Metin Lokumcu'nun biber gazı ve aşırı heyecana bağlı kalp krizinden öldüğü açıklandı. Artvin Valisi Mustafa Yemlihalıoğlu, İl Emniyet Müdürü Muhsin Armağan'ın başlatılan soruşturma kapsamında merkeze alındığını, yerine Hüsrev Salmaner'in atandığını açıkladı.

Hopa'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mitingi öncesi çıkan olayların etkisi devam ediyor. Olayda hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu'nun ölüm rapor açıklanırken Artvin Emniyet Müdürü Muhsin Armağan merkeze alındı.  Artvin Valisi Mustafa Yemlihalıoğlu, İl Emniyet Müdürü Muhsin Armağan'ın başlatılan soruşturma kapsamında merkeze alındığını, yerine Hüsrev Salmaner'in atandığını açıkladı.

Başbakan Erdoğan'ın içinde bulunduğu seçim otobüsünün taşlanması sırasında başına taş isabet ederek arka kapıdan düşen koruma polisi 36 yaşındaki polis memuru Servet Erkan da ağır yaralandı.

Emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun cenazesi dün gece geç saatlerde Trabzon Adli Tıp Grup Başkanlığı’na getirildi. Sabah saatlerinde savcının gelmesiyle Metin Lokumcu’ya otopsi yapıldı ve cenazesi yakınlarına teslim edildi. Lokumcu’nun cenazesi daha sonra Hopa Belediyesi’ne ait bir cenaze aracıyla Hopa’nın Kemalpaşa Beldesi’ne gönderildi.


ÖLÜMDE BİBER GAZI TETİKLEMESİ

Astım bronşit hastası olan Metin Lokumcu’nun ilk belirlemelere göre biber gazının bu hastalığı tetiklemesi ve aşırı heyecana bağlı olarak kalp krizi geçirerek öldüğü belirlendi.

Kesin otopsi raporunun çıkmasının bir ay kadar sürebileceği ifade edilirken, Metin Lokumcu’nun vücudunda kalp krizini tetikleyebilecek herhangi bir yara ve çürük izine rastlanmadığı vurgulandı.


TAŞ: ÜNİFORMALI DEVLET TERÖRÜ
Metin Lokumcu’nun cenazesini almak için Trabzon Adli Tıp Grup Başkanlığı’na gelen Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Alper Taş ise Hopa’daki olayları değerlendirdi. Olayları, Hopa'da miting öncesi Başbakanlık korumalarının asılan pankartları indirmesinin tetiklediğini ileri süren Alper Taş, şunları söyledi: "Başbakan’ın mitingi öncesi insanlar Doğu Karadeniz’in yaşadığı sorunları, özellikle HES’ler nedeniyle yaşanan doğa katliamı ve çay üreticilerinin sorunlarını dile getirmek amacıyla miting alanının yakınlarında toplanıyor. Değişik binalara da bu konuya ilişkin pankartlarını asıyorlar. ‘Su hayattır satılamaz’, ‘Karadeniz’in asi çocukları Çaykur’u özelleştirtmeyecek’ gibi pankartlar asıyorlar. Burada sorun Başbakanlık korumaları ve polislerin pankartların indirilmesi yönündeki talepleriyle başlıyor. Oradaki insanların bunu demokratik bir hak olarak gördükleri için indirilmesine karşı çıkıyorlar. Bunun üzerine orada toplanan bütün insanların dağıtılmasına dönük saldırı gerçekleştiriliyor. Polis tarafından tazyikli su ve gaz bombaları atılıyor. O sırada arkadaşımız da görgü tanıklarının söylediğine göre darp ve gazdan etkileniyor ve kaybediyoruz.”

Başbakan Erdoğan'ın Hopa'dan Trabzon'a geçtikten sonra mitingte "Eşkıya Hopa’ya inmiş” sözlerine tepki gösteren Alper Taş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başbakan dün Trabzon’da, ‘Eşkıya Hopa’ya inmiş’ gibi laflar söylüyor ama orada eşkıyanın kim olduğu açıkça belli. Hopa halkı değil ki eşkıya. Üniformalı bir devlet terörü var orada. Bunu görmek lazım. Sonuçta insanlar başbakanın mitingine fiili bir saldırı mı gerçekleştirdi? Demokratik taleplerini ifade etmek için orada bulunuyorlardı. Mitingi sabote etme gibi bir eğilim içinde olmadı insanlar.”

Alper Taş, hayatını kaybeden Metin Lokumcu’nun ülke sorunlarına duyarlı bir parti dostları olduğunu ifade ederek, “Bugün arkadaşımızı defnedeceğiz. Bundan sonra hukuki süreç başlayacak. Gerekli yasal işlemleri yapacağız. Arkadaşımızın katilinin bulunması ve yargılanması gerekiyor” dedi.

Hopa’da birçok kişinin gözaltına alınmasını da eleştiren Alper Taş, "Bugün cenaze kaldırılacak, siz gidip insanları gözaltına alıyorsunuz, gerilimi tekrar tırmandırıyorsunuz. İnsanların acısını paylaşmasına olanak vermek ve cenazenin defnedilmesini sağlamaktı yapılması gereken. Bu acıya karşı insanların akrabaları, dostları gözaltına alınıyor. Bugün cenazemizi kaldıralım ondan sonra hukuki anlamda ne hesaplaşma gerçekleşecekse biz de bunun bir parçası olacağız zaten” diye konuştu.


