Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara temsilcisi Erdem Gül 92 gündür tutuklu oldukları Silivri Cezaevi'nden tahliye oldular.

Anayasa Mahkemesi'nin 'hak ihlali' kararının ardından tahliye edilen Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar, Silivri Cezaevi'nin önünde yaptığı açıklamada "Sayın Cumhurbaşkanının doğum günü kutlu olsun. Biz de evlilik yıl dönümümüzde içeri girmiştik, bu da kendisine doğum günü hediyesi oldu" dedi.

Tahliye edilen Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül ise Ahmet Kaya’nın ‘Sonumuz böyle olmasaydı’ şarkısına gönderme yaparak, “AYM’nin attığı bu hukuki adım için Türkiye adına teşekkür etmek istiyorum. Keşke mahkeme bu kararı baştan vermiş olsaydı da topu AYM’ye atmasaydı. Biz çıkıyoruz ama bu basın meselesinin bittiği anlamına gelmiyor. İçeride yatan bir sürü meslektaşımız var. Onlar için mücadeleye devam etmemiz gerekiyor” dedi.

Can Dündar'ın açıklamaları şöyle
:

“Hoş geldiniz. Kusura bakmayın bu saate kadar beklettik sizi. Geç vakit oldu, sizi de çok beklettik. Bizi de bekletenlerin niyeti 25’inden 26’sına geçmesiydi. Sayın Cumhurbaşkanı’nın doğum günü kutlu olsun. Biz de evlilik yıl dönümünde içeri girmiştik, kendisine doğum günü hediyesi oldu. AYM’nin kararı basın özgürlüğünün, Saray’a tabi olmayan bir medya kurumuna bir karar verdi. Bizim ödediğimiz bedel Türkiye’de gazetecilerin ödediği bedelin yanında bir hiçtir. Bizimki bir hiçtir.Bu meslek bu haberleri yayınlayabilmek adına ölüm bedelleri ödedi. Bizimki onun yanında bir hiç. Sizler sayesinde dik durduk, sonuç aldık. Her türlü tehdide rağmen o haberleri o savunacak hale geldik. 

“Vekiller bizi yalnız bırakmadı, ailelerimiz yanımızda oldular. Onlara teşekkür borçluyuz. Ceza infaz kurulu çalışanları bize çok iyi davrandı. Herkesten yakın ilgi gördük. Şunu söylemek zorundayım, tek şey diliyordum içeri girerken o bizi tıkan kin öfke bizi zehirlemesin, biz zehirlenmedik. Mücadele etmeye çok kararlıyız. Kendimizi savunmaya devam edeceğiz. Davamız devam edecek. Biz çıktık, 30’u aşkın meslektaşımız içeride. Takipçisi olacağız. Bu toplama kampı müze olana kadar mücadele etmeye sonuna kadar devam edeceğiz.

“İçeride gazeteci arkadaşlarımız bizi unutmayın dediler. Bu karar onlarında çıkmasına emsal olacaktır. Bunun iyi bir başlangıç olmasını ümit ediyorum.

"Göreceksiniz Türkiye’de bir şeylerin değişmeye başladığını herkes görecek. Çok umutlu olarak çıkıyoruz buradan. Hiç yalnız kalmadık, yılmadık, susmadık. Yazmamamızı istediler, yazdık. Yaptığımız haberle Türkiye’nin bataklığa sürüklendiğini öne çekmeye çalıştık. Cumhurbaşkanının El Nusra ile söyledikleri haberimizin kanıtlarını gösterdi."