Kürt siyasetçi, avukat ve işadamlarını hedef alan 1993-1995 yılları arasındaki cinayetler sırasında Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olan Murat Karayalçın, itiraflarının ardından tutuklanan eski özel timci Ayhan Çarkın'ın iyi korunması gerektiğini söyledi. Karayalçın; dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in “Elimizde PKK'yı destekleyen işadamlarının listesi var” sözlerinden sonraki döneme rastlayan  cinayet zinciri konusunda Ayhan Çarkın'ın “MGK'nın bilgisi vardı” sözlerini ciddiye almadığını vurguladı, ancak itiraflarının üzerine ciddiyetle gidilmesi gerektiğini belirtti. Karayalçın, kendisini hedef alan bir suikast girişiminin de aydınlatılamadığını açıkladı.

Eski Akara Büyükyehir Belediye Başkanı, SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, ahaber'de Selin Ongun'un CHP'deki tartışmalara ve Çarkın'ın itiraf ve iddialarına ilişkin olarak yönelttiği soruları yanıtladı. Karayalçın'ın, Çarkın'ın itirafları konusunda yöneltilen sorulara verdiği yanıtlar özetle şöyle:

- Geçtiğimiz haftalarda eski özel tim mensubu Ayhan Çarkın’ın bazı itirafları oldu. 1993-1995 döneminde Kürt işadamı ve siyasetçileri hedef alan cinayetlerin bir bölümünü devlet görevlilerinin işlediğini anlattı ve MGK'nın bilgisi olduğunu öne sürdü. Başbakan Çiller'in “Elimizde PKK'yı destekleyen işadamlarının listesi var” sözlerinden sonraya rastlayan cinayetler bunlar. Siz o dönemde Başbakan Yardımcısı'ydınız, Çarkın'ın itiraf ve iddialarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

İddialar doğru değil. MGK' da öyle kararların alınması söz konusu bile değil. Gazetelerden okuduğum kadarıyla da kendisi de, doğrudan bilecek konumda değil zaten,   ‘’öyle söylenmişti’’ diyor. Ama bu kişinin yargılaması çok dikkatli yapılmalı.  Bir süre önce de emekli bir koramiral de (“1990'lı yıllarda işlenen faili meçhuller devlet politikasıydı” diyen Atilla Kıyat - T24) bazı iddialar seslendirmişti.  Ancak ifadesine başvurulduğunda, bir bilgisi olmadığını, sadece duyumunu dile getirdiğini söylemişti. O dönemde sizin de işaret ettiğiniz gibi çok fazla faili meçhul ayıbı yaşanmıştı. Bu iddiaların ve olayların ortaya çıkarılması lazım. 

-Siz MGK'ya ilişkin kısmını kesin bir dille yalanlıyor, ancak bu cinayetlerin üzerine gidilmesi gerektiğini söylüyorsunuz...

MGK'da böyle bir karar alınması düşünülebilir mi, olabilir mi böyle bir şey. Ama hiç tereddüt etmeden bu cinayetlerin üzerine gidilmesi lazım. Ben 16 yıl önce hükümetten ve dolayısıyla  MGK'dan ayrıldım. Ayrıldıktan 7-8 ay önce “Objektif” adlı programda ‘’Yeşil’’in iki yardımcısıyla yapılan bir söyleşi izledim. Bana Diyarbakır'da bir suikast hazırlığı yapılmış. Yeşil’in iki yardımcısı ellerindeki tüfeklerle caminin minaresine, şerefeye çıkmışlar. Hatta özel bir mermi bile sipariş etmişler. İnfaz olmadan bir iki saat önce telsizle olayın durdurulması istenmiş. İçişlerine de bu konuyu ilettim ama bir sonuç çıkmadı. Kim, hangi çetenin içinde yer almışsa özellikle 90’lı yıllarda hesaplaşmak için bu Ayhan Çarkın ve onun gibilerin korunmaya alınması lazım. 

-İsmet Berkan’ın yaklaşık 15 yıl önce kaleme aldığı bazı yazılar var tartışılan MGK toplantıları hakkında… Bazı evrakı gördüğünü söylüyor. Ama siz Çarkın’ın da bahsettiği bu iddiaları kesin bir dille yalanlıyorsunuz… 

Tabii yalanlıyorum. İsmet Berkan'ın iddiaları varsa, kim ne biliyorsa bunları açığa çıkarmalı. Bakın ama bu iddiaları çok önemsiyorum da, yargılama çok duyarlı bir şekilde yapılmalıdır. Bu tür iddiaları sunanlar toplum adına, Allah aşkına bunları dile getirilmelidir. Bu dönem olumlu olumsuz yönleriyle aklanmalıdır.

-Dönemin başbakan yardımcısı olarak siz neler gördünüz? 

O zamanlar MGK’nın konusu ne ise, onu gördüm. Bilmiyorum aklınızdaki MGK imajı nedir, ama MGK son derece ciddi bir platformdur.  Yani Türkiye’nin cumhurbaşkanı, başbakanı, bakanı ve askerinin olduğu bir kurumda o tür  iddialar gerçek olur mu?..

-Geçen hafta, 1994'te öldürülen Yusuf Ziya Ekinci’nin ağabeyi Tarık Ziya Ekinci bu programdaydı ve bu süreçle ilgili olarak dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i itham etti. Nihayetinde bu belgeler arşivde duruyordur MGK'da, ortaya çıkarılabilir değil mi?

MGK’da yer alan konular ayrıntılı bir biçimde kaydedilir. Belgeler devlettedir. Yargı bu konuda bir araştırma yapmak isterse, devlet sırrı yorumuna bakılmaksızın ve yasa buna uygunsa ki sanıyorum uygun, değilse bile değişiklik yapılmalıdır. AKP, eğer böyle bir engel varsa bunu kaldırmaya çalışmalıdır.

-SHP'de ''hortum skandalı'' hakkındaki bilginiz nedir, harcamaların denetimini engellemek için belgelerin ''hortumla ıslatılıp'' okunmaz hale getirildiği haberleri var. Bu durma ilişkin bilginiz nedir?

Ben o dönemde partideydim, ancak bu durumla ilgili arkadaşlarımdan aldığım bilgi, böyle bir olay yaşanmış ama bir sulama olayı söz konusu değil, su baskını olmuş. Olayla ilgili tutanaklar var. 

T24