TRABZON’DA GÖSTERİ YAPILDI

Bu arada Metin Lokumcu’nun hayatını kaybetmesini protesto etmek için Trabzon’da gösteri yapıldı. PTT binası önünde toplanan KESK, CHP, ÖDP, Halkevi, TKP ve EMEP’e bağlı yaklaşık 50 kişi basın açıklaması yaparak ve sloganlar atarak AK Parti’ye tepki gösterdi.

Gösteriye destek verenler adına basın açıklamasını okuyan Muhammet Ekinci, Metin Lokumcu’nun hayatını bu ülkenin çocuklarının eğitimine adamış bir eğitim emekçisi olduğunu belirterek, “Sayın Başbakan Hopa’ya eşkıyalar indiğini söyledi. Buradan haykırıyoruz. Bu ülkeyi, bu ülkenin doğasını, vadisini, deresini sevmekse eşkıyalık evet biz eşkıyayız. Suyumuza, emeğimize, özgürlüğümüze sahip çıkacağız. AKP ve politikalarına teslim olmayacağız” dedi.

Grup daha sonra sloganlar atarak olaysız bir şekilde dağıldı.  Trabzon Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopside,  bronşit ve astım hastası olan Metin Lokumcu'nun biber gazından etkilendiği de ortaya çıktı. Hem gazın etkisi hem de aşırı heyacan nedeniyle kalp krizi geçiren Lokumcu, kaldırıldığı Hopa Devlet Hastanesi'nde kurtarılamadı.

GÖZALTI FURYASI
Başbakanı protesto eden Hopalılarla polis arasında çıkan arbedede 54 yaşındaki emekli öğretmen Metin Lokumcu atılan gaz bombaları ve polisin göğüs bölgesini darp etmesi sonucu kalp krizi geçirerek hayatını kaybederken, hem protestoculardan hem de polisten çok sayıda yaralanan olmuştu.

Hopa'da yaşananların ardından gerginlik yatışmış değil. Dün gece sabaha kadar polisin operasyon düzenlediğini söyleyen Hopa eski Belediye Başkanı Yılmaz Topaloğlu, "Dün Hopa'da yaşanan olayların ardından gece sabaha kadar evlere operasyon düzenlendi ve 50-60 kişi gözaltına alındı" dedi.

YARALI POLİSİN DURUMU İYİ
Rize Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hasan Türüt, Hopa'da, Başbakan Erdoğan'ın konvoyuna yapılan taşlı saldırı sırasında yaralanan polis memuru Servet Erkan'ın tedavisinin sürdüğünü belirtti. Türüt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Başbakanlık Koruma Müdürlüğüne mensup polis memuru Servet Erkan'ın travma tanısıyla solunum cihazına bağlı olarak hastanelerine getirildiğini anımsattı.

Beyinde ödem ve kanama, beyin zarının altında da sorun tespit ettikleri Erkan'ı acil ameliyata aldıklarını anlatan Türüt, ''Başarılı geçen ameliyatın ardından hastayı yoğun bakım ünitesine aldık. Hayati fonksiyonları normal, şu an için bir sorun yok. Hastayı uyutuyoruz. Bugün tekrar tomografi çekip kanamanın devam edip etmediğine bakacağız'' diye konuştu.


ERDOĞAN'DAN SERT İFADELER

Hopa'daki olaylar ile ilgili de konuşan Erdoğan, "Hopa'da bir gün önceden CHP yanlıları, illegal, legal bütün örgütler orada kendilerine göre bize pres yapma, bizi adeta Hopa'ya sokmama gibi bir gayretin içine girdiler. Bu ülke 74 milyon. Eğer düşünce özgürlüğüne inanıyorsan düşünceden korkma. Ama bunlarda düşünce yok. bunlar eli sopalı şehir eşkıyası. Emniyat teşkilatımıza bütün tedbirleri alacaksınız ve biz geleceğiz dedik. Geldik ki meydanda 10 bin kişiden fazla vatandaşımız orada. Ama bunlar sabahtan bu yana sokakta güvenlik güçlerimize taşlarla mücadele içinde. Dönüş esnasında taş atıyorlar, güvenlik gerekli müdahaleyi, yapıyor.

Bir bölümde 150 kişilik bir grup taş atmaya başladılar otobüsümüz ciddi isabetler aldı. Bir koruma polsimiz aldığı isabetle otobüsten düşerek maalesef şu anda yoğun bakımda. Beyin ameliyatı geçirdi. 72 saat uyutulması gerekiyor. Tabi bu arada bir tanesi de kalp krizi geçirerek, kimliğini bilmiyorum, üzerinde durma gereğini duymuyorum kalp krizi sonucu ölmüş" şeklinde konuştu .


"BEN ONUN KADAR EDEPSİZ, ALÇAK, AHLAKSIZ DEĞİLİM"

Erdoğan, "Orada bir pankart var CHP ’nin. Pankart şu CHP ’nin hemen yanındaki pankart: “Tek yol sokak, tek yol devrim, altında Halkevleri. Bununla ne demek istendiği zaten ortada. Biz bunlara sadece sandıkta gereken cevabı vereceğimizi söyledik. Fakat enteresan olan şu CHP Genel Başkanı şu açıklamayı yapıyor, ölen kişinin evini ziyaret edecekmiş. Şahsımla ilgili de rüzgar eken fırtına biçer diyor. Böyle bir genel başkan olur mu? Neyin rüzgarını ektik ki fırtına biçeceğiz. Yani birileri sana aynısını yaptığında ben de sana mı bunu söyleyeceğim. Ama ben onun kadar edepsiz, alçak, ahlaksız değilim" ifadesini kullandı.

GAZETEPORT