İSTANBUL- Engin Çeber’in gardiyanlar tarafından dövülerek öldürüldüğü koğuşun fotoğrafları gün yüzüne çıktı. Geçen ay yapılan keşifte çekilen fotoğraflarda, Çeber’in başının duvara vuruluşu, ardından koğuşun avlusunda dayağa devam edilişi, tanıklar ve sanıkların anlatımıyla tespit edildi.

 

Engin Çeber’in Metris Cezaevi’nde gardiyanlarca dövülerek öldürülmesine dair davada, eski cezaevi müdürü Fuat Karaosmanoğlu’nun talebi üzerine 14 Mayıs’ta keşif işlemi yapılmıştı. Bilirkişi Kaan Altındal’ın çektiği fotoğraflar nihayet dosyaya girdi. Bu fotoğraflarda, Çeber’in kaldığı D-8 koğuşu, koğuşun ortak kullanım alanı, avlusu ve ikinci kattaki yatakhaneye çıkan merdivenler görülüyor. Çeber’in sabah sayımına kalkmadığı için gardiyanlarca dövülüp başının duvara vurulduğu, daha sonra avluya çıkarılıp dövülmeye devam edildiği o anlar, tanık Şükrü Zeren ve Murat Gevrek’in anlatımlarıyla fotoğraflandı. Fotoğraflarda, Gevrek, Çeber’in başının duvara vurulduğu yeri parmağıyla gösteriyor.

 

Şükrü Zeren, 14 Mayıs’taki keşifte, “Çeber ilk darp edildiğinde ben yakınındaydım. Ancak darp olayı başladığında biraz uzaklaştım. Memurlar üst kattaki yatakhaneye çıkmamımızı söylediler. Engin’i darp eden kişiler içinde Selahattin Apaydın’ı hatırlıyorum” dedi. Murat Gevrek de o anları “Selahattin Apaydın ile yeni gardiyanlardan 2-3 kişi doğrudan sandalyede oturan maktule saldırdılar. Kafasını duvara vurdular. Üst kattaki yatakhaneden 15 dakika sonra indiğimde maktul koğuşun içinde yerde yatıyordu” diye anlattı.

 

Bu arada, Çeber’in dövüldüğü anı görmediğini, yalnızca koğuş kapısından içeriye baktığını ileri süren Fuat Karaosmanoğlu’na göre de fotoğraf çekimi yapıldı. Bilirkişi Kaan Altındal “Karaosmanoğlu’nun bulunduğu yerden bahçe kapısının küçük bir bölümü görünmektedir” dedi. Tanıklar Karaosmanoğlu’nun, Çeber’in dövülmesinden hemen sonra “Bundan sonra bu şekilde davrananlar bu şekilde cezalandırılacaktır” dediğini iddia ediyordu. Dava dosyasına göre Çeber, 7 Ekim 2008’de sabah sayımına kalkmadığı için gardiyanlar Selahattin Apaydın, Sami Ergazi ve Nihat Kızılkaya tarafından dövüldü ve başı duvara, ardından da demir kapıya vuruldu. Dayak havalandırmada da devam etti. Çeber havalandırmada baygın düştü. Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dört gardiyana ağırlaştırılmış müebbet kararı, Yargıtay tarafından usulen bozulmuştu. (İsmail Saymaz / radikal)