Demokratik kitle örgütleri bugün saat 12.30'da Taksim Tramvay Durağı önünde "12 Eylül Darbecileri ve Suç Ortakları Yargılansın" pankartı açarak bir basın açıklaması düzenledi.

Örgütler adına basın açıklamasını okuyan Nimet Tanrıkulu, gerçek demokrasinin sağlanabilmesi için 12 Eylül askeri darbesiyle gerçek bir yüzleşmenin sağlanması gerektiğini belirtti. Tanrıkulu "Geçmişimizle yüzleşerek/hesaplaşarak, geçmişin yaralarını sağaltarak, ancak aydınlık bir geleceğin önünü açabiliriz" dedi.

4 Nisan'da görülecek olan 12 Eylül davasına da değinen Tanrıkulu şöyle konuştu:
"Kadın, erkek herkes 12 Eylül davasına müdahil olmalı. Ayrıca darbecilerin ve suç ortaklarının yargılamasında asla ayrım yapılmamalı. Sadece darbe yapanlar değil, darbeyi somut hayatta ete kemiğe büründürenlerde yargılanmalı, demokratikleşme buna eşlik etmelidir."

Basın açıklaması "Gün gelecek, devran dönecek, darbeciler halka hesap verecek" sloganıyla son buldu.

Basın açıklamasını düzenleyen örgütler ise şöyle:

78'liler Girişimi, Barış Anneleri, BDP İstanbul İl Örgütü, Dersim Dernekleri Federasyonu, Demokrasi ve Özgürlük Hareketi ( DÖH), Doğu-Güneydoğu Dernekleri (DGD) Platformu, Eşitlik ve Demokrasi Partisi (EDP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), EMEP, Emekli-sen 3 nolu şube, GÖÇDER, Gökkuşağı Kadın Derneği, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı İstanbul Şubesi, Huybar Sultan Alevi Kültür Derneği, İşçi Kardeşliği Partisi (İKP), Karşı Sanat Çalışmaları, KESK/İstanbul Şubeler Platformu, Kürekcilikler Dayanışma ve Kültür Derneği, Özgür Demokratik Alevi Haraketi (ÖDAH), Özgür Kadın Hareketi, Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP), Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV), Sosyalist Parti, Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (TUAD FED), Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER), Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği, Yakınlarını Kaybedenlerle Dayanışma Derneği (YAKAYDER), Yeşil ve Sol

Açıklamanın tamamı ise şöyle:

4 NİSAN 2012 ‘DE ANKARA’DA!

EVREN’LE, ŞAHİNKAYA İLE BAŞLAYALIM!

ONLARLA BİTİRMEYELİM!

BÜTÜN DARBECİLERİ VE SUÇ ORTAKLARINI YARGILAYALIM!


Yıl 2012… 12 Eylül darbesinin üzerinden 32 yıl geçmesine rağmen “dokunulmaz” Cunta şeflerinin bir kısım suçlarıyla ilgili iddianame düzenlenmesi, yargılama safhasına gelinmesi önemlidir, küçümsenemez.

12 Eylül demek sadece Kenan Evren mi, Tahsin Şahinkaya mı demek ?.. İddianame’de geçen 1 Mayıs 1977, Maraş ve Çorum katliamları ele alındığında bile, geniş ve kapsamlı bir şebekenin suç ortaklığı aşikar değil mi?

12 Eylül Cuntası , “açık askeri faşizm”in en sert, en kanlı yöntemlerle uygulandığı 1980-83 döneminin tüm siyasi, askeri, mülki, yargı, polisiye görevlilerini her türlü icraatlarından dolayı yargıdan muaf tutan Geçici 15. maddeyi anayasaya koyarak koruma altına almıştı.


12 Eylül darbesi "Demokrasiyi kurma ve koruma " adına yapılmıştı. Eğer, demokrasi gerçekten ‘kurulacak ve korunacaksa’ hiçbir kuruma ve kişiye "kuralları çiğneme" ve "suç işleme" özgürlüğü tanınamaz. Halbuki 12 Eylül rejimi Geçici 15 Madde ile topluma ve insanlığa karşı suç işleyenleri koruyan bir politik sistem kurmuştu.

Bir tarafta yurttaşlara ve insanlığa karşı işlenmiş sayısız suç, öte tarafta “sürekli cezasızlık” durumu. Bu garabet toplum tarafından adeta kabullenilmişti!


Sayın basın mensupları,
Değerli dostlar,

Anayasa’nın Geçici 15 Maddesi “sürekli cezasızlık durumu” yaratarak 30 yıl boyunca kimleri korumuş ve adaletten kaçırmışsa, onların tümü soruşturulmalı, haklarında dava açılmalı ve “şüpheliler” ayrımsız yargı önüne çıkarılmalıdır.

