Gazeteci Can Dündar, "Bugüne kadar hükümet gözdağı veriyordu, mesaj vermeye çalışılıyordu. Ancak artık yargıdan söz etmiyoruz. Çünkü bu günden itibaren 'Yaparsan yakarım' aşamasına geçtik" dedi.

Özgür Gündem'in "Nöbetçi Genel Yayın Yönetmenliği" kampanyasına destek veren Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ve yazar Ahmet Nesin'in tutuklanmasının ardından bu nöbeti dün Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar devraldı.

Nöbetçi genel yayın yönetmenlerinin tutuklanması ile Türkiye'de artık yeni bir sürece geçildiğini ifade eden Dündar, "Bugüne kadar hükümet gözdağı veriyordu, mesaj vermeye çalışılıyordu. Ancak artık yargıdan söz etmiyoruz. Çünkü bu günden itibaren 'Yaparsan yakarım' aşamasına geçtik" ifadelerini kullandı.

Hükümetin dayanışmadan korktuğunu, tutuklamaların da bu korkunun ifadesi olduğunu  savunan Dündar, gazeteciler olarak kendilerine düşen görevin ise bu korkunun üzerine yürüyerek, dayanışmayı büyütmek olduğunu ifade etti.

Dündar, "Şimdi her zaman olduğundan daha fazla hakkımızı, hukukumuzu, özgürlüğümüzü, yaşam tarzımızı ve gazetemizi savunmamız gerek" dedi.

Geçtiğimiz hafta Brüksel'de yaptığı kimi temaslara ilişkin de konuşan Dündar, Türkiye ile müzakere yürüten heyetlerin, Türkiye'nin "anti-terör yasası"nı değiştirmesi gerektiğini vurguladığını paylaştı.

Dündar, vize muafiyetinin şartı olarak da yine bu konunun gündemde tutulduğunu ifade etti.

Kendisinin de görüştüğü heyetlere, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın anti-terör yasasına çok ihtiyacı olduğunu söylediğini aktaran Dündar, "Çünkü bu yasa onun için bütün bu baskı politikalarını sürdürmenin en önemli araçlarından biri. Bütün muhalifleri terörist ilan ederek yönetmeye ve bu yasayı kullanmaya çok alıştı.

“O yüzden de giderek karşısındaki 'terörist cephe' çok büyüyor. Bunun farkında değil. Bütün eleştirileri terörizmle suçlarsanız karşınızda milyonlarca terörist bulursunuz. O yüzden artık hiçbir inandırıcılığı kalmadı diye düşünüyorum" diye konuştu.

Basın üzerindeki baskıların nedenlerinden birinin de Başkanlık referandumu hazırlığındaki AKP ve Saray'ın, tek sesli bir medya arzusu olduğunu kaydeden Dündar, bu çabaya ilişkin ise şunları söyledi:

"Erdoğan, Haziran ile Kasım ayı seçimlerinde şiddet politikasından çok faydalandığını ve çok oy devşirebildiğini gördü. O zaman bunu daha da tırmandırmam gerekir diye düşünüyor.

“Ülkeyi bir kaos içerisinde seçime veya referanduma götürmeyi planlıyor. Bu tuzağa düşmemek lazım. Yani burada önemli olan kişisel reaksiyonlar vermek değil, bir arada dayanışma içerisinde olmak önemli."

Bu nedenle Özgür Gündem gazetesi ile dayanışmanın daha da büyümesi gerektiğini söyleyen Dündar, "Burada çalışanlar çok iyi biliyor ki tek tek alınsalar da mücadele etmeye hazır bir gelenek var. O geleneği örnek almak lazım" diye konuştu.

(Kaynak: DİHA)