Kızıltepe ilçesine bağlı Katarlı köyünde, bazı kayıp kişilerin atıldığı öne sürülen kuyuda kazı çalışması yapılıyor.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Mardin Şubesi'nin yaptığı başvuru üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla Kızıltepe Savcılığı tarafından 2008 yılında kazı yapılan Katarlı köyünde, kazı çalışması yeniden başlatıldı.
İHD Mardin Şube Başkanı Erdal Kuzu, Mardin'de kayıp 52 kişinin izine rastlamak için 2008 yılında başlatılan kazı sonucunda 2 kişiye ait kemiklerin bulunduğunu hatırlatarak, aynı soruşturma kapsamında ikinci kazının yapıldığını ifade etti.
Kuzu, "2008 yılında bu kuyuda 2 ceset bulundu. Bunların kimlikleri hala tespit edilmeye çalışılıyor. Bu yüzden bu köyde tekrar bir araştırma yapılması lazımdı. Bu soruşturmanın derinleştirilmesi anlamındadır. Burada aileler de bulunmaktadır. Özellikle o dönemde kaybedilmiş Birlik ailesinin çocukları da buradadır. Babalarının izlerine ulaşmaya çalışıyorlar."
Bugün yapılan kazıda bazı kemik parçalarına ulaştıklarını, fakat henüz tatmin edici bir sonuca ulaşamadıklarını belirten Kuzu, çalışmanın yerin 18 metre altında olduğuna değinerek şunları söyledi:
"Burada yapılan bu çalışma da geçmişin izine ulaşma çalışmasıdır. Epey zor bir çalışma yürütüyoruz burada. Yerin 18 metre dibinde bir çalışma yürütüyoruz. Orada kemik ya da cesetlere ulaşmaya çalışıyoruz. Umuyoruz bu çalışmalar sonucunda gerçekler gün yüzüne çıkar. Şu anda kuyunun dibinde şüpheli gördüğümüz yerlerde çalışma yürütüyoruz. Bugün sonuçlandırmaya çalışacağız. Birtakım kemik parçaları çıktı ama tatmin edici bir sonuca ulaşmadık."
Kuzu, 52 kayıp kişi için Mardin genelinde çalışmaların sürdüğünü sözlerine ekledi.
18 YILDIR BABASININ KEMİKLERİNİ ARIYOR
Bitlis'in Mutki ilçesinde ikamet eden kayıp yakınlarından Çetin Birlik, Mardin'de yapılan her kazı çalışmasını yakından takip ederek 18 yıl önce kayıp olan babası ve ağabeyinin kemiklerine ulaşmaya çalışıyor.
Birlik, 18 yıldır çocuklarına dedelerinin mezarını gösteremediğini ama umutla her kazı çalışmasını yakından takip ettiğini belirterek şöyle konuştu:
"1995 yılında ağabeyim Kemal Birlik ve bir akrabamız olan Zeki Alabalık, Kızıltepe Cezaevi'nden tahliye oluyor. Onları karşılamaya babam Abdülbaki Birlik ve ağabeyim Zübeyir Birlik gidiyor. Bu dördü cezaevinin önünden alınıp götürülüyor. O günden bugüne herhangi bir haber alamadık. Babam 33 yıllık devlet memuruydu. Diğer büyük abim 10 yıllık devlet memuruydu. Bunlar sivil savunmasız insanlar. Şüphemiz ve yerel kaynaklar onların bu bölgede olduğunu gösteriyor. 18 yıldır ağlıyoruz ama umudumuzu kesmedik. Sağ olmadıklarını da biliyorum. Çocuklarımıza çıkıp bu dedenizin mezarıdır diyemiyorum. Çocuklarıma bari mezarlarını göstereyim. O umutla geldik. Barıştan bahsedildiği bir dönemde hakikatleri araştırma komisyonu kurulsun istiyoruz. 18 yıldır bu ıstırabı çekiyorum. Bunu yapanların adalet önünde hesap vermelerini istiyorum."
“MEZARINDA AĞLAMAK İSTİYORUZ"
Kayıp Zeki Alabalık'ın kızı Esra Alabalık ise küçük yaşta babasının siyasi nedenlerden dolayı cezaevine girdiğini ve tahliye sonrasında kendisinden bir daha haber alınamadığını söyledi.
Esra Alabalık, "Bugüne kadar hep yastığa gözyaşı döktük. Artık bir mezarı olsun da mezarında ağlamak istiyoruz" diye konuştu.
Dönemin Katarlı Köyü Muhtarı Mehmet Turan ise, 1993 yılında Kızıltepe Jandarma Komutanı olan Binbaşı Hasan Atilla Uğur'un talimatıyla köyü boşalttıklarını 2 yıl sonra ise köye döndüklerini belirterek "1995 yılında köye geldiğimizde içme suyumuzu temin ettiğimiz kuyunun kapandığını gördük. 'Kuyuyu kesinlikle açmayacaksınız' denildi" dedi.
2008 yılında İnsan Hakları Derneği Mardin Şubesi'nin yaptığı başvuru sonucu Kızıltepe Savcılığı, Katarlı köyünde kazı çalışması yaptırmış, kazılarda köyde bulunan su kuyusunda 2 kişinin cesedi bulunmuştu. Ancak DNA incelemesinde bu kişilerin kimlikleri belirlenememişti.
