Avukatlar, İmralı Cezaevi'nden Silivri'ye sürülen tutuklularla görüştü. Avukatlar, tutukluların İmralı'dan 'adeta kaçırıldıklarını' söylediğini aktarırken, bu uygulamaların hedefinde Öcalan olduğunu belirttiler.

Avukatlar, Silivri'de işkenceye varacak düzeyde uygulamalara maruz kalan müvekkillerinin mutlak tecrit koşullarında tutulduğunu bildirdi.

Asrın Hukuk Bürosu avukatları, Abdullah Öcalan ile kaldıkları İmralı Cezaevi'nden gönderilen, müvekkilleri Nasrullah Kuran ve Çetin Arkaş’ı Silivri Cezaevi'nde bugün ziyaret etti.

'ADADAN ADETA KAÇIRILMIŞLAR!'


Avukatlar tarafından konuya ilişkin yapılan açıklama şöyle:

"Her şeyden önce belirtmek isteriz ki, iki müvekkilimizle de tüm itirazlarımıza rağmen ayrı ayrı on beşer dakika görüşmemize izin verilmiş olup, görüşmemiz aynı İmralı'da olduğu gibi bir memur gözetiminde gerçekleşmiştir. Bu arada iki müvekkille görüşme yapmak isteyen diğer bir grup meslektaşımızın görüşme başvurusu da 'Bakanlık kararıyla haftada bir gün bir kez görüşülebilir' gerekçesiyle engellenmiştir.

Ada'dan sevk edilme biçimlerini de aktaran müvekkillerimiz, kendi deyimleriyle 'adeta kaçırılırcasına' çıkarılmışlardır. 26 Aralık 2015 tarihinde akşam saat 18.30 sularında 'gidiyorsunuz' denilerek apar topar İmralı hapishanesinden çıkarılmış ve yanlarına hiçbir zorunlu eşya alınmasına bile müsaade edilmemiştir. Götürüldükleri Silivri hapishanesinde çıplak arama ve işkenceye varacak düzeyde uygulamalara maruz kalan müvekkillerimiz şu an itibariyle mutlak tecrit koşullarında tutulmaktadırlar. Yine müvekkillerimizin Silivri hapishanesine getirilmelerinden hemen sonra ilk birkaç gün içerisinde cezaevi idaresince 'örgütsel bilgi ve talimat verme ihtimallerine binaen' aile görüşü ve telefon hakkına üç aylık yasak getirilmiştir.

'ÖZEL SAVAŞ HABERLERİNE İTİBAR EDİLMEMELİ'


Bu koşullarda bile kimi 'aklıevveller', müvekkillerimizin İmralı'dan gönderilmelerinin 'ziyaretçileri aracılığıyla örgütsel aktarım yapmalarından' kaynaklı olduğundan dem vurmaktadır.

Sabır taşını çatlatan bu özel savaş haberlerine bir kez daha değerli kamuoyunun itibar etmemesini rica ediyoruz. Söz konusu müvekkiller Nasrullah Kuran ve Çetin Arkaş, İmralı Adası'na gönderildikleri günden (15 Mart 2015) bugüne aile, avukat ve kanunen hakları olan ziyaretçi görüşlerinin hiçbirinden faydalanamamışlardır. Böylesine kendilerini ifade etme olanaklarından yoksun kişiler hakkında bile gazetecilik adına yapılan açıklamalar ibretliktir.

'DUYARLILIĞA DAVET EDİYORUZ'

İmralı'dan Silivri'ye seyreden tecrit uygulamaları göstermektedir ki, Nasrullah Kuran ve Çetin Arkaş adlı müvekkillerimiz İmralı tecridine alınmışlardır. İmralı'dan hukuksuz bir şekilde gönderilen müvekkillerimiz İmralı'dan geldikleri için tekrardan İmralı benzeri bir tecride alınmışlardır. Hedefinde Sayın Öcalan'ın olduğu bu uygulamalara karşı tüm meslektaşlarımızı ve kamuoyunu duyarlılığa davet ediyoruz." (Kaynak: ANF – Fırat haber Ajansı)