Batman'ın Kozluk İlçesi Gümüşgörü Jandarma Karakolu'nda askerliğini yaparken 24 Nisan 2011 günü er Kıvanç Ağaoğlu'nun silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren Ermeni jandarma er Sevag Sahin Balıkçı davasına bugün Diyarbakır 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde 3'üncü duruşmayla devam edildi.

 

Duruşmada 'Bilinçli taksirle adam öldürme' suçlamasıyla 3 yıldan 9 yıla kadar hapis istemiyle tutuksuz yargılanan sanık er Kıvanç Ağaoğlu hazır bulundu. Duruşmaya Balıkçı'nın annesi Ani, babası Garabet Balıkçı, avukatları İsmail Cem Halavurt da katıldı. Duruşmada Balıkçı'nın dayısı Murat Şant Özder'in ifadesi alındı. Özder, olaydan sonra götürüldükleri karakolda karakol komutanının ve görgü tanıklarının kendilerine verdiği bilgileri mahkemede anlattı.

 

ASKERLERİN TALİMATLA İFADELERİNİN ALINACAK VE OLAY YERİNDE KEŞİF YAPILACAK

 

Askeri mahkeme, yaşanan olay sırasında orada bulunan görgü tanığı askerlerin talimatla ifadelerinin alınması ve deliller toplandıktan sonra olay yerinde keşif yapılmasına karar vererek duruşmaya 27 Mart 2012 tarihine erteledi.

 

Diyarbakır 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde 29 Temmuz'da görülen ilk duruşmada, tutuklu sanık Ağaoğlu'nun sorgusu yapılarak, kaçma şüphesi olmaması ve cezanın alt ve üst sınırı göz önünde bulundurarak tahliyesine karar verilmişti. Mahkeme, ayrıca karakol komutanı hakkında 'görevi ihmal' ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulmasına karar vermişti.

 

'ADALETE İNANMAK İSTİYORUZ'

Diyarbakır 2'inci Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ndeki duruşmayı izleyen baba Garabet ve anne Ani Balıkçı ile abla Lerna Özder ve avukatları İsmail Cem Halavurt, duruşmanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Baba Garabet Balıkçı, bugünkü duruşmada da aynı şeylerin yaşandığını, olay ile ilgili bazı şahitlerin olduğunu ve onların da dinlenmesine karar verildiğini belirterek, "Bir dahaki mahkemeye kaldı. İnşallah adaletin tecilli edeceğini göreceğiz. Fakat tabii ki adalet bulursa yerini. Birazcık adalet varsa. Bilmiyorum ne olur? Ne biter. Süreç biraz daha var. Biz adalete güveniyoruz. Güvenmiyor değiliz" dedi.

Olayın kaza mı, yoksa cinayet mi olduğu yönündeki bir soru üzerine baba Balıkçı şunları söyledi:

"Hiçbir şekilde kaza olduğuna inanmıyorum. Bilinçli olarak ve oranın tekrar görülmesini, tekrar o yerin keşfinin yapılmasını istiyorum. Bunun kaza olduğuna hiçbir zaman inanmadım. Çünkü her zaman her yerde, asker ocağında olan her şey kaza olarak nitelendiriliyor. Fakat bütün olaylar kaza mı oluyor? Bütün asker ocağında olan her şey kaza mıdır? Bunu anlamıyorum. Bir olayı örnek verirsek, asker kendi ensesine nasıl kurşun sıkıyor? Kaza diye nitelendiriliyor."

'CEZASINI ALMASINI İSTİYORUM'

Ölen Sevag Şahin Balıkçı'nın ablası Lerna Özder ise, olayı anlatırken gözyaşlarını tutamayarak, "Sanığın en ağır şekilde tabii ki cezasını almasını istiyorum. Ama bu böyle uzayınca biz hepimiz tekrardan baştan yaşıyoruz her şeyi. Delil arıyoruz. Belli ki vurulmuş. Belli yapılmış bir şey, daha neyin delilini arıyoruz bilmiyorum. Çünkü kardeşim toprağın altında ve hiçbir zaman geri gelmeyecek. Bunu biliyoruz. Ama o halen cezasını almadı" dedi.

'ÇOK ÖZLÜYORUM'

Anne Ani Balıkçı da, olayın hiç bir zaman aklından çıkmadığını ve çok üzüldüğünü ifade ederek şöyle konuştu:

"Çok özlüyorum. Zaten davalarda hep yenileniyoruz. Her seferinde nasıl yaralandığı, nasıl olduğu anlatılıyor. Artık yaşayacağım bunu, sonuna kadar gideceğim. Burada kalmayacak. Sanırım artık herkes görüyor. Çekmiş tüfeği vurmuş, buna kaza diyemeyiz. Bu nasıl kaza? Adaletin var olduğuna ve tecelli edeceğine inanmak istiyorum."

'TÜM TOPLUMU İLGİLENDİREN BİR DAVA'

Balıkçı ailesinin avukatı İsmail Cem Halavurt ise, bugünkü duruşmada tanık beyanının geldiğini, o tanık beyanı üzerinde beyanlarda bulunduklarını belirterek, şunları anlattı:

"Eksik olan tanık beyanlarının dinlemesi için karar verildi. Karşı tarafın, sanık vekilinin basından çıkan haberler sebebiyle yayın yasağı konusunda bir talebi oldu. Fakat biz yayın yasağının mümkün olmadığını, bunun Anayasaya ve bu davanın bireyler dışında, taraflar dışında tüm toplumu ilgilendiren bir dava olmasından bahisle, insanın haber alma hakkının Anayasal bir hak olduğunu öne sürerek bu talebin reddini istedik. Mahkeme de reddetti haklı olarak. Onun dışında pek de çok önemli bir şey olmadı duruşmada."

'TANIKLAR MAHKEMEDE İFADE DEĞİŞTİRDİ'

Tüm deliller toplandıktan sonra olay yerinde keşif yapılacağını söyleyen Avukat Halavurt, "Tanıklar savcılıkta verdikleri ifadeleri mahkeme önünde reddettiler, değiştirdiler. Yani Kıvanç'ın silahı doğrulttuğu yönündeki ifadeden vazgeçtiler. Karakol komutanının ifadesiyle ve bizim elimize bir takım gelişmeler oldu. Onunla ilgili önümüzdeki celseyi bunu destekleyecek ekstra delillerle, keşif talebimizde söylediğimiz şeyin ortaya çıkacağını düşünüyoruz." (F5Haber/ANF/AJANSLAR)