Kırbayır'ın 103 Yaşındaki Annesi Berfo Ana; “Bana Oğlumun Cenazesini Verin”
Ardahan'ın Göle ilçesinde 13 Eylül 1980 tarihinde gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınmayan Cemil Kırbayır için İHD üyeleri ve kendilerine 'Cumartesi Anneleri' adını veren grup Kars'a geldi.
Ardahan'ın Göle ilçesinde 13 Eylül 1980 tarihinde gözaltına alındıktan sonra akibetinden bir daha haber alınmayan Cemil Kırbayır için İHD üyeleri ve kendilerine 'Cumartesi Anneleri' adını veren grup Kars'a geldi. Dernek üyeleri ve Cumartesi Anneleri, Kırbayır'ın işkence çektirildiği iddia edilen Kafkas Üniversitesi Eğitim Fakültesi önünde basın açıklaması yaptı. Kırbayır'ın 103 yaşındaki annesi Berfo Kırbayır, "Oğlumun cenazesini istiyorum" dedi.
Kayıp yakınlarını bulabilmek için 6 Şubat 2011 tarihinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen 'Cumartesi Anneleri' arasında bulunan 103 yaşındaki Berfo Kırbayır, 12 Eylül müdahalesinde gözaltına alındıktan sonra akıbetinden haber alınmayan oğlu Cemil Kırbayır'ın bulunmasını istedi.
Berfo Kırbayır'ın Başbakan ile görüşmesi sonrası harekete geçen TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül, 14 Nisan günü yaptığı açıklamada, gözaltında kaybolan Cemil Kırbayır'ın işkencede öldürüldüğünü bildirdi.
Cemil Kırbayır için Kars'ta bir araya gelen 'Cumartesi Anneleri'ne Iğdır Bağımsız Milletvekili Pervin Buldan da destek verdi. İsmail Aytemiz Parkı'nda toplanan yaklaşık 100 kişilik grup ellerinde Kırbayır'ın fotoğrafını taşıdı. 'Susma sustukça sıra sana gelecek', 'Cemil Kırbayır burada öldürüldü', 'Kırbayır'ın katilleri yargılansın', 'İnsanlık onuru işkenceyi yenecek' sloganları atan grup yürüyerek Kırbayır'ın işkence gördüğü iddia edilen Edebiyat Fakültesi binası önüne kadar geldi.
İHD üyeleri ve 'Cumartesi anneleri', tek isteklerinin Kırbayır'ın 103 yaşındaki annesi Berfo Kırbayır'ın dileğinin gerçekleşmesi olduğunu belirtti. İHD Başkan Yardımcısı Rıza Dalkılıç, şöyle dedi:
"Kırbayır ve Mahmut Kaya burada işkence gördü. Askeri statüko döneminde insanlar işkenceden geçirildi. Bu çok büyük bir vahşeti ifade ediyor. Bütün bunların bir daha olmaması için buradayız. Bir daha bu olumsuzlukların yaşanmaması için devletin geçmişiyle yüzleşmesi gerekiyor. Kırbayır için bir açıklama yapıldı. Failleri sorduğumuzda devlet 'Biz almadık' diyordu. Meclis alt komisyonunun raporunda ise işkence sonucu katledildiği kabul edilmiştir. İşkencede bir insanın öldürüldüğünü kabul ediyor fakat nereye gömüldüğü belli değil. Bizim isteğimiz faillerin belirlenmesi, yargılanması ve mezarının bulunmasıdır. Annesi oğlunun cenazesini istiyor, bu hassasiyeti iletiyoruz. "
Tekerlekli sandalye ile kalabalıkla birlikte yürüyerek oğlunun fotoğrafını taşıyan Berfo Kırbayır, "Ben çocuğumdan dolayı geldim. Davranın benim çocuğumu bulun. Ben hastayım artık gelemiyorum. Çıkarın benim çocuğumun mezarını, Ben oğlumun cenazesini istiyorum. Yeri burasıdır. Ben almadan nasıl gideceğim. Bana cevap verin" diye konuştu.
Cemil Kırbayır'ın kardeşi Mikail Kırbayır ise 13 Eylül'de evinden alınan Cemil Kırbayır'ın daha sonra Kars'a götürüldüğünü belirtti. Mikail Kırbayır, "En son 7 Ekimde kendisiyle görüşmüştük. Mektup göndermişti. 8 Ekim'de daha önce burada eğitim öğretim görülen bu binada vampirler tarafından katledildi. Sonra firar dediler. 31 yıldır kayıp dedikleri insanı Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında kurulan insan Hakları komisyonu tarafından yapılan incelemede katledildiği Devletçe kabul gördü, itiraf edildi. Cenazesi ortadan yok edilmiş. İnsan Hakları savunucuları olarak diyoruz ki öldürüldü ama cenazesi nerede?" dedi.
Devletin 30 yıldan beri konuyla ilgili hiç bir işlem yapmadığını belirten Kırbayır'ın avukatı Eren Keskin, şöyle devam etti: "Başbakan'ın önerisi ile meclis komisyonu kuruldu. Komisyon raporu son derece açıktır. Sorumlusu Türkiye Cumhuriyeti Devletidir. Devlette devamlılık esastır. Ama bugün toplu ölümler devam etmektedir. Cemil Kırbayır'ı kaybeden zihniyet hala varlığını devam ettirmektedir. Bugün ki Hükümet olay 12 Eylül'de olmuştur diyerek kendisini kurtaramaz. Biz bir an önce Cemil Kırbayır ve akıbeti onun gibi olanların akıbetlerinin açıklanmasını, eğer katledildilerse mezarlarının ailelerine teslim edilmesini talep ediyoruz" diye konuştu.
Iğdır Bağımsız Milletvekili Pervin Buldan, yıllardır faili meçhullerin bitmesi ve sorumluların yargılanması mücadelesini verdiklerini belirtti. Başbakandan 'Adalet ve Hakikatleri Araştırma Komisyonu'nun çok acil kurulmasını istediklerini vurgulayan Buldan, faili meçhul cinayetlere kurban gidenlerin sorumlularının mutlaka cezalandırılması gerektiğini bildirdi. Polisin geniş güvenlik önlemi aldığı basın açıklaması sonrası grup dağıldı.
SONDAKİKA.COM
