Polis kurşunuyla hayatını kaybeden Soner Çankal davası Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ’ne (AİHM) taşındı. AİHM, Türkiye ’den savunma istedi.

Mesut Hasan Benli'nin Radikal'deki haberine göre, Ankara ’da yaşayan 17 yaşındaki Soner Çankal, 2008 yılında polisin ‘dur’ ihtarına uymadığı gerekçesiyle açılan ateş sonucu ölmüştü. Çankal’ı vuran polis memuru Vahit Karşılayan hakkında, ‘meşru müdafaa sınırının aşılması sonucu adam öldürme’ suçundan dava açılmıştı.

Davaya bakan Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi , polis memuruna önce 6 ay 20 gün hapis cezası verdi. Mahkeme daha sonra ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ kararıyla, cezayı erteledi. Kararın kesinleşmesinin ardından Çankal ailesi AİHM’ye başvurdu.

Çankal ailesinin avukatı Murat Yılmaz, başvurusunda etkin bir soruşturma yapılmadığı ve olay yerindeki keşif taleplerinin de reddedildiğini belirterek dilekçesinde şunları dile getirdi:

“Mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olmakla, dosyayı temyiz mahkemesine götürme yolumuz kapatılmış ve dosyanın esastan incelenmesi engellenmiştir. Yani yaşam hakkı doğrudan ihlal edildiği gibi dosya denetimden de kaçırılmıştır. Denetim yolu kapatılmıştır.”

YANIT BEKLEYEN SORULAR


Dava dosyasını gündemine alan AİHM hükümetten savunma talep etti. AHİM, davaya ilişkin Türkiye’nin şu soruları yanıtlamasını istedi:

“- Çankal’ın ‘yaşam hakkı’ doğrudan ihlal edilmiş midir?

- Usul yönünden soruşturma koşulları yeterli midir?

- Ölü muayenesi ve otopsi raporu, kurşun giriş çıkışlarını ve boyundaki yaranın ve yaralanmaların genel olarak nedenlerini içeriyor mu?

- Polis tabancayı kullanmaya muktedir midir?

- Telsiz konuşmaları içerikleri itibariyle değerlendirildi mi? Gerçekleşen olayın yeniden canlandırılması yapıldı mı?

- Hükmün açıklanmasının ertelenmesi prosedür açısından sağladığı koruma ile uyumlu mudur?”