Hakkari'nin Gever (Yüksekova) ilçesinde öldürülen demir doğrama ustası Mehmet Reşit İşbilir ve oto kaporta ustası Veysel İşbilir’in taziyesinde Evrensel'e konuşan arkadaşları, “Onları hedef seçerek katlettiler” diyor. Reşit İşbilir’in abisi İhsan İşbilir ise “Devlet iki canımızı daha aldı. Bizim yüreğimiz yanıyor ama başka yürekler yanmasın diye hep barışı haykıracağız” dedi.

Evrensel'den Umut Yeğin ve Beyar Özalp'a taziye evinde konuşan İhsan İşbilir, “Kürt halkının verdiği mücadelenin ilk gününde yitirdiklerimiz dışında bir can kaybı olmasın diye umut ettik hep. Ama sistem, despot devlet bu umutlarımızın gerçekleşmesine  izin vermedi” dedi. Kürt halkının hiçbir zaman savaş istemediğini söyleyen İşbilir, “Köylerimizi yaktılar, dilimizi yasakladılar, varlığımızı inkar ettiler. Biz kurbanlık koyun gibi boynumuzu bıçak altına uzatmadık, mücadele ettik. Bize ya teslimiyeti ya da direnişi farz kıldılar. Kürt halkı bu saatten sonra baskıyı kabul etmeyecek. Binlerce şehit verdik, şimdi iki şehit daha verdik. Ama biz hep barış isteyen taraf olduk” şeklinde konuştu.

‘ORTADOĞU’NUN DECCALİ’

Kardeşi ve yeğeninin acısının yüreklerini dağladığını söyleyen İşbilir, “2013 Newrozuyla barışın yolu açıldı. Ama AKP karanlık oyunlara başvurarak, barıştan hoşnut olmadığını gösteriyor” dedi. Başbakan Erdoğan’a seslenen İşbilir, “Bu kadar barıştan bahsediyorsun ama yeni ölümlere neden oluyorsun. Ortadoğu’nun deccali sensin” dedi. Yaşadıkları acıya rağmen, herhangi bir provokasyona gelmeyeceklerini söyleyen İşbilir, “Yüreğimiz yanmasına rağmen başka anne ve babaların da yüreği yanmasın diye biz her zaman barışı haykıracağız” dedi.

'DELİLLER YOK EDİLMEK İSTENİYOR'

Veysel İşbilir’in arkadaşı Mahkum Özmen, arkadaşının hedef gözetilerek öldürüldüğünü söylüyor. Veysel İşbilir’in geçimini sağlayabilmek için zor şartlarda çalıştığını söyleyen Özmen, “Kimse arkasından gözü yaşlı bir eş bırakmak istemez” dedi. Valilik tarafından yayınlanan görüntülerin olayın gerçekleştiği zamana ait olmadığını söyleyen Özmen, “Vurulma 15:50’de gerçekleşmiş. Ancak Valiliğin yayınladığı görüntüler 17:30’a ait” diyor. Özmen, olayın bir an önce aydınlatılmasını ve faillerin ortaya çıkarılmasını istediklerini söylüyor.

ETHEM SARISÜLÜK HATIRLATMASI

Ankara’da Gezi eylemleri sırasında polis kurşunuyla öldürülen Ethem Sarısülük’ü hatırlatan Özmen, “Tıpkı Ethem’i vuran polisi korudukları gibi şimdi de burada delilleri yok etmeye çalışıyorlar. Reşit ve Veysel farklı yerlerde vuruldu. Hastaneye getirildiklerinde üzerlerinde iş kıyafetleri vardı. Ama polis iş kıyafetlerinin görüntülenmemesi için, onlara terörist demek için hastaneyi bastı. Hastaneye gaz bombası attı” şeklinde konuştu.

'ONLAR BİRER İŞÇİYDİ'

Mehmet Reşit İşbilir’e ait demir doğrama atölyesinde çalışan Naci Ata ise “Olay günü öğlene kadar birlikte çalıştık. Öğleden sonra Reşit atölyeden ayrıldı. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. Sanayide onu sevmeyen kimse yoktu” dedi. Olayın medya tarafından çarpıtılmasına tepki gösteren Ata, “Terörist öldürüldü diyorlar. Onlar işçiydi. Reşit de, Veysel de Esnaflar Odasına kayıtlı çalışıyordu. Ustalık belgeleri vardı” dedi.

Veysel ve Reşit’in iş yeri komşusu Sami Taş olay günü Reşit’in atölyesine gelen malzemeleri birlikte taşıdıklarını anlatıyor. “25 yıldır arkadaşız. Her sabah gelip ‘çayın var mı’ diye sorardı. Şimdi arkadaşlarımız için ‘terörist öldürdük’ diyorlar. Onlar ailelerini geçindirmeye çalışan işçilerdi. Arkadaşlarımızı aileleri politik olduğu için hedef gözeterek öldürdüler. İki yıl önce de Reşit panzerle ezilmekten son anda kurtulmuştu” dedi.