İsveç’de kurulu Anna Dahlback Anı Fonu, 2017 yılı İnsan Hakları Ödülü’nü insan ve kadın hakları savunucusu Avukat Eren Keskin’e verdi. 

Keskin’in “Büyük cesaret ve hukuk ustalığıyla uzun yıllardır temel demokratik değer yargılarının ülkesine yerleşmesi için çalıştığı için” ödüle layık görüldüğü belirtildi. 

Özgür Gündem Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği görevini yaptığı dönemde gazetede yayımlanan yazılardan dolayı yargılanan ve yurt dışına çıkması yasaklanan Keskin’in yerine meslekdaşı Sidar Güney ödül törenine katılarak Keskin’in daha önce hazırladığı konuşmasını okudu. 

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ BÜYÜK BASKI ALTINDA

Evrensel'de yer alan habere göre dayanışmaya ihtiyaçları olduğu günlerde ödülü almaktan onur duyduğunu söyleyen Keskin konuşmasında şu görüşlere yer verdi: “Coğrafyamızda insan hakları açısından çok zor bir süreç yaşamaktayız. İfade özgürlüğü büyük baskı altında.

Devletin resmi politikalarına karşı hiç kimsenin ifade özgürlüğü yok. 180 gazateci, yazar ve insan hakları savunucusu cezaevlerindedir. Ben de baskı altında yayın yapan Özgür Gündem gazetesine, temsili olarak ‘Genel Yayın Yönetmeni’ olmayı kabul ettiğim için, 143 davadan yargılanıyorum. Yakında hakkımda onlarca yıl hapis cezası ve yüzbinlerce TL para cezası kesinleşmiş olacaktır.”

TEK KORUYUCU GÜÇ CESARETTİR

Daha önce de insan hakları savunucusu bir avukat olduğu için baskı, tehdit ve silahlı saldırıya maruz kaldığını ve cezaevinde yattığını hatırlatan Keskin, “Ancak eğer insan inandığı, hem kendisi hem de insanlar için doğru işi yapıyorsa, bu bir yaşam biçimi haline geliyor.

Ben bunca ağır hak ihlallerine rağmen tek koruyucu gücün cesaret olduğuna inanırım. Ancak insanoğlu cesaretli davranmak için yan desteklere ihtiyaç duyar. Bu desteklerin en anlamlısı ‘uzaklardan’ gelen destek... Binlerce kilometre ötede sizi düşünen, sizin için kaygılanan insanların olduğunu bilmek, çok güzel bir duygu” dedikten sonra ödülden dolayı Anna Dahlback Anı Fonu’na teşekkür etti. 

YÜREKLİ BİR İNSAN HAKLARI SAVUNUCUSU

Avukat Kjell Bastin, Keskin’in tutarlı bir insan ve kadın hakları savunucusu olduğu için baskı ve saldırılara uğradığını ve hakkında 143 dava açıldığını söyledi. Keskin’in etnik köken ve inanç ayrımı yapmaksızın dışlanmış ve baskı altına alınmış insanların haklarını savunan yürekli bir avukat olduğununa dikkat çekti. 

Bastin’in konuşmasından sonra Türkiye’deki gelişmelerin ve hak ihlallerinin tartışıldığı bir panel düzenlendi.