10 Ekim Ankara Katliamı, 11. ayında Ankara Tren Garı önünde lanetlendi, katliamda yaşamını yitirenler anıldı.

Anmada 7 Kasım'da görülecek olan ilk duruşma ve katliamın yıl dönümü için katılım çağrısı yapıldı.

Damla Yeltekin’in Evrensel’de yer alan haberine göre, 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehtap Sakinci Coşgun, sorumluluğu bulunan kamu görevlilerinin yer almadığı dava için “7 Kasım'da sembolik yargılama olacak. Oraya o gün gidip suçluların yargılanmasını isteyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Ankara'da, 10 Ekim 2015’te Emek Barış ve Demokrasi Mitingi öncesi IŞİD üyeleri tarafından 2 canlı bomba saldırısı düzenlenmişti.

Saldırıda 101 kişi yaşamını kaybetmiş ve 500'ü aşkın kişi yaralanmıştı.

Bu katliamın ardından, katliamda hayatını kaybedenlerin aileleri ve yaralıların kurduğu 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği üyeleri ve birçok siyasi parti, sendika ve meslek odaları temsilcisi, bombaların patladığı yer olan Ankara Tren Garı önünde katliamda yitirdiklerini andı.

Katliamın üzerinden 11 ay geçtiğini hatırlatan Dernek Başkanı Mehtap Sakinci Coşgun, “Barış diyerek yaralanan insanlar var. Barış diyerek ölen insanlar var. Başka katliamlara dur demek zorundayız” dedi.

'1. YIL DÖNÜMÜNDE SESİMİZİ DAHA GÜÇLÜ HAYKIRACAĞIZ'

Coşgun katliamın yıl dönümünün geldiğini hatırlatarak, “Bugüne kadar buraya gelen herkes bizimleydi. Bizimle acılarımızı paylaştı. Ve önümüzde 1. yıl dönümü var. Sesimizi 1. yıl dönümünde sesimizi daha çok haykıracağız. Adalet talebimizi daha çok haykıracağız” ifadesini kullandı.

Coşgun, “Bu daha başlangıç. Adalet mücadelesinde bu noktaya alanlarda bağıra bağıra geldik. Alanlarda adalet talebimizi haykırarak geldik” dedi. Coşgun sorumluluğu bulunan kamu görevlilerinin yargılanmamasına ilişkin ise “7 Kasım'da sembolik yargılama olacak. Oraya o gün giderek suçluların yargılanmasını isteyeceğiz. Gerçek bir sonuç alamayacağız. Biz mağdur edildik canımızdan can gitti diyeceğiz. Bu katledilen insanların daha da katledilmesine yöneliktir” diye konuştu.

'HALKLARI KORKUYLA BİRBİRİNDEN AYIRMAK İSTİYORLAR'

HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar ise, “Onlar barışı, umudu katletmek istedi. En güçlü mücadelenin halkların el ele tutuştuğu mücadeleler olduğunu biliyorlardı” dedi. Asıl hedefe halklar buluştuğu zaman ulaşılacağını vurgulayan Sancar, “Halkları, korkuyla birbirlerinden koparmaya çalıştılar. Ölenlere borcumuz var. Onların çıktıkları yoldan biz de yürümeye devam etmek zorundayız” dedi. “Korkmak yok umutsuzluk yok boyun eğmek yok” diyen Sancar, boyun eğildiği zaman katledilen insanların anılarının küçüleceğini belirtti.

'TEK ÇÖZÜM BARIŞ'

Katliamda yaşamını yitiren Güney Doğan'ın babası Mutafa Doğan ise “Barış umuduyla barış sevdasına çıktığı yolda katledildi. Gerici faşist diktalar barış istemelerini hazmedemediler. Oğlumu ve 101 arkadaşını katlettiler” dedi.

Barış isteyenlerin yollarının yolu olduğunu ifade eden baba Doğan, “Bu ülkeyi, barış için özgürlük için halkların kardeşliği için emperyalist güçlere gericilere teslim etmeyeceğiz” dedi. Tek çözümün barış olduğunu vurgulayan baba Doğan, “Bir kişi kalsak bile barış demeye devam edeceğiz. Mutlaka bir gün devrim için mücadele ederlerken şehit düşenler için barış gelecektir” diye konuştu.