İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından kaleme alınan resmi bir yazı, vukuatlı nüfus kayıtlarında gizli 'soy kodu' kullanıldığını ortaya çıkardı.

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün resmi nitelikli yazısında Türkiye vatandaşı Ermenilerin 'soy kodu'nun '2' olduğu ifadesi yer alıyor. Nüfus müdürlüklerinde gizli tutulan 'soy kodu', talep eden devlet kurumlarına resmi bir yazıyla bildiriliyor.

Bugün çıkan AGOS gazetesinin manşetten duyurduğu habere göre Ermeni kimliğine geri dönen bir anne, yasal hakkını kullanarak çocuğunu Ermeni anakoluna kaydettirmek istedi. BU esnada İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından verilen resmi nitelikli bir belgede 'soy esasına göre fişleme' gerçeğiyle karşılaştı.

AGOS gazetesinden Ferda Balancar'ın haberi şöyle:

90 YILDIR ‘SOY KODU’ İLE FİŞLEMİŞLER

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gönderilen resmi bir yazı, Türkiye’de nüfus kayıtlarıyla ilgili bugüne kadar bilinmeyen bir gerçeği günışığına çıkardı. İstanbul İl Milli Eğitim Müdür yardımcılarından birinin imzasını taşıyan resmi yazıda, 1923 yılından bu yana ‘vukuatlı’ nüfus kayıtlarının gizli ‘soy kodu’ taşıdığı belirtiliyor. Aynı yazıda soy koduna örnek olarak ‘Ermeni vatandaşlarımızın soy kodu 2’dir’ ifadesi yer alıyor.

BİR GERİ DÖNÜŞ HİKÂYESİ

Her şey İstanbul’daki bir Ermeni anaokuluna çocuğunu kaydettirmek isteyen bir ebeveynin verdiği mücadeleyle başladı. Öğrencinin velisi olmak isteyen anne, vaftiz olup kendi kimliğine dönmüş bir Ermeni. Anne, atalarının kimliğine geri dönerken, nüfus cüzdanındaki din hanesini Hıristiyan olarak değiştirir; çocuğun babasının kimliğinin din hanesinde ise Müslüman yazmaya devam eder. Anne babanın çocuklarını kaydettirmek istedikleri Ermeni anaokulunun müdürlüğü ise, yasal mevzuat gereği kendilerine şu cevabı verir: “Milli Eğitim’den okula kayıt yaptırmanızda bir sakınca olmadığına dair resmi izin belgesi alın.”

Ailenin avukatı İsmail Cem Halavurt, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne başvuruda bulunarak, çocuğun Ermeni anaokuluna kayıt yaptırmasının önünde bir engel olmadığına dair resmi yazı talep eder. Avukat Halavurt’un talebini değerlendiren İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcılarından Ahmet Molak, Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne hitaben resmi bir yazı yazar ve Halavurt’a bu yazıyla birlikte ilçe milli eğitim müdürlüğüne başvurmasını söyler. Molak’ın imzasını taşıyan resmi yazıda şu ifadeler yer alıyor:

“…Söz konusu okullara kayıt olacak öğrencinin velisinin mahkeme kararı ile din, isim, mezhep değiştirip değiştirmediğinin bilinmesi, 1923 yılından bu yana ‘Vukuatlı’ nüfus kayıtlarının gizli soy kodunun da (nüfus kayıt örneğinde Ermeni vatandaşlarımızın soy kodu 2 dir) çıkartılması gerektiğinden ancak adı geçen öğrencinin velisinin ilgili nüfus ve vatandaşlık müdürlüğünden nüfus kayıt örneğinde gizli soy kodunun 2 olması halinde kaydının yapılabileceği hususunda gereğini rica ederim.”

BAKANLIK NE DİYECEK?

Avukat Halavurt ve ailenin, çocuğun Ermeni anaokuluna kayıt olabilmesi için verdikleri mücadele hâlâ sürüyor. Şimdi bir resmi mercinin kendilerine “Evet sizin gizli soy kodunuz 2’dir, çocuğunuzu Ermeni okuluna kaydettirebilirsiniz” demesini bekliyorlar. Bu talebe cevap veren resmi bir merci henüz yok. Ancak iki resmi kurumun, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ile bağlı olduğu İçişleri Bakanlığı’nın kamuoyuna 1923’ten beri gizli olarak uygulanmakta olan ‘soy kodu’nun ne anlama geldiğini ve neden böyle bir uygulamaya gerek duyulduğunu bir an önce açıklaması gerekiyor.

'SOY KODLARI' LOZAN'A DAYANIYOR

AGOS'un manşetten duyurduğu haberde yer alan 'soy kodu'yla fişleme uygulamasının, 24 Temmuz 1924'te imzalanan Lozan Anlaşması'na kadar uzandığı ortaya çıktı.

Radikal’in görüştüğü bir nüfus idaresi yetkilisi, 'soy kodu' uygulamasının Lozan’da azınlık statüsü tanınan Rum, Ermeni ve Yahudiler için söz konusu olduğunu, Rumlara 1, Ermenilere 2, Yahudilere de 3 kodunun verildiğini söyledi. Yetkili, soy kodunun daha çok, Lozan Antlaşması ile tanınmış haklardan yararlanacak o azınlık grubuna mensup yurttaşları ayırt etmek için kullanıldığını savunuyor. Örneğin, 2 koduyla kaydedilmeyen bir yurttaşın Ermeni okuluna kayıt yaptıramayacağını vurguluyor. Yetkili, bu kodların başka amaçlarla kullanılıp kullanılmadığı hakkında bilgi sahibi olmadığını, üç grup dışındaki topluluklara kod verilmediğini söylüyor.