Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Vakıflar Federasyonu ve Alevi Dernekleri Federasyonu'nun ortaklaşa düzenlediği Alevi Birlik Dayanışma Toplantısı İstanbul Maltepe'de bulunan Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde yapıldı.

Toplantıda Alevilerin temel sorunları başta olmak üzere, zorunlu din dersleri, cemevlerinin statüsü gibi konular ele alındı. Ayrıca, hükümetin kendi oluşturduğu Alevi dernekleri ile muhatap olarak Alevilerin gerçek sorunlarını gözardı ettiğine dikkat çekildi. Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Rıza Eroğlu ise iktidarın ayrıştırarak, bölerek oy devşirmeye çalıştığına dikkat çekti.

Toplantıda Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Fevzi Gümüş, Alevi Vakıflar Federasyonu Genel Başkanı Remzi Akbulut ve Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başanı Rıza Eroğlu'nun da katılımıyla Maltepe'deki Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde düzenlenen toplantı saygı duruşu ile başladı. Yapılan duanın ardından Genel Başkanların söz aldığı toplantıda akademisyenler de sunumlar yaptı.

"ALEVİLER İÇİN LAİKLİK, HERKES İÇİN İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ DEMEKTİR"

Toplantıda ilk olarak söz alan Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Fevzi Gümüş, Alevi toplumunun özlemini çektiği bir ilki gerçekleştirdiklerini belirterek, "Toplumumuzun bir arada hareket etme isteğine uygun olarak ülkemizde kurulu bulunan 3 büyük Alevi Federasyonu olarak ortak bir tanışma toplantısı gerçekleştiriyoruz. Bugünün iktidarı kendi köhnemişliğinin üzerini örtmek için laikliği modası geçmiş bir kavram olarak görmek istese de Aleviler için laiklik herkes için inanç özgürlüğü, herkes için ibadet özgürlüğü demektir" dedi.

"AYRICALIK İSTEMİYORUZ, AYRIMCILIĞIN SON BULMASINI İSTİYORUZ"

Devletin Sunni İslam anlayışına göre yönetilmekte olduğunu ifade eden Gümüş, "AKP iktidarı laiklik ilkesini reddederek kamusal ve toplumsal hayatımızı Sünni inancına göre şekillendirmek istemektedir. Ne yazık ki Türkiye'de tanımladığımız anlamda laik bir devlet yapısı yoktur. Kamusal olanaklar Diyanet İşleri Başkanlığı eliyle bir mezhep için seferber edilmektedir. Başta Aleviler olmak üzere resmi mezhep dışında kalan tüm inanç çerçeveleri devletin bu anti laik yapılanması yani Diyanet İşleri Başkanlığı'nın varlığı nedeniyle çok ağır bir biçimde haksız, hukuksuz, ayrımcı uygulamalara maruz kalmaktadır. Ayrıcalık istemiyoruz tam tersi ayrımcılığın son bulmasını istiyoruz. Adeta Aleviler ötekileştirilmişlerdir" diye konuştu.

TALEPLER SIRALANDI

Temel taleplerinin net olduğunu kaydeden Gümüş, "Hükümet ısrarla Cemevlerinin ibadethane statüsünü reddetmiş, Alevi kökenli tek bir Vali yada emniyet müdürünün görev almasına engel olmuş, din dersi işkencesini katlayarak sürdürmüş, dönemin Başbakanı meydanlarda bir parti başkanını, bir Gezi direnişçisini Alevi kimliğinden dolayı yuhalatmaktan geri durmamıştır. Aleviler eşit yurttaşlık hakkı istemektedirler. Cemevlerinin ibadethane statüsüne kavuşmasını istemektedirler. AİHM kararı doğrultusunda zorunlu din dersleri uygulamasına son verilmesini istemektedirler. Alevi köylerine maddi ve manevi cebirle camii yapılması uygulamasının durdurulmasını, dahası buraya atanan imamların geri çekilmesini istemektedirler" şeklinde konuştu.

"YASAL HAKLARIMIZDAN YOKSUN BIRAKILIYORUZ"

Alevi Vakıflar Federasyonu Genel Başkanı Remzi Akbulut ise Alevi toplumunun inançlarının yok sayıldığını belirterek, "Yasal haklarımızdan yoksun bırakılıyoruz. 2010 ve 2014'te Cem Vakfı tarafından açılan ve kazanılan zorunlu din dersleriyle ilgili AİHM kararları uygulanmıyor. İnsanlar fişleniyor, Alevi evleri işaretleniyor" dedi.

 "ALEVİLERİN BİRLİĞİNDEN RAHATSIZ OLANLARDAN BİR TANESİ İKTİDAR"

Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başanı Rıza Eroğlu zorunlu din dersi konusuna değinerek, "Zorunlu din dersleri yerinde zorla din dersi geldi. Zorunlu din dersi kaldırılsın dediğimiz halde zorlamayla zorunlu din dersi getirildi. Bunun için Aleviler bir araya geldi, bu birliğe ihtiyaç var. Aleviler bir olursa bu ülkedeki demokrasiye de katkı sunacak. İnanıyorum ki barış sürecine de katkı sunacak ve toplumun diğer kesimlerinin örgütlenmesinin de önünü açacak. Alevilerin birliğinden, bütünlüğünden rahatsız olanlardan bir tanesi de iktidar" diye konuştu.

Dersim için özür dileme mevzuuna da giren Eroğlu, bunu samimiyetsiz bulduğunu kaydetti. Eroğlu, şöyle konuştu: "Şimdi iktidara bakıyorsunuz, Dersim dedi, ben devletin devamını bilirim dedi. Dersim için özür diliyorum dedi, ama Maraş'ta anma etkinliğine izin vermedi. Mezarları ziyaret etmemize bile karşı durdu. Bize psikolojik baskı uyuladılar, zulmettiler. İktidar Alevileri oyalayarak oy devşirmeye çalışıyor. Hukuk çok önemli. Hangi vatandaş ben mahkemeye düşersem, ülke artık bir polis devletine dönüştü. Hukuk yok, güvenlik yok. İnsanlar çıkıp meydanlarda demokratik hakkını talep ediyor, ya vurularak öldürülüyor ya da içeri alınıyor. 14 yaşındaki çocuk bana küfretti diye içeri alındı. Böyle bir hukuk var mı? Bunun için Alevilerin birliğine ihtiyaç var."

Alevi dedeleri ve vatandaşların da katıldığı toplantının sonunda, Alevilerin sorunları konusunda neler yapılması gerektiğine dair sonuç bildirgesi yayınlanacağı belirtildi.