Ankara Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’ya zarf içinde para verdiği ifadesiyle gündeme gelen eski Gazi Üniversitesi Personel Daire Başkanı Mehmet Saltan’ın AKP’nin önemli isimlerini de suçladığı belirtiliyor.

Kemal Göktaş’ın Cumhuriyet’te yer alan haberine göre, bildiklerini anlatarak etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini söyleyen Saltan ifadesinde, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, eski Milli Eğitim Bakanı ve AKP sözcüsü Hüseyin Çelik ile eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’le ilgili çarpıcı iddialar yer aldı.

15 Temmuz darbe girişiminden bir gün sonra Londra’ya giden ve daha sonra Türkiye’ye döndüğünde ‘FETÖ’ soruşturmasında gözaltına alınarak tutuklanan Saltan ifadesinde, cemaatin kendisini savcı Sarıkaya ile ilgilenmekle görevlendirdiğini anlatarak Sarıkaya’ya içinde 15-20 bin TL olan bir zarf ile 40 bin TL olduğu söylenen zarfları verdiğini, Bosna’da iken Sarıkaya’yı ziyaret ettiğini anlattı.

GÖKÇEK’TEN BORÇ İSTEYECEKTİ

Saltan, Sarıkaya’nın ifadesinde “cemaatten para istemediğini söylediği” hatırlatılınca şunları söyledi: “Yalan beyanda bulunmaktadır. Toplu olarak kendisine ödenen para ile XC 90 tipi Volvo marka bir araç almıştır. Bunu Volvo’da çalıştığını söylediği bir dolandırıcıya kaptırmıştır. Bu dolandırıcının ismi Fuat ya da Ferhat olabilir. Emek Mahallesi’nde tanıdığı bir galericiden BMW X-5 marka araç alıp aynı dolandırıcıya yine arabayı kaptırdı.

“Yaklaşık 160.000-170.000 civarında bir maddi kayıp yaşayınca beni arayarak paraya ihtiyacı olduğunu, dolandırıldığını söyledi. Cemaatten para talep etti, ben bu durumu kimseye bildirmedim. Kendisi Melih Gökçek’ten borç para talep edeceğini söyledi. Ama ne tür bir girişimi oldu bilmiyorum.

“Daha sonra Ak Parti milletvekili E.’nin (soy ismi K. olabilir) danışmanı olan C. isimli şahıstan para talebinde bulunduğunu ve kendisine 80 bin TL civarında para verildiğini bana söyledi. Ayrıca Sarıkaya’ya eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin tarafından Yenimahalle TOKİ bloklarından bir ev hediye edildiğini ve bu evin de tapusunun bir akrabasının üzerine olduğu daha sonra da bu evin TOKİ’ye geriye satılarak parasının alındığını bana kendisi yani Ferhat Sarıkaya bizzat anlatmıştır.

“Şemdinli davasından dolayı kendisine teveccüh eden insanların yardım tekliflerini geri çevirmemiştir. Kısacası kendisine benim üzerimden para verilme hususu olmamıştır. Ben sadece Azmi Kod tarafından bana verilen zarfları kendisine ilettim.”

HÜSEYİN ÇELİK’İN ATAMALARI

Saltan, “Çalıştığınız kurum cemaatçi olmadığı için tayini çıkartılan ya da cemaatçi olduğu için tayini yapılan kamu görevlileri oldu mu ve cemaatçi olmayan kamu görevlileri cemaatçi olan diğer kamu görevlileri tarafından fişleniyor muydu” sorusuna da şu yanıtı verdi:

“Bildiğim bir gerçek var ki; cemaatin etkili olduğu kurumlarda görev alan personelin kısa sürede liyakata bakılmaksızın üst görevlere getirildiğine şahit oldum.

"Özellikle 2009 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nda devir teslim öncesinde yani Hüseyin Çelik’in Nimet Çubukçu’ya bakanlığı teslim etmesinden bir gün önce gecesi, 900 kişinin üzerinde müdür ataması gerçekleştirilmiştir. Bu konu ele alındığında cemaatin ne şekilde atamalar yaptırdığı belli olur.”