HDP, TBMM onayına sunulmadan hayata geçirilen KHK'lere ilişkin TBMM Başkanlığına bir dilekçe sundu ve Meclis Başkanından TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırmasını istedi.

Dilekçeye ve son KHK'lerle hayata geçirilmek istenen düzenlemelere ilişkin Meclis'te bir basın toplantısı düzenleyen HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, şunları söyledi:

695 ve 696 sayılı KHK’ler çıkar çıkmaz Meclis Grubu olarak bir açıklama yapmış, açıkça eleştirdiğimizi söylemiş ve Meclis'in toplanması gerektiğini ifade etmiştik. 

Bugün bunu TBMM Başkanlığına resmi olarak iletiyoruz. Bir dilekçe veriyoruz, çünkü gerçekten bu ülke artık KHK’lerle yönetiliyor. Bugüne kadar 30 kadar KHK çıktı ve sadece 5 tanesi Meclis’e getirildi. 

TÜM TÜRKİYE'Yİ REHİN ALMAK İSTİYORLAR

OHAL geçici düzenlemeler getirmesi gereken bir düzenken bu kalıcılaştırılmak ve ülke tamamen KHK’lerle yönetilmek isteniyor. Getirilen düzenlemelerin de OHAL’le hiçbir alakası yok. Şunu yapmaya çalışıyorlar; HDP’ye kapatmaya çalıştıkları Meclis’i OHAL KHK’leri ile tüm Türkiye’ye kapatmaya çalışıyorlar. Nasıl bizi tasfiye etmeye çalıştılarsa milletvekillerimiz rehin alındıysa şimdi tüm Türkiye’yi rehin almak istiyorlar. 

Sivillerin işleyecekleri suçlara yargı muafiyeti getiren 121. madde bir korku iklimi yaratma maddesidir. Şu  andaki hukuk sistemimizi geriye, arkaya, yana, nereye yürütürlerse yürütsünler kimsenin yargıdan muaf olmasına izin vermez. Herkes de ayağını ona göre denk alsın. Uluslararası sözleşmeler Anayasa hükmündedir ve ne yaptıklarının farkında olmayan kişilerin yazdıkları bir kararnameyle ortadan kaldırılamaz. 

HUKUK DÜZENİNİ KORUYACAK OLAN BU ÜLKENİN VATANDAŞIDIR 

15-16 Temmuz’u kapsayan şeylerle ilgili de olsa bu hukuk düzeni açısından sorunlu bir maddedir. Kimse yargıdan muaf değildir. O tarihlerde bile bir kişinin masum olduğunu, oradan geçerken öldürüldüğünü düşünürseniz dünyada masumiyet yaşam hakkı her şeyden önemlidir. Kimse suç teşkil eden fiillerden dolayı yargıdan kaçamaz. Kimse kendine yol açmak isteyenlerin korku emellerine kapılmasın. Korkunu ecele faydası yoktur. Hukuk düzenini koruyacak olan bu ülkenin yurttaşlarıdır. 

Biz hep hukuktan yana olduk. Her türlü tasfiye girişimine karşı bu Mecliste kaldık. Çok da net bir şey söylüyoruz: Bu ülke KHK’lerle yönetilemez. 

ÜLKE GİBİ CEZAEVLERİNİ DE TEK TİPLEŞTİRMEK İSTİYORLAR

Ülkeyi tek tipleştirmek nasıl isteniyorsa cezaevlerinde de bunu yapmaya çalışıyorlar. Cezaevlerinde bu isyanların nasıl yükseldiğini ve bütün topluma yayıldığını çok iyi biliyoruz. O dönemin tanığıyız. Aynı şeyleri yaşatmaya kimsenin hakkı yok. Nu kişilik haklarına müdahaledir. Ceza zaten cezadır ama bir daha verilen cezanın üzerine ceza vermeye çalışmak intikamcılıktır. Bunun adı da hukuk değildir. 

Biz bir KHK geleceğini biliyorduk, taşeronlar ilgili düzenlemelerden bahsediliyordu. Ama dağ fare doğurdu. Kamuyu kapsamayan bir düzenleme getirildi. 2002’den beri taşeron sistemini kalıcılaştıran AKP’dir. Biz dedik ki ‘Meclis var’. Taşeron sistemini getireceksiniz Meclis'e getirin’ Ama bizden kaçırdılar. Meclis tatil olur olmaz da KHK çıktı.

KHK’LER MECLİSTEN KAÇIRILIYOR

Tüm bunlara Meclis Başkanına ilettiğimiz dilekçede KHK’lerin Meclis onayına sunulması gerekliliğini ifade ettik. Anayasa’nın 7. Ve 121. Maddesini hatırlattık. Anayasa’daki hükümler açık ve net. KHK’ler aynı gün Meclis’e sunulur diyor. Ama ne yapılıyor, Meclis tatilken çıkartılıyor. Meclis’ten kaçırılıyor. 

Korkmayan, yaptığından emin olan bir iktidar Meclis’e getirir, tartıştırır ve efendice savunur. 

Dilekçemizde şunu ifade ettik: “Özellikle cezaevlerinde tek tip kıyafet uygulaması ve sivillerin işleyecekleri suçlara adeta bir “yargı muafiyeti” getirilmesi hususları; kamuoyu tarafından büyük tepkiyle karşılanmıştır. Toplumun tamamını ilgilendiren, sonuçları itibariyle ülkeyi demokrasi zemininden bütünüyle uzaklaştıracak ve telafisi imkânsız hak kayıplarına sebebiyet verecek bu düzenlemelerin derhal parlamentoya getirilerek iptalinin sağlanması gerekmektedir.”

Eğer AKP Meclis’i diye bir Meclis yoksa burası gerçekten TBMM ise o zaman Meclis Başkanının kendisini işlevsizleştiren bu düzenlemelere karşı çıkması ve Meclis’i toplantıya çağırması gerekir. 

Kaynak: Demokrat Haber