve Tanrı’nın işi olarak görür.

"ALT TARAFI TEORİ" 

Mert, Evrim için bir teori, diyor. Teori’ye bu lafıyla “kanıtı yok, kanıtlanmamış, üzerinde tartışılan” gibi bir alt metin yazıyor. 

Hayır, teori kanıtlanmamış anlamına gelmez. Bir hipotezden bahsetmiyoruz. Einstein’ın Göreliliği de bir teoridir. Teori, kanıtlarıyla gösterilmiş, kabul edilmiştir, ama “yanlışlanmaya açık”tır. Yani birisi kalkar da “bu teoriyi çürüttüm, işte kanıtlarım...” diyerek bilimi ikna edinceye kadar geçerli ve gerçektir. 

Görelilik Teorisi de ortaya atıldığından bu yana ciddi ciddi yanlışlanmaya çalışılmıştır, ama hiçbir bilim insanı yanlışlayamamıştır.

Evrim Teorisi’ni doğrusu günümüzde yanlışlamaya kalkan henüz tek bir bilim insanı çıkmamıştır veya ben bilmiyorum henüz. 

Nuray Mert’i Evrim Teorisi çarpmış durumda. Allah yardımcısı olsun. 

Konuyu sürdüreceğim...