Suriye’nin Türkiye sınırında bulunan ve nüfusunun yüzde 80’inden fazlasını Ermenilerin oluşturduğu Kesab kasabasına yönelik saldırılarda Türkiye’nin askeri desteğine ilişkin iddiaları kanıtlayan telefon konuşmaları ortaya çıktı. Niğde Ulukışla’daki Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) saldırısının dava dosyasına giren telefon konuşmalarında Kesab’ta savaşan cihatçıların verdiği koordinatlara göre Türkiye’den top atışı yapılması isteniyor.

Ahmet Şık'ın Cumhuriyet'te yer alan haberine göre, konuşmalarda koordinatları gönderen kişi, Kesab’a yönelik saldırılara katılan Bayır Bucak Türkmen Cephesi’nin komutanlarından Adil Orli. Kardeşi Ayhan Orli aracılığıyla Whatsapp uygulamasıyla koordinatlar Yayladağı Gençlik Derneği Başkanı ve AKP delegesi Mehmet Toktaş isimli kişiye bildiriliyor. Ayhan Orli, “Whatsapp’tan gönderdim sana... 7 nokta enlem boylamlarını gönderdim sana” dedikten sonra atış yapılmasın istiyor. Orli’nin, “Siz buradaki atışlar hayırlı oldu. Arkadaşlar da gerisini halettiler yani ama hâlâ 7 nokta var. Bunlara birer tane atsanız yeter” şeklindeki konuşmaları daha önce de Türkiye topraklarından Suriye’ye ateş açıldığını gösteriyor.

Toktaş ise atışlardan savaşan cihatçıların zarar görmemesi için iyi mevzilenmelerini istiyor. AKP delegesi olan Toktaş telefonu dinlenen kişiler arasında olmadığı için söz konusu koordinatları kime ilettiği konusunda dosyaya giren bir bilgi yok. İkili arasındaki konuşmalarda cephane yardımı için de “Ankara” ile görüşüleceğinden bahsediliyor.

Orli’nin eski Yayladağı Kaymakamı Turan Yılmaz’la yaptığı görüşmede de bir grup cihatçının sınırdan geçiş yapması için yardımını istediği konuşmalar da dinlemeye takıldı. Geçen yıl mart ayında Türkmen birlikleri, Nusra Cephesi ve İslami Cephe’nin ganimet anlamına gelen “Enfal” adını verdikleri ortak operasyonla önce rejim muhaliflerinin eline geçen bölgede Suriye ordu birlikleri haftalar sonra yeniden denetimi sağlamıştı.

ALEVİ VE ERMENİLERİ ÖLDÜRDÜLER

Saldırılar sırasında birçok Alevi öldürülürken Ermenilerin büyük çoğunluğu kaçarak rejimin kontrolündeki Lazkiye’ye sığınmış, kalan yaşlılar da 3 km ötede Yayladağı sınır kapısına getirilerek Türk yetkililer aracılığıyla Vakıflı köyüne yerleştirilmişti. Ermenilerin geride bıraktıkları evler ve mallar ise yağmalanmıştı.

İki gün sonra yani 23 Mart 2014’te Kesab’ı geri almak için cihatçı örgütlere yönelik operasyon yürüten Suriye savaş uçaklarından biri Türkiye’den atılan bir füzeyle “sınır ihlali” gerekçesiyle düşürülmüştü. Aralarında Hatay milletvekillerinin de bulunduğu görgü tanıkları silahlı grupların Kesab’ı ele geçirmek için Türk askerlerinin gözleri önünde 5 yerden giriş yaptıkları Türkiye topraklarını kullandığını aktarmıştı. Suriye ordusu 15 Haziran 2014’te Kesab’ı kasabası ve Türkiye ile olan sınır kapısını tekrar ele geçirdi.

Ulukışla saldırısının ardından başlatılan soruşturmada savcılık, IŞİD militanlarının Suriye’den Reyhanlı’ya geçtikten sonra para karşılığı Hatay ve ardından İstanbul’a gitmelerine yardım eden taksi şoförlerini de gözaltına aldı. Saldırı iddianamesinin sanıkları arasına da giren Mehmet Aşkar, Kamil Özban, Kamil ve Ahmet Yumuşak ile şüphelilerin sık görüştüğü kişilerin telefonları dinlemeye alındı. Teknik takibe alınanlar arasında Hatay’da faaliyet gösteren Suriye Türkmen Kitlesi isimli derneğin yöneticilerinden olan Ayhan Orli de vardı. Ayhan Orli’nin ağabeyi Adil Orli de, Özgür Suriye Ordusu ile birlikte rejim muhaliflerinin arasında bulunan Türkmen Dağı Şehitleri isimli birliğin komutanlarından.

Dernek yöneticisi kimliğiyle toplantılara katılıp basın açıklamaları yapan, savaştan kaçıp gelen mülteciler için düzenlenen yardım faaliyetleri için mülki erkânla temas halinde olan Ayhan Orli, soruşturma dosyasına giren telefon konuşmalarına göre bir yandan da silah, uyuşturucu ve insan kaçakçılığıyla uğraşıyor. Orli’nin suç iddiaları içeren konuşmalarının yanı sıra Kesab’ın yeniden Suriye ordu birliklerinin denetimine geçtiği 13 ve 14 Haziran günü yaptığı görüşmeler de kayıtlara girdi.

Haberin tamamı için Tıklayın