Sultan KILIÇ / MALATYA

 

Kent yetkililerinin ışıklandırmadığı Ermeni mezarlığındaki ağaçlar, parası Ermenilerce ödenen şebeke suyuyla sulanıyor. Mezarlığın çevresine taş duvar örülmüş. Taş duvarın üzerine demir parmaklıklar yerleştirilmiş.

 

Mezarlığın bahçe kapısından girince güneyde bekçi konutunu görüyorsunuz. Bekçi konutunun duvarları, derin çatlaklarla dolu. Bekçi Naciye Çalışkan: “Dört çocuğumuz var, biri üniversite öğrencisi. Eşim, geçici işlerde çalışıyor, nerede iş bulursa. Kira ödeyecek durumumuz yok. Tehlikeli de olsa yeni ev yapılana kadar bu eski evde oturacağız. Yeni ev çok çabuk yapılacak, dediler. Öyle de oldu, bitmek üzere” diyor.

 

Deprem görüntülerinden sonra korkmuyor musunuz, diyorum. Naciye Çalışkan: “Herkes, mezarlıktan, mezarlardan korkmuyor musun, diyor. Siz, depremden korkmuyor musunuz, diyorsunuz. Depremden korksam neye yarar? Korkuyorum desem, param mı var ki sağlam eve çıkayım? Mezarlık korkusuna gelince, ölülerden zarar gelmez. Allah, dirilerin kötülüklerinden korusun bizi. Bu çevrenin büyükleri, çocuklarını bize karşı kışkırtıyor. Demirlerden atlayan çocuklar, mezarlara pisliyor, mezar taşlarını kırıyor, mezarlıklardaki fidanları kökünden çekiyor, kapımıza taş, kışınsa kartopu fırlatıyor. Gâvurları bekliyorsunuz, öyleyse siz de gâvursunuz, diyerek bizi de aşağılıyorlar. Hiç kimseyle görüşmüyoruz bu çevrede. Tek başımıza yaşıyoruz” diyor.

 

Oysa mezarlığın kuzeyinde ilköğretim okulu ve pek çok apartman var. Naciye Hanım’ın küçük oğlu yedi yaşında. Baran’ın oyun yeri, mezarlık; oyun arkadaşlarıysa kedi, köpek ve tavuklar…

 

Malatya Ermeni mezarlığının batısındaki boş alana kısa süre önce bekçi konutu ve son defin işlemlerinin yapılabileceği birleşimin temeli atıldı. Son ziyaretimde temelin üstünde harıl harıl çalışan emekçilerle karşılaştım. Bir köşede yaktıkları ateşte ellerini ısıtıp ısıtıp çalışan ustalar, pencerelerin üstüne çıkarmışlardı duvarları.

 

Malatya HAYDER (Malatyalı Hayırsever Ermeniler Derneği) üyelerinin girişim ve katkılarıyla Malatya Ermeni mezarlığı onarılıyor. Yeni bekçi konutu ve son defin işlemi birleşeninin en kısa sürede bitmesi amaçlanıyor. Yapı, hızla yükseliyor.

 

Malatyalı Ermeniler; “Geç bile kaldık. Bizi kucaklarında büyüten, bize geven ve sevgi gösteren atalarımızı kucaklama sırası bizde.” diyorlar.