Hatay’da yakalanan IŞİD’in 5 canlı bombacısından Ümit A., Reina ve Diyarbakır saldırısının emrinin, canlı bomba eyleminde bulunacak örgüt üyelerinden oluşan ‘İstişhad Ketibesi’nce verildiğini söyledi.

Ümit A. kendisinin HDP binalarına saldırmak istediğini ancak ‘biz sana seçenek sunacağız’ yanıtı aldığını belirtti.

Habertürk gazetesinden Helin Şahin’in haberine göre, IŞİD mensubu 5 canlı bomba, ifadelerinde örgüte nasıl katıldıkları, örgütün yapısı, aldıkları silahlı eğitimle kaldıkları bölgelere ilişkin itirafta bulundu. Bu kişiler örgütten, “Türkiye’de ses getirecek kanlı eylem talimatı beklediklerini” belirtti.

2 yıl önce Kilis’ten geçerek IŞİD’e katıldığını ve örgüt içinde 1.5 yıl boyunca silahlı çatışmalara girdiğini ifade eden IŞİD’li Ümit A., Reina, Suruç, Ankara Garı ve Diyarbakır saldırılarının emrinin, canlı bomba eyleminde bulunacaklardan oluşan ‘İstişhad Ketibesi’ adlı yapının talimatıyla gerçekleştirildiğini kaydetti.

‘3 AY ÖNCE KENDİMİ PATLATMAYA KARAR VERDİM’

Ümit A., ifadesinde şunları söyledi, “Reina ve diğer eylemlerin ardından İslam Devleti’nde şenlik ve kutlamalar yapıldı. Özellikle sağlık ve psikolojik sorunları olan gönüllü fedailer bu ketibede toplanır, eyleme hazırlanırlar. 

Savaştığım bölgelerde vücuduma şarapneller girdi, sağlık sorunları yaşayınca canlı bomba olmaya ve kendimi Allah yolunda patlatmaya 3 ay önce karar verdim. Bu nedenle Liva Bedir Ketibesi Emiri Ebu Yahya beni ‘İstişhadcı Ketibe’ye yönlendirdi. Bu ketibenin yönetimi Araplara ait. 1 ay burada bulundum. Daha sonra El Turab adlı biri benimle iritibata girdi ve sahte kimlikle canlı bomba kemeri verip Türkiye’ye gitmemi söyledi. 

Türkiye’ye girdikten sonra bana eylem yapacağım yerin Rakka’dan bildirileceğini söylediler. HDP binalarına saldırmak istediğimi söyledim ancak Ebu Turab bana ‘Biz sana birkaç seçenek sunacağız, sen onlardan birine saldırırsın’ dedi.”

‘TALİMATI BEKLE DEDİLER’

Bir diğer IŞİD’li Hâkim K. da ifadesinde şunları söyledi, “Ebubekir El Bağdadi’ye bağlı İslam Şûrası vardır. Şurada kimlerin yer aldığı gizli tutulur. Şeri İslami mahkemeler ile adalet sağlanır. 

Şurta Ketibesi ve Hisbe Ketibesi de vardır. Şurta Ketibesi’nde iç güvenlik, adalet ve ceza sistemi gibi konular yönetilir. Hisbe Ketibesi’nde ahlak işleri yürütülür. Şurta Ketibesi’nin emiri Ebu Haver Şam-i bana sahte kimlik ve canlı bomba kemeri vererek Türkiye’ye geçmemi ve onlardan gelecek talimatlar için beklememi söyledi. Polis bizi yakaladığında kemeri patlatabilirdim. İslam Devleti o kemeri başkasına vermemi emrettiği için patlatmadım.”