Taksim’de “Hepiniz Ermenisiniz, hepiniz piçsiniz” pankartlarının açıldığı Hocalı mitingini kendilerine ‘Genç Atsızlar’ diyen ve Facebook üzerinden organize olan bir milliyetçi grubun sabote ettiği ortaya çıktı. Genç Atsızlar’ın miting sırasında BDP İl Başkanlığı’nı, Agos gazetesini, Fransız Konsolosluğu’nu basacağı ve İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu’na saldırmayı planladıkları belirtildi.

 

Radikal’in haberine göre, kendilerini ‘Genç Atsızlar’ diye isimlendiren grup, Arap Baharı’nı gerçekleştiren gruplar gibi internetten, Facebook üzerinden organize oluyor. Grup şehit cenazelerinden sonra sempatizan topladı ve eylemlere başladı. Grubun ‘en milliyetçi’ destekçileri Bursa’da. Hocalı mitinginde de Bursa’dan gelen ‘Genç Atsızlar’ provokasyon yapacaktı. Bunun istihbaratını alan polis, grubu durdurarak 36 erkek ve beş kadını gözaltına aldı.

 

İstanbul ve Ankara Genç Atsızlar grubu ise mitingde şiddet içeren eylem yapmadı ama açtıkları pankartlarla mitinge katılan yaklaşık 30 bin kişiyi yönlendirmeye çalıştı. Grup, “Hepiniz Ermenisiniz, hepiniz piçsiniz”, “Ermeniden boşalacaq o zeherli qanın yerini dolduracaq temiz qan, Anadolu Türkünün Azerbaycan’la quracağı asil damarında mövcuddur “şeklinde nefret içeren pankartlar taşıdı.

 

Genç Atsızlar grubunun liderinin kim olduğu, kimler tarafından organize edildiği bilinmiyor. Grubu kimlerin finanse ettiği, derin yapılarla bir bağı olup olmadığı araştırılıyor. Yine bu örgütle beraber hareket eden ‘Birleşik Türkçü Cephe’ üyesi dört genç, Hrant Dink’i öldüren Ogün Samast gibi beyaz bereler giyerek eylem yapmak isterken yakalandı.

 

MİTİNG PARASI

Hocalı mitingini kimin finanse ettiğiyle ilgili soru işaretleri de aydınlanmaya başladı. Mitingin finansmanını Azerbaycan’ın gizli kasası olarak bilinen Mubariz Mansimov sağladı. Azerbaycan Devlet Başkanı Aliyev 10 danışmanını ‘Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği’ birliği ASİM-DER’e göndererek organizasyonun yapılmasında etkin rol oynadı. Bu derneklerin 28 Şubat sürecinde MGK kararlarıyla kurulduğu iddia ediliyor. Hükümetin, belediyelerin ve İçişleri Bakanı'nın mitingte aktif rol almasının, Başbakan'ın yaşananları münferit olarak değerlendirip mitinge sahip çıkmasının arkasında ne olduğu konusunda ise henüz bir bilgi yok.