Hrant Dink cinayeti davasının 6. duruşmasında, mahkeme heyeti bir yıldır kamera görüntülerinde cinayet günü Ogün Samast’ı takip ettiği belirtilen kişinin tutuksuz sanık Osman Hayal olup olmadığını tespit edemeyen TÜBİTAK’tan yeniden raporu istenmesine karar verdi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayeti davasının altıncı duruşma5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Duruşmaya sanıkların hiçbiri katılmazken, sanık avukatları Fatma Aygören ve Erdoğan Soruklu katıldı.

Dink ailesi avukatlarından ise Sebu Aslangil, Bahri Belen, Hakan Bakırcıoğlu, Tangül Özer, Emel Ataktürk Sevimli, Esra Salmanlı duruşmaya katıldı.

Duruşmada söz alan Dink ailesinin avukatı Bahri Bayram Belen, mahkemenin kovuşturmanın genişletilmesi taleplerini mahkemenin yeniden değerlendirmesini talep etti.

“Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin vermiş olduğu karardan bu olayla ilgili tüm davaların birleştirilerek görülmesi gerektiği belirtilmiştir. Trabzon Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan davanın, bu dava ile birleştirilmesi gerekir. Yine halen soruşturması devam eden dosyanın (Hrant Dink suikastına ilişkin “Kmu görevlilerinin ihmali” olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma) davası açıldığında bu dosya ile birleştirilmesini talep ediyoruz.”

Dink ailesinin avukatı Hakan Bakırcıoğlu ise, “Hrant Dink suikastına ilişkin “Kamu görevlilerinin ihmali” olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturmada Erhan Tuncel, Ogün Samast ve Yasin Hayal yeniden ifade vermişlerdir. Bu ifadeler dosyanızdaki ifadelerden farklıdır. Bu nedenle o ifadelerin dosyanıza getirilmesini istiyoruz” dedi.

Tutuksuz sanık Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu da, müvekkilinin dava boyunca Dink ailesinden sonra en çok mağdur olan taraf olduğunu iddia etti. Soruklu da kovuşturmanın genişletilmesini ve Trabzon’daki davanın birleştirilmesini ayrıca görüntülerde değişik hareketlerde bulunan kişilerin bulunduğunu bu kişilerin kimler olduğunun tespit edilmesini istediklerini söyledi.

İFADELERİ İSTEDİ

Beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, ‘Bilirkişi’ Zabıt Katibi Murat Güngördü’nün yeşil renkli daireler içine almış olduğu 5 kare fotoğraf karesinde deri mont ve kot pantolonlu kişinin Osman Hayal olup olmadığının belirlenmesini TÜBİTAK’tan istedi.
Erhan Tuncel’in yurt dışına çıkış yasağının kaldırılması talebini reddeden mahkeme heyeti, “Hrant Dink suikastına ilişkin “Kamu görevlilerinin ihmali” olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturmada Erhan Tuncel, Ogün Samast ve Yasin Hayal’in verdiği ifadelerin bir örneğinin mahkemelerine gönderilmesine karar verdi.

Duruşma 22 Aralık tarihine ertelendi.

İLK RAPOR HATALI

Mahkeme, 30 Ekim 2014 tarihli ara kararında olay öncesinde Ogün Samast’ın arkasından geldiği iddia edilen kişinin sanık Osman Hayal olup olmadığının tespiti için Hayal’in kartpostal ebadındaki fotoğraflarının çekilip, güvenlik kamerası görüntüleriyle birlikte TÜBİTAK’a gönderilmesine karar vermişti.

Ancak TÜBİTAK, 14 Temmuz’da mahkemeye söz konusu görüntülerdeki çok fazla sayıda şahsın yer aldığını, bu nedenle hangi şahsın kastedildiğinin net bir şekilde belirtilmemiş olduğu yönünde bir yazı gönderdi.

Görüntülerin incelenmesi için TÜBİTAK’tan bilirkişi verilmedi. Bunun üzerine mahkemeni, Zabıt Katibi Murat Güngördü’yü bilirkişi olarak atadığı ortaya çıktı. Güngördü, 24 Ağustos 2015 tarihli ilk raporunda, yanlış kişiyi inceledi. Bunun üzerine 1 Eylül 2015 tarihinde ek bir rapor daha hazırladı.

Güngördü’nün hazırladığı ek raporun sonuç kısmında “Sanık Ogün Samast’ı takip ettiği iddia edilen deri mont ve kot pantolonlu şahsa ait görüntüler resim 3-4-5-6-7’de yeşil renkli daireler içerisine alınmıştır” denildi.

‘GERÇEK SANIKLARIN TÜMÜ YARGILANSIN’

Hrant’ın Arkadaşları da duruşma öncesinde Adliye önündeydi.
Adliye önünde açıklama yapan Hrant’ın Arkadaşları “Gerçek sanıkların ‘kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi” suçundan yargılanması taleplerini dile getirdi.

Baran Seyhan’ın okuduğu açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“Gerçek sanıkların yargılanması talebimizi söylemekten bizim dilimizde tüy bitti. Üstelik buna işaret eden yalnızca biz de değiliz. Bizatihi devletin organı Devlet Denetleme Kurulu raporu kimlerin yargılanması gerektiğini açıkça belirtiyor. Hukukçuların ittifak ettiği gibi, Ceza Kanunu’nun 83. Maddesi uyarınca ‘kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’ suçundan yargılanması gereken devlet görevlilerini koruyorlar.

“Kimin elinin kimin cebinde olduğu belli olmayan ilişkiler ağının muktedirleri, foyalarının dökülmesinden korkuyorlar. Yapanın yanına kar kaldığı, faizinin de terfi ile tahsil edildiği Hrant Dink cinayetini işleyen, işleten zihniyet öylece yerli yerinde duruyor.

“Bugün her cenahtaki savaş çığırtkanları ülkeyi yangın yerine çevirme çabalarında, işte tam da bu durumdan cesaret alıyor olamazlar mı?
“Bizler, öküzüne rahmet okunmuş büyük ortaklıktan arda kalan birkaç kişinin değil, gerçek sanıkların tümünün TCK 83. Maddesinden yargılanması gerektiğini söyledik, söylüyoruz.

“Talebimiz aynı. Talebimiz herkes için. Hrant için. Adalet için.”