''Ergenekon'' davasında, 1989 yılında Bekaa'daki kampta Abdullah Öcalan'la, Yalçın Küçük ile beraber mülakat yapan eski TKP'li yazar Haluk Yurtsever tanık olarak dinlenildi.

 

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, Küçük'ün talebi üzerine tanıklığına başvurulan Yurtsever, mülteci olarak Almanya Köln'de bulunurken Yalçın Küçük ile yazıştığını, 1987 yılında da Küçük'ün çıkarttığı Toplumsal Kurtuluş Dergisi'nde yazmaya başladığını anlattı.

 

Yurtsever, Küçük ile Almanya'da konferanslara katıldıklarını ifade ederek, 1989 yılında da Abdullah Öcalan ile mülakat yaptıklarını kaydetti.

 

O dönemde Öcalan ile mülakatların yapıldığını ve mülakat fikrinin Küçük'ten çıktığını belirten Yurtsever, şunları anlattı:

 

''Köln'de mülteci olarak kalıyordum. Sivil toplum örgütleriyle ilişkilerimiz vardı. İrtibat kurduk. 1989'da Şam'a gittik. Havaalanında örgütte görevli, normal giyimli 2 kişi bizi karşıladı. Yanımızda kamera götürmedik. Ancak fotoğraf makinesi götürmüş olabilirim. Yaptığımız mülakatla ilgili notlar tuttuk. Mülakatı örgütten bir kişi kayda aldı. Odada sadece ben, Yalçın Küçük ve Abdullah Öcalan vardı. Ayrıca bir görevli de video çekimi yapıyordu. Gittiğimiz yerin etrafı dağlarla çevriliydi. Biz bir tepeden yürüyerek, çıktık. Gelişimiz, haber verildi. Abdullah Öcalan da yanında bir kaç kişiyle gelerek 'Hoşgeldiniz' dedi. Bekaa Vadisi'nde olduğunu düşündüğüm kampta 3-4 gün kaldık. Yemekleri birlikte yedik ancak bazen yemeklere Abdullah Öcalan işi olduğu için katılmadı. Abdullah Öcalan, bana ve Yalçın Küçük'e mesafeli bir saygı gösterdi. 1,5-2 gün mülakat yapıldı. Diğer günler Şam'da, Halep'te tarihi yerleri gezdik. Mülakatta soru ve cevapların dışında farklı konularda da konuşuldu. Esas konu 'Dünyada ve Türkiye'de olup bitenler, Ortadoğu'da neler oluyor, Türkler ve Kürtler'in kardeşliği nasıl sağlanabilir'di. Alevilik, kadın konusu da konuşuldu. Ayrılırken, örgüt militanları, dizilerek bizi uğurladı.''

 

Mülakatta, Öcalan'ın Küçük'e ''hocam'', Küçük'ün de ''Apo kardeşim'' diye hitap ettiğini belirten Yurtsever, mülakatın 1 ay sonra Toplumsal Kurtuluş ile Sokak dergisinde yayımlandığını söyledi.

 

Yurtsever, Yalçın Küçük'ün 9 Ocak 2008 tarihli ifadesinden bazı bölümleri okunarak kendisine yöneltilen sorular üzerine de mülakatın video bantlarından birinin ve fotoğrafların Küçük'e verildiğini, kendisinde video kaydı olmadığını, Türkiye'ye kesin dönüş yaptıktan sonra kendisindeki her şeyi yok ettiğini dile getirdi.

 

-''ÖCALAN'A SAYIN DEMEDİM''-

Yurtsever'e sorular yönelten Yalçın Küçük de kendi ifadeleriyle Yurtsever'in ifadelerinin birbirine uyduğunu söyleyerek, teşekkür etti.

 

Öcalan ile yapılan mülakatta çekilen fotoğrafların, yazdığı kitaplarında da yer aldığını belirten Küçük, bunları tanığa gösterdi.

 

Mülakat nedeniyle kampta kendilerine büyük saygı gösterildiğini ifade eden Küçük, ''Abdullah Öcalan'a sayın demedim. 'Sayın' ve 'başkanım' kelimeleri, benim dilimde yoktur. Mülakat sırasında Öcalan, 'Perinçek de gelecek' dedi. Öcalan ile yapılan mülakat, dünyada bir ilktir'' diye konuştu.

 

Mülakatın ardından Türkiye'ye döndüğünü, üzerinde bulunan kasetlerin polis tarafından alındığını ve TRT'de yayınlandığını öne süren Küçük, TRT'ye tazminat davası açtığını ve kazandığını savundu.

 

''ŞİMŞEK ÇAKTIĞINI GÖRDÜNÜZ MÜ?''

''Ergenekon'', ''Odatv'' ve ''KCK'' iddianamelerini de yanında getiren Küçük, ''Bu iddianamelere göre 'Ergenekon'u ben yönetiyorum. Öcalan'ı, PKK'yı ve Odatv'yi de ben yönetiyorum. İddianamelerde, ben ağzımı açtığım zaman Abdullah Öcalan'ın beyninde şimşekler çakıyormuş. Mülakat sırasında siz de yanımdaydınız. Şimşek gördünüz mü-'' diye sordu.

 

Yurtsever'in ''Hayır'' demesi üzerine Küçük, ''Ben konuşunca kimin beyninde şimşekler çakmıyor ki?' diye konuştu.

 

Salonda gülüşmelerin olmasının ardından, Başkan Özese'nin uyarısı üzerine Küçük, ''Haluk beyi özlediğim için çağırtmadım. Gerçeklerin ortaya çıkması için dinlenmesini istedim'' dedi.

 

Küçük'ün ''Mülakat sırasında Öcalan'a en ufak bir yol gösterdik mi?'' şeklindeki sorusuna da Yurtsever, ''Hayır'' yanıtını verdi.

 

Yalçın Küçük'ün Öcalan ile yaptığı mülakata ilişkin kayıtların izletildiği duruşmaya öğlen arası verildi.