Gazeteci Hrant Dink katledilişinin 11’nci yılında Londra’da anıldı.

PEN İngiltere Merkezi, Artıcle 19 düşünce kuruluşu ve Ermeni Enstitüsü işbirliğiyle bir anma etkinliği düzenledi. Londra’daki Free Word isimli düşünce kuruluşunda düzenlenen etkinlikte Amerikalı gazeteci Maureen Freely, Article 19’dan Katie Morris, PEN İngiltere Merkezi’nden Antonia Byatt ve Ermeni Enstitüsü’nden Nouritza Matossian birer konuşma yaparken, yorumcu Suna Alan da anmada Kürtçe ve Ermenice şarkılar söyledi.
 
İngiltere Ermeni Enstitüsü adına açılışı yapan Nouritza Matossian, Hrant Dink ile ilk kez Ararat filminin Cannes Film Premieri'nde bir araya geldiklerini söyledi. Matossian, ''Beni İstanbul'a davet etti ve AGOS'ta röportaj yaptı. Bu görüşmede, onun geniş kapsamlı zekası ve kaygı ve inançlarımızın benzerliği ile sarsıldım. Kameramı ona çevirdim ve kendi kayıtlarım için bir dostluk ve Ermenice konuştuğumuz uzun bir sohbetin başlangıcını çektim. Sonrasında Hrant'a karşı suçlamalar ve tehditler arttı. İngiliz PEN onu yılın yazarı seçti. Hrant ilk kez Londra'ya geldi ve birlikte bir belgesel yapmaya başladık. O öldükten sonra, yaptığım çekimlerle Hrant'ın portresini yapmaya karar verdim. Martin Luther King'imiz idi. King, kişi yaşamını adayacağı bir şey keşfetmemiş ise, yaşamının bir anlamı yoktur derdi '' dedi.
 
Ardından PEN İngiltere Merkezi adına söz alan Antonia Byatt, PEN olarak Hrant Dink'i yaşamı sürecinde kampanya kendisine yönelik tehditler döneminde her zaman desteklediklerini ve cinayeti ardından da onun savunduğu değerleri desteklemeye devam ettiklerini söyledi.
 
İngiltere Warwick Üniversitesi öğretim üyesi, yazar ve çevirmen Maureen Freely ise konuşmasında Hrant Dink ile biraraya geldiği zamanlara ait çeşitli anekdotlar ile yaptığı görüşmelerin detaylarından bahsetti.

Freely, PEN İngiltere örgütü üyesi olarak kendisini Hrant Dink'in yargılandığı davalarda onun davalarını takip eden uluslararası heyetlerin üyesi olarak bulduğunu da ifade etti. Hrant Dink ile en son öldürüldüğü 2007 yılından kısa bir süre önce görüştüğünü söyleyen Freely, Hrant Dink’in özellikle Türkiyeli aydın ve yazarlarının başta Ermeni meselesi olmak üzere Türkiye'deki önemli sorunlara yaklaşımlarındaki ürkek ve çekinceli yaklaşımları üzerine yaptığı sohbetlere ilişkin de çeşitli örnekler verdi. Bir çevirmenin kaçınılmaz olarak karşılaştığı durumlardan birinin çevirdiği eserde anlatılanların bir parçası haline gelmek olduğunu ifade eden Freely, özellikle Tuba Çandar tarafından yazılan Hrant Dink biyografisini çevirirken önceden tanıdığı Hrant Dink'i daha başka açılardan da tanıma imkanı bulduğunu, Hrant Dink'in yardımları sayesinde Ermeni kimliğini keşfeden Fethiye Çetin'in Babaanne ve Torunlar kitaplarını da çevirirken, yine onun bıraktığı mirasın izlerini gördüğünü ifade etti.
 
Freely’nin konuşması ardından ''İki Ulusun Kalbi, Hrant Dink'' ismi ile belgeselleştirilen, Nouritza Matossian’ın Hrant Dink ile İstanbul’da kendi kişisel kayıtları için Ermenice yaptığı kaydın gösterimi yapıldı.
 
Kürt şarkıcı Suna Alan'ın ilk kez Rakel Dink'ten Kürtçe olarak dinlediğini söylediği Ezê Herim Welatê Xwe (Vatanıma Gideceğim) isimli ezgiyi seslendirmesi ardından, salonda duygusal anlar yaşandı. Yine Nare isimli bir Ermeni halk ezgisini seslendiren sanatçıya Baha Yetkin ud ile eşlik etti. Anma etkinliği Article 19’dan Katie Morris’in kapanış konuşması ile sona erdi.

Kaynak: Demokrat Haber