Sokağa çıkma yasağının 14’üncü gününü geride bıraktığı Şırnak’ın İdil ilçesinde evlere baskınlar ve gözaltılar sürüyor. 

Önceki gün Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Ferhat Encü ve gazetecilerin kaldığı eve özel harekat polisleri tarafından düzenlenen baskında gözaltına alınan DİHA muhabirleri Ferzen Çatak ve Mahmut Ruvanas, Azadiya Welat Gazetesi muhabiri Kadri Esen’den haber alınamıyor. İktidara yakın medyada Encü’nün kaldığı ev için ‘terör evi’ ifadeleri kullanıldı. Gazetecilere ait bilgisayar, kamera ve fotoğraf makinelerine el konulurken, bu kameralarla Kaymakamlık binası ve İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün izlendiği iddiası ortaya atıldı. 

Evrensel’den Erdal İmrek’e konuşan Ferhat Encü, “Bu kadar saçma bir iddia olamaz. Niye o binaları izlemeye ihtiyaç duyalım” dedi. Encü ilçede sırtına bayrak bağlayan, göğsünde padişah fotoğrafı olan polislerin terör estirdiğini söyledi. 

“MAHALLELER TANKLAR VE TOPLARLA YOĞUN SALDIRI ALTINDA”

Sokağa çıkma yasağının başından bu yana yaşananlara ilişkin durumu aktaran Encü, “Saldırılar 14. gününde devam ediyor. Çok yoğun bir sevkiyat ve kuşatma söz konusu. Özel harekatçılar evleri basıyor, kapıları kırıyor, fünyeyle patlatıyor. Kurumlarımıza yönelik saldırılar düzenliyor. Bize yönelik şiddet, hakaret ve tehditler var. Mahalleler tanklar ve toplarla yoğun saldırı altında” dedi. 

'14 GÜNDE 15 KİŞİ ÖLDÜ'

Mahallelerden sağlıklı bilgi alamadıklarını dile getiren Encü, “Sokağa çıkma yasağının başlangıcından bu yana ilçede 15 kişi yaşamını yitirdi. Bir kişi kalp krizi geçirdi ve ambulansın gelişine izin verilmediği için hayatını kaybetti. Diğerleri ateşli silahlarla yaşamını yitirdi. Bu insanların bir kaçı dışında tamamı teşhis edildi. Yaşamını yitirenlerden bir kısmı şehirden çıkarken, kentin çıkışına 500 metre uzaklıktayken Kobra helikopterlerden açılan ateşle öldü. Aralarında bir çocuk da vardı. Bir yaşlı amca evinde infaz edilmiş halde bulundu” dedi. 

EVLER YIKILDI, ATEŞE VERİLDİ

Birçok evin tank atışları nedeniyle yıkıldığını, bazı evlerin özel harekatçılar tarafından ateşe verildiğini söyleyen Encü, “Belediye binasına da top atışı yaptılar. Duvarı yıkıldı. Sonra da bayrak astılar” dedi. Encü, ilçede bulunan Ehmede Xani çocuk parkının da sırf duvarları sarı yeşil kırmızı renkte diye yıkıldığını belirtti. 

İDİL’DEN HABER ALINAMASIN İSTENİYOR

Önceki gün kaldığı eve yapılan baskına ilişkin bilgi veren Encü, “Ev sahibi serbest bırakıldı. Muhabir arkadaşlardan dün geceden beri haber alamıyoruz. Terörle Mücadele Şubesi’nde tutulduklarını öğrendik. Bu arkadaşların şehir dışına çıkarılacaklarına dair bilgi aldık. Halkın haber alma hakkına yönelik bir gasptır bu. Böyle bir yasa yok. Gazetecileri burada yaşanan hukuksuzlukları haberleştirdikleri için şehir dışına çıkarmak istiyorlar” dedi. Encü, baskında hem kendisine hem de ev sahibine fiziki saldırı olduğunu belirterek, “Silah çekip tehdit, hakaret ettiler” dedi. Devletin İdil’de olan bitenin kamuoyuna yansımaması için ciddi bir çaba içinde olduğunu, gazetecilere yönelik baskının sebebinin de bu olduğunu dile getiren Encü, “Muhalif medya İdil konusunda duyarlı olmalı. Burada olanları yansıtmalı” dedi.

'YANDAŞ MEDYADA ÇIKAN İDDİLAR YALAN'

Yandaş medyada çıkan ‘Terör evine baskın. Kaymakamlık ve Emniyet binasını izlemek için kullanılan kameralara el konuldu. Evde bir silah ele geçirildi’ iddialarını yalanlayan Encü, “Bunlar komik iddialar. Aslı astarı, belgesi, kanıtı yok. Devletin hukuksuzluğunu meşrulaştırma çabası. İşin aslı bu değil. Süryani evlerine, kiliseye yapılan baskınları çekiyordu o gazeteciler. Yaptıkalrı hukuksuzlukları çekiyordu. Biz niye Emniyet binasını, Kaymakamlık binasını çekme ihtiaycı duyalım” dedi. Evde bulunan silahı da sorduğumuz Encü, “Bu ev sahibinin ruhsatlı tabancasıdır. Daha önce yaptıkları bir aramada da bu silah bulundu. Ruhsatı ibraz edildikten sonra da ev sahibine iade edildi. Aynı silahı bu sefer ruhsatsız silah bulundu gibi sunuyorlar. Bu tamamen yalandır” dedi. 

'BAYRAĞI FAŞİZAN SEMBOL OLARAK YANSITAN ONLAR'

Top atışıyla yıkılan belediye binasına bayrak asılmasının, evleri basan bir polisin sırtına bayrak asmasını acizlik olarak değerlendiren Encü, “Bizim bayrakla bir sorunumuz yok. Bu bayrağı faşizan bir sembol olarak yansıtanlar kendileridir” dedi. Önceki gün kaldığı evi basan polislerden birinin göğsünde bir osmanlı padişahının fotoğrafı olduğunu söyleyen Encü, “Hangisi bilmiyorum ama göğsünde bir padişahın fotoğrafı vardı. Hepsi burada ‘Türkün gücünü göreceksiniz’ gibi sözlerle üzerimizde baskı oluşturmaya, korkutmaya çalışıyor. Terör estiriyorlar. Bu zavalılıktır. Bu halk bu baskılardan, tanklarından, silahlarından korkmuyor. Tersine bu tutumları nedneiyle halk daha da öfkeleniyor, birbirine daha çok kenetleniyor” dedi.