Evren ve Şahinkaya yetmez! 12 Eylül başbakanı Bülent Ulusu ve 12 Eylül Hükümeti üyeleri de yargılanmalıdır!

Evren ve Şahinkaya yetmez! 12 Eylül’ün Danışma Meclisi üyeleri de yargılanmalıdır!

Evren ve Şahinkaya yetmez! Sıkıyönetim komutanları yargılanmalıdır!

Evren ve Şahinkaya yetmez! Sıkıyönetim cezaevi müdürleri, cezaevi istihbarat subayları, cezaevi işkencecileri, işkenceye katılan doktorlar da yargılanmalıdır!

Evren ve Şahinkaya yetmez! İşkenceci emniyet müdürleri, polisler, MİT sorumluları da yargılanmalıdır!

Evren ve Şahinkaya yetmez! “Şimdiye kadar işçiler güldü, şimdi gülme sırası bizde” diyen TİSK başkanı Halit Narin, darbeye stratejik akıllar veren Vehbi Koç ve de TÜSİAD’da yargılanmalıdır!

Evren, Şahinkaya yetmez! 1 Mayıs 1977, Maraş ve Çorum katliamlarında bilinen rolü yanı sıra, Pasifik ötesinden darbeyi yönlendiren, darbeyi ‘kendi çocuklarının yaptığını’ duyunca rahatlayan ABD’nin başını çektiği emperyalist odakları da yargılanmalıdır!


Sayın basın mensupları,
Değerli dostlar,

AKP’nin Ergenekon operasyonlarıyla önemli adımlar attığı söylenerek, sayıca hafife alınmayacak bir asker grubunun tutuklu olarak yargılanıyor olması demokratik değişime emsal gösteriliyor.

Darbe yapmayı tasarlayan askerlerin yargılanması demokratikleşme için yeterli değildir. Kimi asker/sivil bürokratların yargılanması başka bir şey, 12 Eylül rejiminin demokrasi yönünde değiştirilmesi ise başka bir şeydir. Gerçek bir demokratikleşme 12 Eylül darbesiyle gerçek bir yüzleşme yapmadan sağlanamaz. Kanlı geçmişimize sünger çekerek, hak ihlallerini ve kıyıcılıkları yok sayarak sağlıklı bir gelecek kuramayacağımızı bilmeliyiz.
 
Geçmişle yüzleşerek/hesaplaşarak, geçmişin yaralarını sağaltarak, ancak aydınlık bir geleceğin önünü açabiliriz.
Darbecilerin ve suç ortaklarının yargılanmasında asla ayrım yapılmamalı. Sadece darbe yapanlar değil, darbeyi somut hayatta ete kemiğe büründürenlerde yargılanmalı, demokratikleşme buna eşlik etmelidir.

12 Eylül darbe anayasasını ve yasalarını kaldırmak; eşitlikçi, Özgürlükçü, demokratik, temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı bir anayasa yapmak bu sayede mümkün olabilir.

Sayın basın mensupları,
Değerli dostlar,

4 Nisan 2012’de Ankara’da başlayacak olan 12 Eylül davası son derece önemli ve kapsamlı bir davadır. Beklentimiz, böylesine önemli bir davanın basit bir iktidar oyununa dönüştürülmemesi, ortak acılarımızla oynamamasıdır. Çünkü mesele bir başına şu veya bu şahsiyetin yargılanması değildir, bir dönemle, bir tarihle yüzleşme/hesaplaşma, bir daha aynı şeylerin yaşanmaması ve özgürlükçü, demokratik Türkiye’nin kurulması koşullarının hazırlanmasıdır. Bu bakımdan bu dava hepimizin meselesidir.

Elbette kadın, erkek hepimiz bu davaya müdahil olacağız, elbette halkı bu davaya müdahil olmaya çağıracağız ve elbette darbe suçlularının bütün kapsamıyla açığa çıkması ve yargılanması hattını geliştireceğiz!

Düzenleyici Kurumlar:

78’liler Girişimi, Barış Anneleri, BDP İstanbul İl, Dersim Dernekleri Federasyonu, DÖH, DGD Platformu, EDP, EHP, EMEP, Emekli-sen 3 nolu şube, GÖÇDER, Gökkuşağı Kadın Derneği, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı İst. şb, Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği, İKP, Karşı Sanat Çalışmaları, KESK/İstanbul Şubeler Platformu, Kürecikliler Dayanışma ve Kültür Derneği, ÖDAH, Özgür Kadın Hareketi, SDP, SODEV, Sosyalist Parti, TOHAV, TUAD FED, UİD-DER, Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği, YAKAYDER, Yeşil ve Sol, ADAM Platformu