13 Eylül'de İHD'de basın açıklaması gerçekleştirildi…

Galatasaray Üniversitesi öğrencisi Cihan Kırmızıgül'ün, Okmeydanı'nda gerçekleştirilen molotof kokteylli bir saldırıya ilişkin 20 aydır tutuklu olarak yargılandığı davanın beşinci duruşması yarın Beşiktaş Adliyesi'nde görülecek.

Duruşma öncesinde Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma Platformu'nun düzenlediği basın açıklaması bugün İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi'nin ev sahipliğinde, İlkay Akkaya, Prof. Dr. Esen Aslandoğan (Öğretim Üyeleri Derneği), Dr. Özgür Mumcu (Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi), Sırrı Süreyya Önder, Mehmet Bekaroğlu, İHD İl temsilcisi Abdülbaki Boğa, İbrahim Betil ve  Murat Çelikkan'ın katılımıyla gerçekleşti.

Basın açıklamasını Özgür Mumcu'nun okuduğu toplantıda, Mumcu, Kırmızıgül aleyhinde dava dosyasında bulunan tek delilin Kırmızıgül'ün boynundaki puşi ve telefonundaki Kürtçe bayram mesajı olduğunu, bu delillere dayanarak Kırmızıgül'ün 20 aydır özgürlüğünden ve eğitim hakkından mahrum  bırakıldığını belirtti. Mumcu, '''Cihan Kırmızıgül'ün 20 aydır neden tutuklu olduğunu bizzat duruşma salonunda duymak için'' ve ''uzun tutukluluk süreleri, Kırmızıgül ve onun gibi nice öğrencinin hayatını karartmasın diye'' herkesi yarın saat 11.00'de Beşiktaş Adliyesi'ne davet etti.

Basın açıklamasının ardından söz alan İlkay Akkaya, puşinin  ve  Kürtçe  bayram mesajının  mahkemelerce delil olarak kullanılmasının toplumsal bir histeriye yol açtığını, puşi takan insanlara karşı tehlike yarattığını vurguladı. Sırrı Süreyya Önder, ''bu tür mesnetsiz yargılamaların arkasında kamuoyunun bilemeyeceği çok vahim bir şey varmış gibi bir hava estirildiğini'' belirtip, bu davalar karşısında oluşan muhalefin yargının işine karışmakla itham edildiğini belirtti. Öğretim Üyeleri Derneği Temsilcisi Prof. Dr. Esen Aslandoğan, ''her alanda hak ihlallerinin ve özgürlüklere yönelik kısıtlamaların arttığı bu dönemde, bu salonun bize yetmemesi gerekirdi'' diyerek, muhalefetin güçsüzlüğüne dikkat çekti ve bilhassa da Galatasaray Üniversitesi öğretim üyeleri ve hocalarını Kırmızıgül'ün durumuna duyarlılık göstermeye davet etti. Toplantıya katılan Mehmet Bekaroğlu da, Kırmızıgül'ün durumunda olduğu gibi TMK'nın çok geniş bir şekilde yorumlandığına ve bu kapsamda görülen davaları kamuoyu olarak dikkatle takip etmemiz gerektiğini belirtti. Bekaroğlu, Hopa olaylarından sonra açılacak davalarda da benzer sorunlar yaşanabileceğine dikkat çekti.

Son olarak, söz alan Kırmızıgül'ün avukatı Suat Eren, dava dosyasında parmak izi ve telefon dinlemesi bulunmamasına, ev ve üst aramasında suç unsuruna rastlanmamasına ve gizli tanığın ifadesini geri çekmiş olmasına rağmen, Kırmızıgül'ün dosyadaki tek delil olan puşiye dayanılarak 20 aydır tutuklu olarak yargılanmasının keyfiliğine vurgu yaptı. Cihan'ın durumunun münferit bir durum olmayıp bu şekildeki tutuklu yargılamaların çok yaygın olduğunu belirten Av. Eren, Cihan'ın davasına sahip çıkılmasının konuya ilişkin kamuoyu yaratılması bakımından çok önemli bir gelişme olduğunu ifade etti.

Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma Platformu

Not: Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma Platformu olarak bizler, konuya duyarlı herkesi yarın (14 Eylül 2011) saat 11.00'da Beşiktaş Adliyesi'ndeki duruşmaya davet ediyoruz.