İHD ve TİHV dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin, “ağır insan hakları ihlalleri soruşturulmazken, HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılacak olması otoriter yönetimin otokrasiye gitme isteğini ifade ediyor” dedi.

“Halkın oylarıyla seçilmiş insanların, meclis çoğunluğunca benimsenmeyen siyasi düşünceleri nedeniyle dokunulmazlıklarının kaldırılmasının, soruşturma ve kovuşturmaya maruz bırakılmalarının çoğulcu demokrasi ilkeleri bakımından kabul edilemez.”

Bianet’in haberine göre, İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) milletvekili dokunulmazlığıyla ilgili ortak basın açıklaması yaptı.

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) grubunun imzası ile Meclis’e sunulan teklifte bir defalığına mahsus olmak üzere milletvekilliği dokunulmazlıklarının kaldırılması isteniyor.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) desteğini teklife açıkladı, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu teklifin Anayasa’ya aykırı olduğunu ileri sürmesine rağmen destekleyeceğini belirtti.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) ise teklife karşı çıktığını, dokunulmazlıklar kaldırılacak ise başta Cumhurbaşkanı olmak üzere tüm dokunulmazlıkların kaldırılmasından yana olduğunu açıkladı.

‘TEKLİF HDP’Lİ VEKİLLERE ÖZEL’

İHD ve TİHV’in açıklamasında da “teklifin Anayasaya aykırı olduğu” ifade edildi.

Açıklamada ayrıca, “dokunulmazlıkların kaldırılması ile ilgili teklifin gerekçelerinin siyasi olduğu ve HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığı üzerine odaklandığı” belirtildi.

Hak örgütlerinin açıklaması özetle şöyle:

“Anayasanın 88.maddesinde TBMM çalışmalarının iç tüzük ile düzenlenebileceği belirtilir. Dolayısıyla halen Meclis Karma Komisyonunda bulunan dokunulmazlık dosyalarının meclis iç tüzüğüne göre ele alınıp sonuçlandırılmadan geçici bir Anayasa maddesi ile işlemden kaldırılması Anayasal sorun yaratır.

“Anayasanın 83. Maddesinde dokunulmazlıklar ile ilgili olarak siyasi parti gruplarının grup kararı alamayacağı ve görüşme yapamayacağı belirtiliyor. Buna rağmen, grubun tamamı ile kanun teklifi verilmesi, partilerin kapalı grup toplantıları yapması ve parti başkanlarının grup adına milletvekillerini baskı altına alacak açıklamalarda bulunmaları ciddi Anayasa ihlalidir.”

1994’Ü HATIRLATTILAR

Ortak açıklamada, 2 Mart 1994’te Demokrasi Partisi’nden (DEP) milletvekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılıp gözaltına alınmaları ve tutuklanmaları süreci hatırlatıldı:

“Bu, Türkiye demokrasi tarihinin önemli kırılma ve travma yaratan noktalarından biri.

“Dokunulmazlığı kaldırılan milletvekillerinin bu olay ile ilgili AİHM’e yaptıkları başvuruda ihlal kararı verildi.

“Kürt sorununda silahlı çatışmaların yaşandığı bir dönemde siyasetçilerin dokunulmazlığının kaldırılması, çatışmayı derinleştirmekten ve çözümsüz bırakmaktan başka bir işe yaramaz.

“Türkiye’de cezasızlık olgusu devam ederken, suça karışmış kamu görevlileri yargı önüne çıkarılmazken ve özellikle sokağa çıkma yasakları boyunca işlenen ağır insan hakları ve insancıl hukuk ihlalleri etkili bir şekilde soruşturulup kovuşturulmazken, Cumhurbaşkanı talimatı ile HDP’li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılacak olması otoriter yönetimin otokrasiye gitme isteğini ifade etmektedir.

“Türkiye’nin HDP milletvekillerine yönelik ayırımcı tutum içerisine girmemesini ve yeniden bir barış sürecinin inşa edilebilmesi için dokunulmazlıklar konusuna girmemesi gerektiğini kamuoyu önünde ifade ediyoruz.”