Hrant Kasparyan / Demokrat Haber
Tuzla’da bulunan Ermeni yetimhanesi Kamp Armen hakkında verilen yıkım kararını uygulamak için önceki gün iş makinelerinin alana girmesinin ardından, binanın geri kalanının yıkılmaması için başlatılan nöbet devam ediyor. Ermeni toplumu mensupları ve nöbete destek veren yurttaşlar, binanın yeniden inşa edilerek, ayrım gözetilmeksizin ihtiyaç sahibi tüm çocukların barınabileceği bir yer haline getirilmesini talep ediyor.
Nöbete destek veren bileşenler Nor Zartonk, HDP Tuzla İlçe Teşkilatı, DSİP, Dört Ayaklı Şehir Platformu ve bağımsız bireylerden oluşan Kamp Armen Dayanışması, bugün kampta çevre temizliği yaptı.
Kamp Armen’de gün boyu süren etkinlikler kapsamında ayrıca, Galatasaray, Boğaziçi ve Sabancı üniversitelerinden gelen öğretim görevlileri sosyoloji ve tarih atölyeleri düzenledi.
Kamp Armen Dayanışması, bugün yaptığı çağrıda, Kamp Armen’de yarın düzenlenecek olan kültürel etkinlere katılımın artması için İstanbul’un farklı noktalarından kaldırılacak olan otobüslerle de ulaşım sağlanacağını duyurdu.
Dayanışma duyurusunda, yarınki etkinlikler kapsamında Ermenice atölye çalışması, kampın bahçesine fidan dikilmesi, tiyatro ve edebiyat atölyeleri, belgesel film gösterimi yapılacağını belirterek, Vomank Grubu’nun akşam saatlerinde vereceği konser ile yarınki etkinliklerin tamamlanacağını açıkladı.
Etkinliklere katılmak isteyenler için İstanbul, Kurtuluş Caddesi’ndeki Akbank önünden saat 10:30’da, Bakırköy Marina önünden saat 13:00’te, Kadıköy Haldun Taner Tiyatrosu önünden saat 14:00’te otobüsler kaldırılacak. Kent merkezlerine dönüş de aynı otobüslerle sağlanacak.
KAMP ARMEN DAYANIŞMASI’NA DESTEK ZİYARETLERİ SÜRÜYOR
Öte yandan, Çarşamba günü yıkım işlemleri başlayan Kamp Armen’de, yapılan itirazlar sonucu yıkım şu aşamada durmuş olsa da, HDP ve CHP milletvekili adaylarının nöbete destek amacıyla Kamp Armen’e yaptığı ziyaretler devam ediyor.
HDP İstanbul milletvekili adayları Garo Paylan, Murad Mıhçı, Hüda Kaya, avukat Sezin Uçar, Beste Kaplan yıkım işlemlerinin başlamasının hemen ardından bölgeye giderek Kamp Armen Dayanışması’na destek açıklamaları yaparken, HDP’nin İstanbullu Ermeni kadın milletvekili adayı Filor Uluk ise, bölgeden her gün düzenli olarak bilgi aldığını ve seçim çalışmalarına ara vererek önümüzdeki günlerde Kamp Armen’i ziyaret edeceğini açıkladı.
HDP ve CHP ilçe teşkilatlarının da desteklediği Kamp Armen Dayanışması, dün CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur’u ağırlarken, CHP’nin İstanbullu Ermeni kadın milletvekili adayı avukat Selina Doğan da Kamp Armen’e destek için bugün Tuzla’ya gitti.
Yıkım tehlikesiyle karşı karşıya bulunan Tuzla Ermeni Yetimhanesi’nin mülki sahibi olan Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı’nı dün ziyaret ettiklerini açıklayan Selina Doğan, vakfın yetkilisi Krikor Ağabaloğlu ile görüşerek Kamp Armen’e el konulması süreci hakkında bilgi aldıklarını ifade etti.
“KAMP ARMEN SADECE BİR MÜLK DEĞİL”
Demokrat Haber’e konuşan avukat Selina Doğan, Kamp Armen’e ilişkin dava dosyasının yeniden tasnif edilmeye başlandığını belirterek şunları söyledi: “Bugüne kadar pek çok ‘azınlık’ vakfına ait mülke el konulmasına hukuki kılıf teşkil eden, 1936 tarihli 2762 sayılı Kanun ve 1976 tarihli Yargıtay içtihadı, bu kez yetim Ermeni çocukların yuvası Tuzla Ermeni Yetimhanesi Kamp Armen’in yıkılması ile bir kez daha gündemde.
Burası sadece bir mülk değil, aynı zamanda acı günlerin ardından hayatta kalmanın, dayanışmanın birlikte üretmenin canlı hafızası. CHP olarak mülkiyet hakkını ve kültürel varlığı gasp eden, eşit yurttaşlık ilkesiyle hiçbir şekilde bağdaşmayan bu hukuki garabete son vermek için mücadele edeceğiz. Mülkün asıl sahibine iade edilip, yeniden her kesimden ihtiyacı olan çocuklara kazandırılması tek dileğimiz.”
VAKFA AİT TAPUSU OLMASINA RAĞMEN EL KONULMUŞTU
Tuzla Ermeni Yetimhanesi Kamp Armen’in arazisi, Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı tarafından tüm izinler alınarak satın alındı ve 1962’de kamp binası inşa edildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü 1979’da mahkemeye başvurarak, Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı’nın elindeki tapunun iptal edilmesini ve arazinin eski sahibine geri verilmesini istedi. Dört yıl süren davanın sonunda, mahkeme, kamp arazisinin vakfın elinden alınıp eski sahibine verilmesine karar verdi. Ardından, arazi çeşitli el değiştirmeler yaşadı.
