Yazar Musa Anter, öldürüleli 20 yıl oluyor. Cinayetin tetikçisi bugün Şırnak'ta gözaltına alındı. Anter'in oğlu Dicle Anter, "Başbakan Erdoğan, Diyarbakır'da 'Musa Ater'in acısını kalbimde hissediyorum' demişti. Ancak benim kızımın adında ‘W’ geçtiği için kimliği yok, bu nasıl bir acı hissetmek?" diyor.

 

İSTANBUL- Yazar Musa Anter’in ölümünün üzerinden 20 yıl geçti, katili bugün yakalandı. Üstelik 20 yıl boyunca ne kimliğini değiştirdi ne de yerini. Türkiye’deki faili meçhul cinayetlere kurban giden isimlerden biri de yazar Musa Anter'di.

 

20 Eylül 1992’de Diyarbakır’da yazar Orhan Miroğlu ile bir silahlı saldırıya maruz kaldı Musa Anter. Ve olay yerinde hayatını kaybetti. 20 yıl sonra hem faili meçhul cinayetleri takip edenler hem de Anter ailesi ilginç bir gelişmeden haberdar oldu. 20 yıllık cinayetin faili Şırnak’ta yakalandı. Hamit Yıldırım sabah 05.00’de yapılan baskınla gözaltına alındı.

 

91,6 Radyo 24’de Zuhal Demir’in hazırladığı Haber Ajansı programına konuk olan Musa Anter’in oğlu Dicle Anter ise bu gelişmeye ilişkin görüşlerini açıkladı. Anter, babasının adının Kürt halkına şirin gözükmek için kullanıldığını söyledi.

 

20 yıl sonra babanızın katilinin aranmasına rağmen kimliğini bile saklamadan dolaşmasını ve bugün olaydan 20 yıl sonra gözaltına alınmasını nasıl karşıladınız?

Tabii belli ki bu kişi bir koruma altına alınmış. Biz evvelden bu yana bu adamın korunduğunu ve aslında bir tetikçi olduğunu söyledik. Bu yaşananların altında faili meçhul cinayetleri işleyen bir çete anlayışının yattığını, işin arkasında farklı kişi ve kurumlar olduğunu söyledik.  Bu da 20 senedir bu kişilerin koruması altında gününü gün etmiş.

 

Buna benzer bir olayı biz Sivas davasında da görmüştük. Olayın failleri devlet tarafından aranırken sosyal sigortalar bile yapılmış evlerinde yaşarken sosyal hayatlarını devam ettirdiklerine tanık olmuştuk. Bu olay da bir bakıma böyle… Ancak 20 yıl sonra olsa bile babanızı vuran kişinin ortaya çıkmış olması bu cinayetin arkasındaki güçlerin ortaya çıkarılması konusunda bir adım olabilir mi? Bu anlamda hukuka ve araştırmalara güveniyor musunuz?

Türkiye’de hukukun durumu belli, o konuda yorum yapmak istemiyorum. Musa Anter olayı önemli Kürt bir yazar, aydın bir kişi olması çok önemli. Bu siyasi bir şey midir yoksa samimi bir şey midir? Bunu gelecek günlerde göreceğiz. Musa Anter’in öldürülmesi bir kişinin başına yapacağı bir iş değil. Bu belli kesimlerin yaptığı bir şey. Sivas’taki olayı söylediniz. Aynı şekilde bu kişiler Türkiye’de yaşayan insanlar bugüne kadar da ellerini kollarını sallayarak dolaştılar.

 

Bakın, biz Ergenekon davasına da müdahil olmak istedik çünkü yargılananların pek çoğu o dönemde o bölgede görev yapmış isimlerdi. Levent Ersöz bunlardan bir tanesi. Ama bizi bir türlü müdahil olarak kabul etmediler. Bu kişinin var olduğunu biz defalarca söyledik ve en son olarak da Diyarbakır’da Cumhuriyet Başsavcılığı’nın dosyasında 8 Nisan 2009 tarihli belgesinde ben bir açıklama yapmışım babamın katilinin Şırnak’ta koruculuk yaptığı şeklinde ama kimse önemsemedi. Bu gelişmeler neden şimdi yaşanıyor, bilmiyorum.

 

İçinde bulunduğumuz süreçte açılımlar yapılıyor eşit yurttaşlık hakkı yüksek perdeden seslendiriliyor. Geçtiğimiz aylarda da kardeşiniz Anter Anter, Türkiye’ye geldi, uzun yılların ardından. Ardından vatandaşlık başvuruları ve Anter ailesi gündemdeydi. Bu anlamda Musa Anter cinayetinin yeniden gündeme gelmiş olmasında içinde bulunduğumuz sürecin etkisi var mı sizce?

Ben umuyorum ki öyle olmasın, Musa Anter’in ismi böyle kullanılmasın. Başbakan Erdoğan geçen senelerde Diyarbakır’da yaptığı bir konuşmada ‘Musa Anter’in acısını kalbimde hissediyorum’ demişti. Ancak benim kızım oldu adında ‘W’ harfi olduğu için kimliği yok. Yani nasıl bir acı, bu nasıl hissetmek?  Böyle ufak tefek nüanslarla Kürt halkına şirin gözükülmeye çalışılıyor. En çok da babam üzerinden yapılıyor. Ben buna karşıyım. Umarım Musa Anter ismi bu anlamda kullanılmıyordur. En azından bu konuda bir sonuç alınmasını bekliyoruz biz. Sonuç da nasıl alınır? Bu kişi konuşur ve verdiği isimler ve kurumlar ortaya çıkar, bunlar araştırılır. İsmi açıklanan birçok kişinin de ifadesi alınmalı, elbette neticede bunlar bir çete. Kimse sabah kalkıp Musa Anter’i öldüreyim diye bir şekilde yapmaz bu işi. Böyle bir yaklaşımı olmaz, bu çok saçma bir şey.  Bu belli ki planlanmış, bir zamanlaması olmuş herkesin görev aldığı bir operasyon yapılmış babam tuzağa düşürülmüş ve öldürülmüş.

 

Babanız ve diğer faili meçhul cinayetler için bu bir adım olabilir mi böyle de değerlendiriyor musunuz?

Yalnız babam için değil ben o dönemdeki tüm faili meçhul cinayetler için söylüyorum. Musa Anter bir Kürt yazar olarak kendi kimliği ile öldürüldü ama bunun dışında Ümit Kaftancıoğlu var, Doğan Öz var, Cevat Yurdakul var, bunların kimisi hükümet içerisinde, Türkiye devleti içerisinde kamu kurumlarında çalışan insanlardı. Komünisttir, TRT programcısıdır. Zeki Tekiner; adamın cenazesine dahi kurşun sıkılmış, bunlarla karşı karşıyayız. Bunlar nasıl aydınlatılacak? Ben en çok umut etmek istiyorum; Musa Anter bir adım olur bu cinayetleri aydınlatılması adına. (Gazeteport)